Bölüm Şarkı Önerileri ;
Hande Yener : Bodrum
Ajda Pekkan : Bambaşka Biri
Michael Buble : Feeling Good
Kamuran Akkor : Aşk Eski Bir Yalan____________________________________
Şayet bir gün durup düşünürseniz "acaba doğru yolda ilerliyor muyum?" diye, önce şu an olduğunuz yerde ne kadar sizsiniz onu onlamaya çalışın. O kadar zor ki insanın kendi olabileceği yerleri bulması, eğer bulduysanız sakın peşini bırakmayın. Ha diyorsanız ki "aslında kendim değilim ben burada." daha fazla orada kalmayın. Çünkü muhtemelen oraya ait değilsinizdir. belki de yolu değiştirmelisiniz.
Bana gelecek olursak ben sanırım korkmadan kendim olabileceğim, ait olduğum yeri buldum. Önemli olanda bu öyle değil mi? Demek ki doğru yoldayım.
Omuzlarımı ovalayarak uyuşan bedenimi açmaya çalıştım. 3 saattir uçaktaydık ve sanırım yaklaşık 40 dakikamız daha vardı. Düğünümüzün üzerinden 2 gün geçmiş ve Yusuf söz verdiği gibi benim pasaport ve vize işlemlerimi anlayamadığım bir hızla çözmüştü.
Aramızda uyuyan Duru'nun üzerini hırkamla örtüp Yusuf'a döndüm.
-Fransa'ya ilk gidişin değildi dimi? Dedim zaten cevabını bilsem de.
-Evet dediğim gibi iş için gelmiştim daha önce.
-Peki ama oraları gezdin dimi?
-Yani pek sayılmaz bir kaç yere gitmiştim sadece.
-Anladım.
Sırıttı ve kendinden emin bir sesle,
-Şimdiye kısmetmiş. Dedi. İstemsizce yüzüme bir gülümseme yayılırken,
-Hayatımda ilk kez yurt dışına çıkıyorum ve çok heyecanlıyım. Dedim. Gerçekten de kalbim deli gibi atıyordu. Yusuf elini elimin üzerine koydu ve hafifçe sıktı.
-Hayatın bize ne getireceğini bilemeyiz güzelim. Heyecan her zaman yaşamın bir parçası. Dedi.
"Güzelim" Bu ballı ve ballım dışında bana karşı kullandığı ilk aitlik yüklü kelimesiydi. Ben ona gülümserken o anlayamadığım bir hızla Duru'yu kucağına aldı ve kendi koltuğuna yatırdı. Şimdi tam yanımda oturuyordu. Bu ani yakınlaşması bir kez daha nefesimi keser gibi oldu. Ne ben ne o hiç bir şey söylemedik. Sadece Yusuf başımı tutup kendi göğsüne yasladı ve ben sanki onu yıllardır tanıyan biri gibi ne demek istediğini anladım. Uyku akan gözlerimi yavaşça kapatırken mümkünmüş gibi ona daha da çok sokuldum. Kokusu huzur gibiydi...
______
Saçlarımda hissettiğim hafif dokunuşlar beni uykumdan uyandırdığında uçağın çoktan inmiş olduğunu gördüm. Duru uyanmış heyecanla bize bakarken Yusuf üzerime eğilmiş beni uyandırmaya çalışıyordu. Ben omzundan kalkınca o da başını geri çekti ve gülümseyerek,
-Günaydın uyuyan güzel. Dedi.
-Günaydın. dedim uyuşan vücuduma esnetirken. Tuhaf bir şekilde 1 saatten daha az süren bu uyku günlerce uyumuşum gibi enerji vermişti. Ne zaman bağladığımı asla hatırlayamadığım kemeri açıp koltuktan kalktım. Ben koridor tarafında oturduğumdan Yusuf ve Duru benim kalkmamı beklemişti. Uçak neredeyse boşalmış hostesler, bizi ve bir kaç uyuşuk yolcuyu sabırsızlıkla bekliyordu. Üst bagajdan çantamı ve Duru'nun çantasını alıp çıkışa doğru ilerledim.
Ve işte sonunda Fransa'daydık. Bir kaç saat süren bavul alımı ve pasaport kontrolü sonrasında Paris havalimanından çıktık.
Dün Yusuf kalacağımız otelin resimlerini göstermişti. Eski Fransız evlerinden oluşan nostaljik bir sokaktaydı. Daha da güzel olanı ise bizim odamız çatı katında olduğundan Eyfel kulesi de dahil pek çok önemli yer gözüküyordu. Nihayet otele varıp odamıza girince derin bir nefes verdim. Bir an önce dışarı çıkmak istiyordum ama Yusuf hiç uyumamıştı ve 4 saatlik yolculuk onu yormuş olabileceğinden bu isteğimi dile getirmedim. İlk iş olarak bavulları yerleştirdim. Bu sırada Yusuf duşa girmişti. Onunla aynı evde olmaya bile alışamamışken aynı oda da kalacak olmamız biraz tuhafıma gidiyordu ama sonuçta biz evliydik değil mi?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KUĞU GÖLÜ BALESİ
Chick-LitAcının geri de kaldığı sıcacık bir aile hikayesine var mısınız? Bir baba, Dansa aşık bir kız çocuğu, Ve bir balerin... Yusuf, Duru, Ve Güneş... Huzur nedir bilir misiniz? Huzur Bir adam... Bir kadın... Bir çocuktur. Huzur derin bir nefes aldı...