"Sahil'e geldiğimden beri tam olarak anlayamadım. Madem bu kadar silah sizdeydi, neden uzun zaman önce militan birlikler kontrolü ele geçirmedi? Şimdiye kadar böyle bir şey olmadı. Sonunda, Şapkacı'ya hiç karşı değildin. Aslında birbirinize yardım etmediniz mi? Niragi gibi korkunç insanların aklını kaçırmadığından emin olmak istediniz. Onları geride tutmaya çalıştınız." Diye anlattı Arisu tüm bunları ayağa kalktıktan sonra.Chishiya Arisu'nun söylediklerine başını salladı. Arisu Aguni'ye yaklaşmaya başladı. "Biliyorum... Sen ve Şapkacı ne kadar yakındınız?" Dedi Arisu topallarken.
"Siz en iyi arkadaştınız, değil mi? O zaman neden öldürdün? Nedenini söyleyeyim. Çünkü yaptığı şey için onu asla affedemezdin. Her şeyin durmasını istedin ama artık çok geçti. Onu artık tanımadın, değil mi?" Diye sordu Arisu Aguni'ye ve yeterince yakınlaştığında topallamayı bıraktı.
"Hiçbir şey bilmiyorsun!" Aguni Arisu'nun boynunu tuttu ve ona agresif bir şekilde yumruk atmaya başladı.
Tatta ve Usagi, Aguni'yi tutmak için koştu. "Durdurun şunu!" Diye bağırdı Usagi. Aguni onları uzaklaştırırken Tatta ve Usagi inledi.
Aguni Arisu'yu tekrar gömleğinden tuttu ve kaldırdı, Aguni'nin gözlerinde yaşlar birikiyordu. "Sen hiçbir şey bilmiyorsun." Dedi Aguni.
"Arkadaşlarının öldüğünü görmenin nasıl bir his olduğunu biliyorum. Onları öldürmeyi anlıyorum. Arkadaşını öldürdün. Bunu gözlerinde görüyorum. Ve şimdi buradaki herkesi öldürmek istiyorsun çünkü arkadaşını deli edenler onlardı. Bu acı verici duyguların, oyun ustası hepsini kullanıyor. Bu yüzden bu bir kupa oyunu. Anlamıyor musun?" Chishiya'nın kulağına fısıldamaya başladım. "Arisu konuşmayı kesmeli, Aguni onu dövüyor." "Kapa çeneni!" Diye bağırdı Aguni ve ondan Arisu'yu uzaklaştırdı.
Usagi ayağa kalktı ve ona yardım etmek için Arisu'nun yanına koştu. "Yani bunların hepsi doğruysa, o zaman... Aguni oyun ne olursa olsun herkesi öldürmek istedi. Bunu bize yaptırdı..." Diye konuşmaya başladı bir militan diğerlerine.
Siyah tişörtlü bir adam katılmaya başladı. "Ve hiçbir şey söylemeden her şeyi kabul ettik."
***
Arisu Aguni'nin onu o kadar dövmesine rağmen hâlâ konuşmaya devam ederken Asahi yerden kalktı, arkadaki topluluk hâlâ çığlık atıyor ve yaygara koparıyordu.
"Asahi!" Diye bağırdı Usagi. Asahi lobinin ortasında duruyordu. "Millet! Bu oyunun krupiyesi benim!" Asahi kırmızı bir lazerin kafasının içinden geçmesiyle haykırarak yere yığıldı.
Vücudu yere çarparken herkes sessizce kıza baktı. "Herkes ters tutuştu! Bıçakta ters tutuşlu parmak izleri bulduk." Diye söyledi Ann Kuina'nın yardımı ile ortama girerken. Ann, Momoka'nın kendini öldürdüğü bıçağı havaya kaldırdı. "Tanrıya şükür, iyiler." Dedim Chishiya'ya.
"Bu, Momoka'nın bıçağı kaptığı ve kendine sapladığı anlamına geliyor." Diye açıkladı Ann. "O Cadı'ydı."
"Ama bunu neden yapsın ki? Sadece oyun için yapmış olamaz. Yani Momoka gerçekten... Oyun ustası mıydı?" Diye sordu at kuyruklu ve kırmızı bikinili bir kadın. "Ve o kız satıcının kendisi olduğunu söyledi. Yani sürekli bizimle oynuyorlardı, o zaman?" Diye sordu bir adam. Tatta ayağa kalktı. "Yani tüm bunları yapan herhangi bir yüksek güç olmadı mı? O sadece insan mıydı?" Usagi aşağı baktı. "Ama muhtemelen... Başka biri tarafından kontrol edilmiş olabilirler."
Şimdilik bu kadardı... Umarım beğenirsiniz. Bir yazım yanlışım varsa lütfen kusuruma bakmayın, söyleyin düzeltirim. İyi okumalar, iyi günler...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
4𝐞𝐯𝐞𝐫 // ⍟𝐒𝐇𝐔𝐍𝐓𝐀𝐑𝐎 𝐂𝐇𝐈𝐒𝐇𝐈𝐘𝐀⍟
Fiksi PenggemarKitabın asıl yazarı "livefornijiro". Bu kitabı çevirmeme izin verdiği için kendisine çok teşekkür ederim:) İyi okumalar...