30.Bölüm

164 12 3
                                    

⚡Esin

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


Esin

Elimde telefonla yana yakıla bir haber bekliyordum. Defne'nin Sezgin ile fotoğrafını gördüğüm an sonuçlarının iyi olmayacağını düşünerek Sefa'ya göndermiştim. İyi mi yapmıştım kötü mü yapmıştım bilmiyordum ama Sezgin'in manipülasyonuna kurban gitmesini istemediğim bir Defne vardı.

Yeni bir haber var mı diye bakındığımda olayların iyice raydan çıktığını anladım. Ozan'ın Sezgin'e attığı yumruk, Defne'nin aralarına girip ayırmaya çalışı, Ozan'ın Defne'yi kolundan tutup çıkarışı birçok farklı başlıkla paylaşılmıştı.

Bunların ki aşk kaç geni anlamadım gitti

Diye bir yorum okudum hemen ardından diğerleri çarptı gözüne

Tüm kaos ihtiyacımı karşılayan ünlüler...Aslı da çıksaydı bir yerden tam olurdu

Boşuna senaryo aramayıp dizi niyetine bunu çekebilirler

Onu bunu boşverin ben arka köşede ki az ünlü, sadece sesine bile aşık olduğum adamı alıyorum.

Kaşlarımı çatarak arka köşede, az ünlü diye bahsettiği adamın Sefa olmadığını görmek istedim ama Sefa idi. Neden kızın profiline tıkladığımı ve neden stalkladığımı kendime açıklayamasam da hoşuma gitmediği kesindi. Ayrıca sesine bile aşık olmak ne demek oluyordu!? Saatler sonra, ben koltukta iki büklüm uyuya kalmak üzere zil çaldı ve ben sesi duyduğum gibi yerimden fırladım. Kapıyı açtığımda Sefa, gözlerinden okuduğum çaresizlikle karşımdaydı. Ben Defne ve Ozan arasında tam olarak ne olduğunu bilmiyordum ama hiç iyi şeyler olmadığı kesindi. "Aramak yerine gelip haber vermek istedim" dediğinde aralık olan kapıyı daha çok açtım.

"Hiç girmeyeyim" dediğinde kaşlarımı çattım. Ateş almaya mı gelmişti? Girmeyecekse arayarak da haber verebilirdi. "Tamam, gireyim" dedi sonra. "Uyuyor muydun?" diye sorduğunda "Yani...Dalmışım beklerken" dedim. Yan yana salona girdiğimizde sabırsızca "Ne olmuş?" diye sordum.

"Hiç iyi şeyler olmadı galiba" dedi. Alnını ovaladığında başının ağrıdığını düşünerek "Kahve yapayım mı?" diye sordum. "Zahmet etme"

"Yo yaparım ki hemen" Ben mutfağa giriş yaparken Sefa hemen bırakmayacağımı anlamış olmalı ki arkasına yaslandı. Hızlıca hazırladığım- makinenin hazırladığı- kahve ile salona döndüğümde Sefa'yı başını geriye doğru yaslayıp, kolunu da gözlerine kapatmış uyudu uyuyacak halde bulmayı beklemiyordum. "Sefa" diye kısık sesle mırıldandığımda kolunu gözlerinin üzerinden çekti. "Teşekkür ederim" deyip uzanarak kahveyi aldığında yanına oturdum. "Olaylar çok karışık...Ben adama git özür dile dedim o tersinden anlamış galiba çünkü araları daha da açılmış"

AMORHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin