Feride

1. BÖLÜM : Feride 'ye Görücü

İçimdeki açlık beni öldürüyordu. Daha bir saat önce yemek yemiştim ama yinede açtım bee!!

Konağın mutfağına girip dolaptan yaprak sarmalarının olduğu tencereyi alır almaz kapağını açıp sarmalara gömüldüm.

Ayşe Sultan işini biliyordu. Bu şişko göbeği kendisinin maharetli ellerine borçluydum. Ben sarmaları götürürken mideciğime o sırada anam beni koca sarma tenceresinin içine adeta düşmüşken yakalamıştı.

" Ferideee!!!! Yine mi zıkımlanıyorsun daha bir saat önce yemek yemedin mi kız sen? Çabuk bırak o tencereyi"

Aha ! basıldık tencerecim

Kendimi tencereyle biran Adnan Ziyagile yakalan Bihter ve Behlül gibi hissettim .

" Ana altı üstü bir tencere yaprak sarması ne kadar abarttın Allah aşkına ya!"

" kız Allah ın cezası altı üstü bir tencere yaprak sarması dediğin bir ailenin bir öğün yemeği.
Hala yemeğe devam ediyorsun bide. Şu haline de bak hele ne hale gelmişsin!"

" ne hale gelmişim ki "

" Bi de soruyor. Kızım sen hiç mi aynaya bakmıyorsun? . Balina gibi olmuşsun. Hele yüzündeki sivilcelere bak. Bu şişman halinle hangi adam senle evlenir. Bütün Midyatın diline düştün. Sultan'ın şiman kızı Feride diyorlar sana hala utanmıyorsun. Midyat' ın çocukları bile seni görse dalga geçip gülüyorlar insanların ağzına kendini sakız etmekten gurur mu duyuyorsun? Hiç mi onurun yok senin? "

Gözlerim doldu. Caanım yaprak sarmaları boğazıma dizilmişti. Tencerenin ağzını kapatıp masadan kalktım.

Anamın karşısına geçtim ve gözlerinin içine bakarak konuşmaya başladım.

" Beni Sevgine o kadar aç bıraktınki, bende napıyım İçimdeki o koca boşluğu yemeklerle doldurmaya çalışıyorum. Kusura bakma Sultan hanım koca Midyat 'a Sultan'ın güzeller güzeli kızı dedirtemediğim için"

Çenesi kasıldı , gözlerine anlamadığım bir his çöktü ama kısa sürdü bu hali. Kendini toplayıp başını dikleştirdi. Bana küçümseyici bir bakış atıp dudaklarını ağzımın payını vermek için araladı.

Ama bilmediği bir şey vardı. Benim onun bu tavırlarına alışık olduğum gerçeğini.

" Nanköör !" diye bağırıp bir okkalı tokat attı yüzüme.

Yanağım acıdı
ama kalbimin acıdığı kadar değil.

Attığı tokattan dolayı gözlüğüm yere düştü. Gözlüğümü almak için yere eğildiğim ama acımasızca gözlüğümü ayağıyla ezdi. Gözlüğümün kırılan camının sesi sanki kalbimin kırık sesleriydi. Hala karşısında dizimin üstüne çökmüş bir pozisyonda duruyordum.

Eliyle sertçe çenemi kavrayıp yüzüne bakmamı sağladı .

" Demek sevgime açsın ha! Sen benim sevgimi hakediyormusunki ben seni seveyim. Bu zamana kadar senin için yaptıklarım bile fazla sana. Sen babana dua et onun onurunu, şerefini düşünmesem senin için kılımı bile kıpırdatmam."

Gözlerindeki saf nefreti görebiliyordum. Hala anlayamıyordun ne yapmıştım da bu kadar nefret edilmek için üstelik insan evladından nasıl nefret ederdi.

' Bu zamana kadar senin için yaptıklarım bile fazla sana' derken sanki anam değilimişte bir yabancıymış gibi konuşmuştu. Tam ağzımı açıp nefretini sebebini sorucakken babamın gür sesi yankılandı konakta.

" Sultaaaannnn... "

Anam çenemi sıktığı elini bırakıp mutfağı terk etti.
Yerden anamın acımasızca ezip kırdığı gözlüğümü alıp bende mutfağı terk ettim.

Normalde tenceredeki o sarmaları bırakıp gidemezdim ama anamla aramda geçen o husumetten sonra tadım kaçmıştı.

Odama ilerleyecekken babamla anamın konuşmalarını duydum.

" Beyim eminmisin Feride için görücüye geliceklerine. Kim evlenmek ister şişman çirkin kızla, hele de Feride gibi asi, burnu dikine giden kızı"

Duyduklarıma inanamadım benim için görücüyemi gelecektiler?
Hele o anamın beni aşağılayıcı ve küçümseyici sözlerine hiç şaşırmamıştım. Onun bu laflarını yirmi senedir mecburen işitiyordum.

Anamı düşünmeyi bırakıp babamın söyleyeceklerin kulak verdim.

" Doğrudur hanım bizzat Yaşar Ağa benimle konuştu. Feride yi oğlu Emirhan 'a istedi. Bilirsin eskiye dayanır dostluğumuz. Benimle dünür olmayı çok istiyormuş. Bu akşamda gelecekler istemeye git hizmetçilere söyle sofrayı en güzel yemeklerle donatsınlar.
Feride yide tembih et misafirlerimiz yanında yemeğe dalıp bizi rezil etmesin "

Kalbim sanki ilk kez çarpıyor gibiydi. Beni istemeye Emirhan geliyordu. Yıllardır aşkından ölüp bittim adamla evlenecektim. Tabi akşam beni bu çirkin halimle görüp vazgemeseler.

Biranda strese girdim ve ben ne zaman strese girsem acıkırdım. Zaten acıktım da.

Bu akşam bol bol strese girecektim ve sofradaki yemeklere dalacaktım. Babam boşuna 'Feride yi tembih et' dememiş anama.

Peki ben yemek yemek yemeden nasıl duracaktım?

Belki de dayanırım insan sevince nelere dayanmııyorki .

Yorum bırakmayı unutmayın

Sizce Feride dayanırmı ?