21

50 5 12
                                    


Ben ve Chishiya birbirimize baktık ve hücre odalarımıza gittik, hemen yanındaki hücreye girdim.

Kapı gıcırdadı ve arkamdan kapandı. Bir vızıltı sesi duydum. "Lütfen cevabınızı veriniz."

"Maça."

Zil çaldı ve patlama ile kilit sesleri duydum. Hücremden çıktım ve başkalarının da çıktığını gördüm. Chishiya'nın dışarıya çıktığını gördüm.

"Vay canına! Bu çok kolaydı." Dedi Urumi ve sonra da güldü. "Ah, çok şükür!" "Bunu her turda yapalım."

"Evet."

"Aman tanrım. Çok rahatladım." "Tanrıya şükür." Alarm çaldı.

"İkinci tur şimdi başlıyor."

Yaka çanımın sesini duydum, yani yeni bir sembolüm var.

Grup tekrar bir araya geldi. "Çok teşekkür ederim. Bunu tekrar yapalım." Dedim.

"Evet, çok teşekkür ederim." "Evet, teşekkür ederim." "Çok teşekkür ederim." "Evet, teşekkür ederim."

"Çok teşekkür ederim."

"Teşekkür ederim."

Odanın her yerinden evet ve teşekkür sözlerini duyuyordum.

"Dürüst olduğunuz için hepinize teşekkür ederim."

Chishiya'ya baktım ve kolunu bana doladı. Chishiya ve İppei ile farklı bir duvara yürüdüm. İppei nefesini tuttu. "Birbirimize karşı dürüst olmaya devam ettiğimiz sürece her şey yoluna girecek."

Chishiya ona baktı. "Ya da öyle değil." Kızgın bir adam bağırdığında irkildim. "Ne oluyor!?" Bir adamın inlerken yere fırlatıldığını görmek için koridora baktım.

"Sana bana cevap vermeni söylemiştim!" Diye bağırdı büyük görünen kızgın bir adam.

Yerde yatan çocuk titrek bir nefes aldı.

Banda oturduğu yerden kalktı, Chishiya ona ters ters baktı. Banda yerdeki çocuğun yanına eğildi.

"İyi misin?" Diye sordu. Oğlan, Banda tarafından ürtükülürken nefesi kesildi.

Banda kulağına çok uzakta olduğum için duyamadığım bir şeyler fısıldadı. Oğlan nefesini tuttu.

Öfkeli adam tekrar çocuğa bakmak için döndü. "Bana bir dayak daha istiyormuşsun gibi geldi. Ha!?" Çocuğun saçından tuttu ve kaldırdı. Yüzüne bir yumruk daha attı ve oğlan inleyip hıçkırdı.

"Bana cevabı söyle!" Tam çocuğu yumruklamak üzereyken. "M-maça. " Diye cevap verdi sessizce.

"Ha?" Kızgın adam onu duyamamıştı.

Oğlan, "Maça!" diye sızlandı. Adam güldü ve yanağına vurdu. "Bir dahaki sefere bu kadar bekleme."

Çocuğu bıraktı ve çocuk yere düşerken inledi.

Kızgın adam yürüdü, Chishiya ve İppei'yi geçti. İppei, tasmanın arkasında çocuğun dediği gibi bir maça değil, bir elmas olduğunu fark edince nefesi kesildi. "Şşt! Şimdi oyun gerçekten başlıyor." Diye susturdu onu Chishiya.

***

Hücremden çıktım ve duvarda Chishiya ile buluştum, herkes ölen adamdan bahsediyordu.

"Koca aptal adam değil mi bu?"

"Evet evet, oydu, evet."

"Unutmayın, biz bir takımız."

"Evet."

"Doğruyu söylemeye devam edersek, o zaman herkes iyi olacak."

"Hey... O adam Vale olmalı. O koca zorbaya yalan söyledi ve onu öldürdü. Sanırım bir sonraki turda onu öldürsek iyi olur." Diye açıkladı Urumi.

"Ona yalan söylememiz gerektiğini mi söylüyorsun?" Diye sordu sarı gömlekli bir kız Urumi'ye. "Elbette. O kesinlikle Vale. Ve değilse, yine de tehlikeli. Şansımız varken onu ortadan kaldırmalıyız."

Banda'nın yaslandığı duvara baktım, yine bana bakıyordu. Chishiya onun bana bakmasını sağladı ve ikisi de birbirlerine baktılar. Hemen Banda'dan uzaklaştım.

***

Chishiya biraz kurabiye yerken ben Chishiya'nın omzuna yaslanıyordum. Ben de biraz pocky yiyordum. Sembolleri çoktan değiş tokuş etmiştik.

Chishiya bir kupaydı ve ben de onun gibiydim.

Zamanlayıcı düştü ve biri öldü. Bir patlama sesi duymuştum.

Alarm çaldı.

"Dördüncü tur şimdi başlıyor." "Ne? Anlamıyorum." Dedi bir kadın sesi.

"Sanırım o adam Kupa Valesi değildi."

"İnsanlar gerilmeye başlıyor. Zaman sınırı olmadığını söylediklerini hatırlıyorum. Ancak insanlar artık gerçekten ölmeye başlıyor. Vale'yi bulacağımızdan hiç emin değilim." Dedi Chishiya.

***

Kafeteryaya geri dönmüştük ve ben ile Chishiya grubun geri kalanından farklı birmasada oturuyorduk.

Chishiya zaten bana sembolümü söyledi. Ve ben de ona kendisininkinin bir elmas olduğunu söyledim.

Urumi ve grubu görünüşe göre gruptan şüphe duyduğu için kırmızı gömlekli bir kıza yalan söylüyordu. Onun maça olduğunu söylediler ama o aslında bir kupaydı.

"Cevabınızı vermenin zamanı geldi. Lütfen seçtiğiniz hücre hapsine giriniz."

Chishiya ile hücrelerimize kısa bir yürüyüş yaptık ve cevabımı söyledim.

Kısa bir süre sonra birinin öldüğünü duydum. Yalan söyledikleri kız.



Şimdilik bu kadardı... Umarım beğenirsiniz. Bir yazım yanlışım varsa lütfen kusuruma bakmayın, söyleyin düzeltirim. İyi okumalar, iyi günler...

4𝐞𝐯𝐞𝐫 // ⍟𝐒𝐇𝐔𝐍𝐓𝐀𝐑𝐎 𝐂𝐇𝐈𝐒𝐇𝐈𝐘𝐀⍟Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin