2.

19 2 0
                                    

Medya: Şükrü🤭🥹

~1999~

Tuğkan 8, Efsun ve Bersu 6 yaşındaydı.Efsun Tuğkan'ı kovalıyor, Tuğkan ise kaçıyordu çünkü yine Bersu ve Efsun'un oyununu mahfetmişti.

"Of yaa yine bozdu kulübemizii." diye mızmızlanmaya başladı bersu.Hemen gözleri dolmuştu.Ellerini yüzüne kapatıp dudağını büzdü.Bunu gören Tuğkan kaçmayı bırakıp Bersu'nun yanına gitti hemen.

"Tamam ağlama yaparım yenisini."Bir eliyle yavaş yavaş Bersu'nun sırtını ovalıyor diğer eliyle yüzündeki ellerini çekmeye çalışıyordu.Bersu derin derin iç çekti.

"Ama sen hep böyle yapıyosun Tuğkan!" Ağladığı için durmadan hıçkırıyordu.

"Tamam hadi birlikte yapalım tekrar kulübeyi.Hem bu sefer daha büyük yaparız.Size sandalyeden yaparım daha sağlam olur.Yastık yıkılır zaten hemen."Tuğkan'ın söylediği şeyle Bersu hemen gözlerini koluyla silip kafasını sallayarak ayaklandı.

Tuğkan mutfaktan sandalyeleri alıp salona taşıdı.Efsun örtüleri getirdi.Bersuda oyuncak mutfak takımını getirip koltuğun üzerine koydu.Heyecanlı heyecanlı ellerini çırpıyordu.Tuğkan sandalyeleri yan yatırıp kare bir alan yaptı.Efsunda sandalyelerin üzerine örtüyü örttü.Yeni kulübeleri çoktan hazırdı.Bersu hemen açık yerden içeri girdi, diğerleride arkasından.

"Efşun şen tokalayını buraya koy.Tuğkan şen de şilahlayını buyaya koy.Etyafı dağıtmayın yoksa Didem teyzem kızay."Bersu çocukken Efsun kadar düzgün konuşamıyordu.R'leri düzgün söyleyemediği için hep ikisinin yanında daha küçük duruyordu.Boyuda ikisinden kısaydı.

Efsun hemen atladı."Ama Tuğkan'ın yeri daha fazla?" Bersu Tuğkan'ın silahlarını çok sevdiğini ve ne kadar büyük olduklarını biliyordu.

"Olmaz şenin yeyin orası."

"Offf!"Efsun yine yerini beğenmemişti.Bersu her zaman Tuğkan'a en büyük yeri veriyordu."Sen Tuğkan'ı benden daha çok seviyorsun zaten!" dedi ve kulübeden çıktı.Bersu hemen Efsun'un arkasından gidip yanına, koltuğa oturdu. "İsteysen benim yeyimde senin oluy."dedi ve sarıldı.Bağlı kollarını açıp o da Bersu'ya sarıldı.

"Tamam birlikte olsun odalarımızz."

~simdiki zaman~

Tuğkan'ın aldığı tosttan bir ısırık alıp ayranımdan içtim.İki heybetli adamın arasında sıkışıp kalmıştım.Tamam bende çok kısa değildim. 1.78'dim sonuçta ama onların maşallahı vardı.Tostumdan bir ısırık daha aldım.

Kumrala tam adını sormuşken Tuğkan yanımıza gelmişti.Bir türlü öğrenememiştim çocuğun adını.

Bu mu çocuk?

Adam desem olmuyor çocuk desem olmuyor.Oğlan mı diyim? Oğluş mu diyim? Ne diyim?

Nolur tosun diyelim efsun nolurr

𝑬𝒎𝒓𝒆𝒕 𝑲𝒐𝒎𝒖𝒕𝒂𝒏ı𝒎 Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin