14

95 20 13
                                    

"Kötülük dünyada değil, kişinin yüreğindedir."

-Yüzyıllık Yalnızlık, G.G.Marquez

Gorg Krallığı yavaş yavaş eski mutlu ve huzurlu günlerine dönmeye başlamıştı. Kral Harold, iyice dinlenmiş ve günlerce yatağında istirahat etmişti. Hekim Valentino ona dinlenmesini ve ayağa kalkmamasını tembih etse de Kral Harold çocuk gibi yatmaktan iyice sıkılmıştı. Bu yüzden kafasını dağıtmak için Kraliçe Fiona ya da kızlarıyla bahçede gezintilere çıkıyordu.

Hastalandığı gün neler olur bittiğini Alberta'dan ve güvendiği diğer saray adamlarından öğrenmişti. Otis ve onun taraftarlarının kendi şahsi çıkarları için nasıl pis işler yaptığını ve Ronald'ın da kendini tahtın varisi gibi gösterdiğini bir bir öğrenmişti. Bunun yanında Alberta'ya yaptıkları evlilik baskısını, halkı ayaklandırmalarını ve diğer krallıkları da ticaret vaadiyle nasıl planlarına alet ettiklerini de anlamıştı.

Kızının tüm bunları tek başına göğüslemesine çok üzülmüş, Kraliçe Fiona'ya da kızına destek olmadığı için hafif sitemde bulunmuştu. Ancak Fiona'da hem kralın hastalığına üzüntüsünden hem de kendi oğlu gibi gördüğü yeğeni Ronald'ın bu kadar kötü olabileceğini düşünmediğinden kızının evlenmesinde bir sakınca görmemişti. Bu sayede krallığı da tehlikeden kurtaracağını düşünmüştü. Ancak kral iyileşmeye başladıktan sonra Fiona'da Ronald'ın gerçek yüzünü ve nasıl Kral Harold'ın tahtına göz koyduğunu bunun için Alberta'ya yaptığı baskıları da anlamıştı ve kızından özür dileyerek pişmanlığını dile getirmişti.

Hatta Thanos Kraliçesi olan kardeşi Jessica bile geçmiş olsun için ziyaretine geldiğinde onun yüzünde de hüzünden ziyade oğlunun kral olacağına dair sevinç gördüğünü daha şimdi yeni hatırlıyordu. Kocasının üzüntüsünü atlattıkça kardeşine de gönül koymuştu ve bu insanlar yüzünden kızını ve krallığını ateşe attığını düşündükçe kendini suçluyordu.

Kral Harold da tüm bu olanları öğrendiğinde bu yaşında bile hâlâ dostun ve düşmanın ayırt edilemeyeceğini görünce çok şaşırdı. Ronald'ı o da severdi ancak ona kızını üzmemesini söylemişti. Bu yüzden Ronald'ın bir daha yüzünü görmek istemediğini söyleyerek krallığa girmesini yasakladı. Tabii bu hareket Thanos Krallığı ve Gorg Krallığı arasında bir husumetin başlangıcı olsa da Kral Harold sahte dostları artık yanında görmek istemiyordu.

Weston ve Clifford Krallığının da kendisi hasta yatağında yatarken tek düşündüklerinin ticaret olduğunu öğrendiğinde bundan sonra onlarla da yapılacak olan ilişkilerin gözden geçirilmesini istedi. Adeta krallığın üç tarafı da dost görünümlü düşmanlarla doluymuş ancak Kral Harold bunları nasıl fark edemediğini düşününce kendine kızıyordu.

Bunun yanında Alberta'dan ve diğer saray adamlarından öğrendiği kadarıyla Aragon Krallığı üzüntüleriyle herkesi şaşırtmıştı. Çünkü diğer krallar gibi ne ticaretten ne de antlaşmalardan bahsetmiş sadece Kral Harold'ın iyileşmesini dört gözle beklediklerini söylemişlerdi. Gerçekten de Kral Leonard'ın defalarca kez Hekim Valentino ile konuştuğunu ve ona Glenn ormanlarındaki şifalı çiçeklerden bahsettiğini duyan birçok kişi olmuştu. Hatta kralın durumu kötüleşmeye başladığında Kral Leonard'ın bir köşeye çekilip gözyaşlarını sildiğini görenler bile vardı.

Ancak Leonard'ın içinde ne yaşadığını kendisinden başka kimse bilemezdi. Ne kadar kötü ve çıkarcı bir insan olursa olsun onun da kalbi vardı ve demek ki o da sevdiği insanlara değer veriyordu. Kral Harold'la yıllarca düşman olmuştu ancak onunla düşman olması onun iyileşmesini istemesine engel değildi. Birbirleriyle savaşsınlar, kavga etsinler ya da birbirlerinden nefret etsinler ancak Leonard onun ölmesini isteyecek son kişilerden biriydi. Kral Harold, bunları öğrendiğinde şaşkınlığını gizleyememişti.

KRALIN KIZLARIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin