Türkiye'ye geri dönmüşlerdi artık. Bir süre Fransa ve Norveç'ten getirdikleri eşyaların yerleştirilmesiyle vakit harcadıktan sonra üçü de yorgun bir şekilde yatağa uzandı. Aras direkt uyuyakalmıştı. Norveç'teyken işleri halletmek, sonra da uzun yol gelmek onu oldukça yormuştu. Ayaz dinlenme gözlüklerini takmış kitap okuyordu, ancak Asel buna izin vermedi. Araz'ın kucağına oturup bir süre babacığının boynunu öptü. Hafif hafif yaladı ve emerek izlerini bıraktı. Ayaz kitabı komodinin üzerine bırakıp bebeğinin kalçalarını kavradı ve kafasını yatak başlığına yasladı.
"Uykum yookkk." Dedi Asel yaramaz bir sesle. Aniden babacığına sürtünmeye başladı. Ayaz şaşırmıştı. Küçük kızı bile bile ateşle oynuyordu ve o kadar kendinden emin yapıyordu ki, Ayaz derin ve erkeksi bir tonla hafifçe inledi. Asel, Ayaz'ın eşofmanından içeri elini soktu ve okşamaya başladı. Tamam, artık Ayaz'ın da uykusu yoktu. Kafasını çevirip Aras'a baktığında huzurlu ama gerçekten yorgun bir ifadeyle uyuduğunu gördü. Asel'in kalçalarından tutup kucağına aldı ve odadan çıktı. Ufaklık kendi dudaklarıyla onun dudaklarını tatlı bir hırçınlıkla darp ederken Ayaz da merdivenleri çıkıyordu. Pekala, Asel bu odaya ilk kez giriyordu. Ama görünüşe bakılırsa hazırdı.
Ayaz kapıyı açıp içeri girdi ve arkasından kapattı. Asel'i sert bir hamleyle kendisinden ayırıp yatağa attığında Asel derin ve yüksek bir sesle inledi. Siktir, çok hoşuna gidiyordu. "Babacığım.." diye fısıldadı. Ayaz kelebeğinin bacakları arasına girerken gözlerini ona çevirdi. "Becer beni." Dedi Asel net bir tonla. İşte o an Ayaz'ın gözleri karardı. Altındaki eşofmanı tek hamlede çıkarttı ve bebeğinin üzerindekileri de parçalayarak çekti bedenlerinin arasından.
Asel'in bacaklarını omzuna aldı ve iki parmağına tükürüp ufak vajinadan içeri soktu. Asel altında kıvranırken umarsızca onu parmaklıyordu. Sırılsıklam olmuş vajinaya bir parmak daha sokup diğer eliyle bebeğinin boğazını yumuşakça sıktı. Sabrı falan kalmamıştı. Bu kadar güzel, seksi ve azmış bebeği ona 'becer beni' derken ortada sabır diye bir şey kalabilir miydi gerçekten?
Eline tükürüp aletinin çevresini ıslattıktan sonra sert bir hamleyle kendini ufak deliğe itti. Asel hafif bir acı ama devasa bir zevkle arkasındaki yastığı avuçlamış, belini yataktan kaldırmıştı. Daha fazlasını istiyordu. Çok daha fazlasını. Ayaz sanki bu düşünceyi duymuş gibi hızını arttırdı ve kendini sonuna kadar içine itti. Asel ilk kez bu kadar sert bir hamle alıyordu. Ayaz hız kesmeden bebeğinin g noktasını döverken Asel'in zevkten gözleri kayıyordu. Babacığı sırıttı. Kızının nefes almasına izin vermeden minik ellerini kafasının üstünde birleştirip korkunç bir güçle becermeye başladı ufak deliği. Asel titriyor, gözleri kayıyor ve yatakta kıvranıyordu. Tanrım, bu gerçekten çok güzel hissettiriyordu. Ayaz ani bir şekilde içinden çıktı ve Asel'i ters çevirip köpek pozisyonuna getirdi. Kalçasına gerçekten sert bir tokat atıp tekrar içine girdiğinde ufaklık yüzünü yatağa gömmüş sert darbelerle sarsılarak inliyordu.
Zevkten ağlamaya başlamıştı, terlemişti ve boşalıyordu. Sürekli daha fazlasını istiyordu. Babacığı içinden çıktığında şaşırdı. Arkasını döneceği sırada deliğine giren üç parmakla dudaklarını ısırdı. Ayaz sert, keskin ve hızlı hamlelerle onu parmaklıyordu. Asel birden çığlık atmaya başladı. Ah evet, babacığı doğru noktaya baskı uyguluyordu. Aniden bütün vücudu gerildi ve yüz üstü döndü. Henüz ilk boşalmasının orgazmı bitmemişken tekrar boşalmaya başlamıştı. Deli gibi boşalıyordu. O kadar sert boşalıyordu ki zevk suları Ayaz'ın yüzünü bile ıslatmıştı.
"Yok artık." Dedi Ayaz kahkaha atarak. "Aferin kızıma." Dedi ve bir şaplak daha attı ufak kalçaya. Asel uzanıp Ayaz'ın sırtına tutundu. Farkında olmadan tırmalıyordu. Ayaz bebeğinin saçlarını tuttu ve tekrar içine girdi. Asel kendinden geçmiş bir şekilde onun omzunu ısırıyor, kollarını ve sırtını çiziyor, morluklar bırakacak şekilde emiyordu. Babacığı aniden kendini geri çektiğinde afalladı. Elleri boşlukta kalmıştı.
"N-ne.." dedi sersemlemiş bir şekilde. "Ne ol-du?" Ayaz ayağa kalkıp bir çekmeceyi açtı. İçinden ufak toplar ve bir vibratör çıkardı. Tekrar bebeğinin kolları arasına girip güzele kızın dudaklarını yaladı.
"Bir şey yok, meleğim. Babacık senin zevkini arttırıyor." Dedi ve göz kırptı. Asel bir şey anlamamıştı ancak daha ağzını açmaya fırsatı olmadan sağ bacağının iç kısmında hissettiği titreyen şeyle inledi. Gözleri kocaman açılmıştı. Ayaz vajinal vibratörü yerine yerleştirdikleri sonra Asel'i tekrar köpek pozisyonuna getirdi. "Şimdi babacık içine minik toplar koyacak. Bir tanesini bile düşürmeni istemiyorum. Dayanamayacak gibi olursan söyle, ancak ben izin vermeden dışarı çıkarmak yok. Tamam mı?" Diye sordu ufak, beyaz kalçaya ufak öpücükler kondururken.
"Ta- mhh. Ta-mam."
"Aferin güzel kızıma." dedikten sonra elindeki toplardan birini güzelce yaladı. Ardından yumuşakça kalçasından içeri itti.
"B-BU MİNİK FALAN DEĞİ- AAHH!" Asel içine giren topla kafasını yatağa dönmüş çığlık atarcasına inliyordu. Ayaz beklemeden ikinci, üçüncü ve dördüncü topları da içine itip doğruldu. Bebeğini sırt üstü yatağa yatırıp kendini tekrar ait olduğu deliğe ittirdi. Siktir. Zevkten sırılsıklam olmuş, vibratör sebebiyle titreyen ve topların düşmemesi için Asel'in kendini sıkmasıyla dapdar olmuş lezziz bir delik.. Çok fena tahrik olmuştu. Daha fazla dayanamayarak bebeğinin boynunu tuttu ve tam olarak Asel'in kendinden istediği gibi onu becermeye başladı.
Asel zevkten kuduruyordu neredeyse. Salçaları akıyordu, gözleri kayıyor, inliyor ve boşalma arzusuyla yanıp tutuşuyordu. O an yanlarında Aras'ın da olmasını istedi. Onun narin dokunuşlarının yanında Ayaz'ın vahşi dokunuşları... Ah, ikisine de ihtiyacı vardı.
İçi titriyordu. Hayır hayır, gerçekten titriyordu. Ayaz'ın sert vuruşları vibratörü çok daha geri itmişti ve şuan tam karnında hissediyordu o titreşimleri. Boşalmak istiyordu. Buna ihtiyacı vardı. Topları da daha fazla tutamıyordu. Ne yapacağını bilemez halde ellerini Ayaz'ın saçlarına geçirdi
"Babacı-ğım." Diyebildi bedeni sarsılırken. "Boşalmak istiyorum. Tutamıyorum dayanamıyorum. Lütfen, boşalmak istiyorum." Ayaz sırıttı. Uzanıp bebeğinin dudaklarını yaladı ve diline ufak bir öpücük kondurdu. Ardından kulağına doğru eğildi.
"Boşalalım." Diye fısıldadı. Asel daha da tahrik olmuştu bu fısıltıyla. Bedeni gerildi ve izin almış olmanın rahatlığıyla delicesine boşalmaya başladı. Toplar teker teker düşerken vibratör sırılsıklam olarak ufak delikten dışarı kaydı. Ayaz bebeğinin üzerine menilerini boşaltırken Asel babacığının bacağını ıslatmıştı. İki beden de saf şehvetin zırhını soyundu. Ayaz yatağa yatıp bebeğini göğsüne yatırdı. Nefes nefese boşluğu dinliyorlardı şimdi.
"Sen," dedi Ayaz kafasını Asel'e çevirerek. "Çok fena oldun ufaklık."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Daddies's Little Girl [BxGxB] -ARA VERİLMİŞTİR-
Teen FictionOnun iki babacığı vardı. İkisinin karakterleri birbirinin neredeyse aynı olmasının yanına, davranışlarına göre biri cezalandırır, biri ödüllendirirdi. Ve birinin kararına, diğeri ölümüne uyardı. Bu iki adamın hiç bir şeye tahammül etmeyen, affetmey...