KADER ANLAŞMASI

Geçmiş ve Acılı lanet

Yıkılmaz bir krallık , Güçlü ve zeki bir kraliçe,Adaletli bir kral,sevgi dolu bir halk...
Derlerki bahsedilen bu krallığın temelleri sevgi ve adaletle atılmış .Derlerki onlardan güzeli onlardan mutlusu bulunmazmış.

Saygın ve mutlu Ferguston krallığı...

Tabii... Bu kraliyetin elbettte birden fazla düşmanıda var. Çok övüldüğü kadar çok kıskanılan bir krallıktan bahsediyoruz.
Krallığın en durgun ve kurak zamanlarında, bilinen en güçlü düşmanlarından biri haince bir plan ardından harakete geçmiş. Bu durumdan her şekilde kurtulacağına emin olan kraliçe Agnes bu sefer yanılmış çünkü ulu düşmanları ve düşman krallığın kötü prensi Cedric'in zekice planları var ve bunlar harfiyen gerçekleşiyor. Kral Darrel ve kraliçe Agnes diğer düşmanların yaptığı gibi yine saldırı bekliyorlar lakin prens Cedric onların sarayına gönderdiği başmuhafizı Elvis ile çoktan başlamış durumda. Prens Cedric'in planı şu şekilde ;
Ferguston krallığının sarayına hizmetli olarak başmuhafızı Elvis'i göndererek saraydan bilgiler edinmek ve hala gizemini koruyan sırlarını açığa çıkarmak istedi. Krallığın lanetlenmesi gerektiğini düşünen Cedric tanrılarla iletişime geçti krallık zamanında yasak olanı çiğnedi. Tanrılarla bir anlaşma yaptı. Anlaşma gereği Ferguston krallığının sırrını öğrenecek bunun karşılığı tanrılar krallığı lanetleyecek.
Sözünü tuttu sır ortaya çıktı tanrılar krallığı lanetledi ve lanet sonucu bu krallık Cedric'in tutsağı oldu tarihten adını sildirdi ama prens Cedric'in unuttuğu bir şey vardı. En başta bir yasağı çiğnemiş ve tanrılarla iletişime geçmişti bunun cezası olarak tanrılar bu lanetin kaldırılması ve krallığın tutsaklıktan kurtulması için kurtarıcılar belirledi, zamanı geldiğinde krallıklarını kurtarabilmeleri için..
~•••~

Sizcede çok cezbedici bir hikaye değil mi? Bir gece anneannemin anlattığı bir hikaye.
Bu arada ben Gloria. Yıl 1603 Zalim kral,Cedric'in döneminde yaşayan 16 yaşındaki bir genç kız.
Annanem bana hep kral Cedric tarafından esir alınan bu krallıktan bahseder, lanete inanır ve bir gün ne dediğini anlayacağımı söyler durur. Kulağa mantıklı gelmesede içimde doğru olduğuna dair bi his var sanki beni çağıran bana ihtiyacı olan birileri var. İçimdeki bu dürtünün nedenini çözemedim ama benim gibi halktan sıradan bi kız için ne olabilirdi ki o yüzden pekte kafama takmam ama yakın arkadaşım Laura böyle düşüncelerin peşine düşmem gerektiğini söyler hep.

Bilinenlere göre esir alınan krallığın ismi Ferguston krallığı imiş lakin hangi tarih kitabına baksam Ferguston krallığına ait bir yazı bulamadım. insanların yanından geçerken bu krallıktan bahsedenleri duymuştum herkes zamanında çok iyi bir kraliyet ailesi olduğuna ama ne yazıkki Kötü kral Cedric'in yeraltında zindanlarında unutulup gittiklerini söylerler. Çoğu zaman düşünürüm gerçekten böyle bisey yaşandımı diye ama normal bir insan için saçma gelen bu geçmiş bana her saniyesi normal ve acı dolu geliyor. Bir kere arkadaşım Laura ile bu düşüncelerimi paylaştım ve o ne olursa olsun hislerimin peşinden gitmem gerektiğini söyler. Aslında haklı, insanlar hep mantığına güvenir çoğu duygularını ve hislerini önemsemez ama bence duygular ve hislerdir insanı doğru yöne sürükleyen... Kral Darrel, Kraliçe Agnes... Ferguston krallığı yıl 1509... Onların geleceği kurtaranlara bağlı, tanrılar tarafından kutsanan ve seçilene bağlı, Peki ya o ben onlardan olabilirmiydim?