O, evet evet İşte o döndü küllerinden doğdu ve tekrar evine döndü yada evi bildiği hapishanesine mi demeliydim?
Eftalya Arin...
Arkadaşlar ilk kitabım yazım ve mantık hataları elbet olacak bundan dolayı üzgünüm 🤍 BAĞIMSIZ EĞLENCE AMAÇLI YAZILMIŞTI...
Karargahta işler karışmış bütün askerler, özel olarak kurulmuş ve şu an görev de olan Ölüm timini konuşuyordu. Özellikle tim komutanının kadın olması hepsinin bir hayli dikkatini çekmişti.
Sis timinin komutanı, gördüğü kayaya benzeyen gri gözlere hapsedilmiş hissediyordu. Zaten ilk andan beridir aklından çıkmayan o gözler değilmiydiler? Ondan uzak kalmak sanki, işgence ruhuna işgence ediliyormuş gibi hissediyordu, lakin tatlı bir işgenceydi bu. Tabi ona hissedilenden habersiz..
Acar ailesinde ise farklı bir kargaşa vardı. Tuğgeneral Yekta Acar, torununun döndüğü ona haber verilmemesi, ve torununun döner dönmez zorlu bir göreve gitmesinin uzerine, askeriyede resmen terör estiriyordu. Ailenin geriye kalan üyelerinin de ondan pek bir farkı yoktu açıkçası..
Kahverengi gözlü beyefendi~
Dinlenme odasına girdiğimde, gevşek gevşek oturup sohbet eden tim toparlanmış hazır ola geçmişti. "Rahat olun" geçip boş koltuklardan birine oturdum. "Ee ne kaynatıyordunuz yine?" "Yeni kurulan ölüm timini konuşuyorduk komutanım." Kaşlarımı çattım "neyini konuşuyordunuz" konuşmaya başlayan Umut ile gözlerim ona döndü. "Komutanım bütün tim de ki askerleri araştırdık, hepsi farklı ama çok iyi eğitilmiş ve birçok başarısı ile anılmış timlerden geliyor." İlgimi çekmişti belki, belki o kadın hakkında da bir şeyler öğrenebilirim. Ne diyorum lan ben!? Tekrar Umut'a döndüm, "anlat" bir resim çıkarıp koydu önüme. Bu adam sabah gördüğüm adamdı, gri gözlü kadının omzuna kolunu atan adam.. "Üsteğmen Yalın Gökay 1 yıl önce ki rütbe töreninde şehit edilen timden. Şehit edilen timden iki asker kurtulmuş. Biri gazi.. biri de bu üsteğmen. Bomba imha uzmanı her türlü bombayı imha edebilen sayılı uzman askerlerimizden. Gökay aşiretinin en büyük oğlu, ailesi asker olmasına karşı çıktığı için ailesi ile ilişkilerini tamamen kesmiş, bekar." Tam anlamıyla mükemmel bir askerdi. Umut'un devam etmesi ile dikkatimi ona verdim. Bu sefer önüme başka bir adamın resmini koydu. "Yüzbaşı Serdar Akıncı.. görev aldığı timden iki asker hain çıkınca geri kalan tim üyelerini açığa almışlar. Yüzbaşının iki ay önce açığa alınma emri kaldırılmış. Ve ölüm timine verilmiş daha doğrusu kabul edilmiş" tekrar kaşlarımı çattım, anlamamıştım "nasıl yani" "timin kurulma emri üstlerden geldiği doğru, hatta tim komutanını da çok üstteki komutanlar seçmiş. Ama tim deki askerleri bizzat tim komutanı seçmiş." Kaşlarımı 'vay anasını' der gibi kaldırdım "devam et." Kafasını sallayıp devam etti. "Ağır silahlar uzmanı. Ailesi ile ilişkileri iyi, evli ikiz çocukları var biri kız biri erkek." "Üsteğmen Gökhan Keskin eski timin de yaşadığı anlaşmazlık nedeniyle timden ayrılmış. Çok iyi bir istihbaratçı, 7 tane dili ana dili gibi konuşabildiği söyleniyor. 4 kardeşlerimiş ve hepsi kız, aralarında ki tek erkekmiş, bekar." "Teğmen Emre dosyasında eski timinden özel bir nedenden dolayı ayrıldığı yazıyor. Uzman olduğu görev sıhhiyeci. Ailesi ile yine asker olduğu için pek görüşmez. Bekar." "Teğmen Yağız timini yer aldıkları görevde bombalı bir pusuda şehit vermiş, kendisi de kolundan yara almış ama fizik tedavisi ile geçmiş. Hafif silahlar uzmanı. Ana kuzusu, bekar." "Asteğmen Deniz ilk timini ilk katıldığı görevde işkenceye maruz bırakılarak şehit edilmesine şahit olmuş. Psikolojik yardım sayesinde görevine geri dönmüş. Bomba imha uzmanı. Ailesi ile anlaşır, bekar." "Ve son olarak.." önüme gri gözlü kadının fotoğrafını koydu, "tim komutanı kıdemli yüzbaşı Eftalya Arin Acar. Timini iki yıl önce kaybetmiş, ama nasıl kaybettiği hakkında hiçbir bilgiye ulaşamadık. İki yıldır da bireysel görevlere çıkmış. Bütün bölümlerde başarılı bomba imha, sıhhiye ama asıl uzmanlık alanı keskin nişancı. Attığı hedefleri bir kere bile ıskaladığı görülmemiş. Ailesi, TSK gibi babası albay, abisi kıdemli binbaşı, ikizi yüzbaşı ve erkek kardeşi havacı bir kıdemli üsteğmen. Bir de.." "bir de ne?" "dedesi tuğgeneralmiş." Kesin torpillidir. "Bu isimlerden yola çıkarak torpilli olduğunu düşünebilirsiniz ama değil. Hemde hiç. Dedesi, babası ve abisi asla ama asla asker olmasını istememiş hatta biz bir sınava giriyorsak o 3 sınava girmiş yada bir geçtiğimiz eğitimin 3 kat daha fazlasını almış. Burda da zar zor ulaşabildiğim eğitim videoları var.."
İzlediğimiz videodan sonra kimse konuşmamıştı, çünkü gerçekten aldığı eğimler çok, çok imkansızsa yakındı. En son Koray kendini toplamış olmalı ki konuştu. "Komutanım siz ölüm timinin gitti görev dosyasını incelediniz mi?" "Hayır özel bir göreve gittikleri için inceleyemedim ama albayın anlattıklarından yola çıkarsak, yürüme hızımızı hızlandırıp, dinlenme sürelerimizi kısaltırsak 1 hafta sürer diye düşünüyorum." "Anladım komutanım."
Se-laamm Nasılsınız? Yazım yanlışları olabilir -kontrol etmedim- Tim de kileri aklımda tasarladığım gibi çok derine girmeden anlatmak isterdim umarım başarılı olmuşumdur. Aslında kitaba başlarken ve hatta başlandıktan sonra bile sınır koymayı düşünmüyordum. Ama böyle gitmiyor. Kitap görüşlerime göre sevilmiş, okuma listesine ekleyen okuyucular bile var ama ona rağmen ne yorum geliyor ne de vote sayısı artıyor. Vote sınırı ŞİMDİLİK koymayı düşünmüyorum. Ama yorum sınırı koyacağım. Yeni bölüm için 10 yorum sınırı. Seviliyorsunuz 🤍
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
