İlk öncelikle buraya ilk hikayemi yazacağım.Yani en küçükken yazdığım.Tek part olacak zaten resim defterinin yarısına yazmışım.Yazım hatalarım olursa affola.
Bir varmış bir yokmuş günün birinde bir peri varmış bu perinin özel bir bilekliği varmış.Bu bileklik onu koruyor ve üstelik sihir bile yapabiliyormuş.
Günün birinde bir büyük savaş varmış.Bu savaşı kazanılarsa çok büyük zenginlik kazanacak ve kraliçe olacakmış fakat bir sorun varmış.Bu savaşta peri gücünü kaybedecek ve sihir gücü olmayacakmış.
Ama bizim perimiz bu savaşa katılmak istiyormuş.Ama bir sorun daha varmış.Yaşı çok gençmiş.Ama bizim perimiz ne olursa olsun o savaşa katılmak istiyormuş.
Bu isteği sonucunda yola çıkmaya karar vermiş.Ve bir çantaya yiyecek, içecek, kıyafet filan almış.
Ve yola çıkmış.
Bu yol tehlikelerle karşı karşıyaymış.Ama bizim perimiz hiç bir şeyden haberi yokmuş.
Bizim perimiz yolda ilerlerken karşısına bir cadı çıkmış.
Bu cadı Dünya'nın en güçlü cadısıymış.Cadı perimize sormuş;
" sen napıyorsun burada" demiş.Peri cadıyı bir ağacın altına oturtup ona olan biteni anlatmış.Cadı çok şaşırmış.Çünkü o savaşa giden bu yol değilmiş.
Perimiz;
" peki yolum neresi gösterir misin lütfen" demiş.Cadı çok şaşırmış.Çünkü burdan geçen herkes cadıya kötü davranıyormuş.Ve üstüne üstelik cadıya çok kötü sözler söylüyorlarmış.Cadı onun iyi kalpli olduğunu anlamışlar ona bir hediye vermek istemiş.
Bu hediye sihirli bir altın kupaymış.Bu onu yolda ki tehlikelerden koruyacağını söylemiş.
Ve perimiz teşekkür edip yoluna devam etmiş.
SON
Bu hikayeyi 3. Sınıfta yazdım diye hatırlıyorum şimdi ise liseye geçtim zaman nasıl hızlı geçiyor değil mi?
Aranızda cadıya üzülenleriniz var mı?
( ben üzüldüm çünkü)Okuduğunuz için teşekkür ederim. Galp ❤️
ŞİMDİ OKUDUĞUN
PERİ KIZI
Short StorySadece küçüklüğümde veya ergenliğimde yazdığım kitapları yazıyorum gülmek isteyen gelir istediğiniz yorumu yapabilirsiniz .