Rivayete göre; bir beyefendi, 19. Yüzyıl içerisinde, günümüz coğrafyasında, İstanbul'dan Denizli ilinin bir ilçesi olan Buldan'a göç eder. Bu beyefendi Buldan'a, inanılmaz güzellikte bir konak yaptırır. Aydın Paşası'nın kulağına kadar bu konağın namı gider. Paşa, kendi adamlarını Buldan'a göndererek; konağın incelenmesini ve kulağına geldiği gibi çok gösterişli ve kendi konağından daha güzel ise, bu konağı yakarak yıkmalarını emreder. Paşanın adamları aldıkları emir üzerine intikal ederler ve konak sahibi Bey'in konağını yakarlar. Konağından asla vazgeçemeyen beyefendi ise, daha sonra bu konağa çeşitli eklemelerde bulunarak, mevcut konağını kurtarmak için çabalar. Konağa eklemeler yapıldığını ve konağın eski haline geri döndüğünü duyan Paşa çok sinirlenir ve adamlarına beyfendinin ölüm emrini verir. Beyfendinin ölümünden sonra konağın hakimiyetini Paşa alır. Konakta çalışan ve beyfendiye aşık olan bir hanımefendi vardır. Konakta geçirdiği her an beyfendisinden bir iz görmektedir. Bu azap ona kötü hastalık olarak geri döner. Bu duruma daha fazla dayanamayan hanımefendi biricik beyfendisinin emeğinin üstüne konan üstelik onun ve kendisinin canına kast eden paşayı konakla birlikte yakar. Sessizce ölümü bekleyerek beyfendisine kavuşmayı arzular. Bölge halkı ise bu duruma şahit olarak, olayı türkülere döker.
__
Orijinal hikayeyi beğenmediğim için kendim yazdım
Eklemedir koca hikaye ekleme aman aman
