Hemen Han'ın yanına gittim hala balkondaydı.
Han: Ee?
Yuna: Negatif..
Han: Üzülme be prenses.
Yuna: Neyse zaten JYP ağzıma sıçradı..
Han: Aynen.
Yuna: Yuh koca kavanozu ne ara bitirdin.
Han: Şey...
Yuna: Bekle beni burda geliyorum.
*eline çikolata kavanozu, battaniye, yastık ve bilgisayarı ile geri gelir*
Yuna: Hadi beraber film izleyelim, Hayır cevabını kabul etmiyorum.
Han: Tamam seni mi kıracağım.
Chan'dan
Balkondan tuaf sesler geliyordu elime odamda duran beyzbol sopasını alıp aşağı indim. Han ve Yuna'yı görünce yüzümde hafif bir gülümseme oluştu.
Yuna: Han?
Han: Hı?
Yuna: Dondurma ister misin?
Han: Hayır demem.
Yuna'dan
Ayağı kalktım arkamı döndüm Chan balkonun kapısına yaşlanmış bize bakıyordu.
Yuna: C-Chan ne zamandır buradasın ?
Chan: 2 dakikadır falan.
Han: Oo Chan hoş geldin gel otur.
Chan: Tamam.
Chan'dan
Han'ın yanına otup kafamı cama yasladım Yuna ikimizde birer dondurma uzattı ve ikimizin arasına oturdu.
Filmi izlerken Yuna'nın ağladığın fark ettim.
Han: Sen ağlıyor musun?
*Göz yaşlarını siler*
Yuna: Yo hayır ağlamıyorum.
Chan: Ağlamak sana yakışmıyor aşkım sen hep gül.
Yuna: Peki senin için hep gülerim.
*Ertesi sabah*
Felix'ten
Kahvaltıyı hazırlamak için kalktığımda balkonda başını Yuna'nın dizlerine koymuş bir adet Han, kafasını Chan'ın omuzuna koyan bir adet Yuna ve kafasını Yuna'nın kafasına koymuş bir adet Chan ile karşılaştım ilk yaptığım fotoğraflarını çekmek oldu ardından üçünde uyandırdım.
Han: Ay boynum!
Chan: Sus lan rahat sendin.
Yuna: Ay sırtım çok ağrıyor!
Han: Yuna sen rahatsız olmadın değil mi?
Yuna: Neyden?
Han: Hani başımı senin dizlerine koydum ya onu diyorum...
Yuna: Yo sen benim abimsin o yüzden no problem.
Han: Tamam o zaman.
*Kahvaltıdan sonra*
Chan: Ellerine sağlık, ben odamdayım.
Yuna: Chan dur bir saniye.
Chan: Ne oldu?
Yuna: Ya şey benim Türkiye'den bir arkadaşım gelecekte bizde bir kaç gün bizde kalabilir mi, hem benim odamda kalır sizi rahatsız etmez.
Felix: Benim için sorun yok ama sizi bilemem.
Hyunjin: Yok Evet gelebilir.
Seungmin: Eğer senin arkadaşınsa neden olmasın.
Jeongin: Yani beni rahatsız etmediği sürece bir şey yok.
Changbin: Ay ne yaparsanız yapın yeter ki beni rahat bırakın.
Han: Evet sorun yok.
Minho: Şey evet gelebilir.
Yuna: Chan ?
Chan: Iıı şey, yani gelsin tabi.
Yuna: Oley!
Felix: Çocuk gibisin.
*Dil çıkartır*
Felix: Keserim o dilini!
Yuna: Sen niye sinirlisin?
Felix: Değilim..
Yuna: Tabi efendim.
*Ertesi sabah*
*Tık tık tık*
Seungmin'den
Kapıyı açtığımda karşımda tanımadığım bir adam vardı yaklaşık 1 dakika birbirimize boş boş baktık.
Seungmin: Buyurun kime bakmıştınız.
Emir: Şey ben Yaprağa bakmıştım.
Seungmin: YUNA!
Yuna: Geldim!
Emir'den
Yaprağı gördüğü an elimdeki eşyaları yere bırakıp ona sarıldım onu kucağıma alıp havada döndürdüm.
