33. bölüm

1.9K 85 61
                                    

Hellü biçler


Kendi odasına girince kapıyı kapatıp üstüne kilitledi beni yatağa bıraktı ve hemen yanıma uzandı örtüyü üzerimize çektikten sonra 5 dakika bakıştık o 5 dakikada yüzünün her zerresini incelemiştim, ve oda aynı şekilde benim yüzümü incelemişti. daha sonra konuştu..

"İyi geceler sevgilim.."

_______________________________________________________________

Jungkook'tan

Gözlerimi açtığımda karşımda Taehyung'u görmemle afallamıştım. İlk 1-2 saniye ne olup bittiğini hatırlamaya çalıştım ki aklıma dün gece yaşadıklarımız gelince gözlerimi büyüttüm. Gerçekten onunla sevişmişmiydim?

Beynim başka kalbim bambaşka şeyler fısıldıyordu resmen bana. Gitmem gerekiyormuydu?

Onu burda bırakıp kendi odama gitmem gerekiyormuydu?

Gitmesem o uyanınca utançtan kıpkırmızı olacağımı biliyordum.

Gitsem onu istemediğimi, pişman olduğumu düşürmüydü ki?

Ananı satayım neden ilk ben uyandım ki !?

Bakışlarım örtüden onun kusursuz yüzüne çıktı. Bir insan bu kadar yakışıklı olabilirmiydi gerçektende?

Sanırım Kim Taehyung değilse olamazdı.

Tanrım..

Ellerim benden istemsizce haraket ediyordu resmen. Ellerim onun saçlarına çıktığında yavaşça okşamaya başlamıştım o siyah saçlarını.

Ve sonra birşey oldu Taehyung'un göz kapakları hareketlenmeye başladı. Taehyung gözlerini hala kısık bir şekilde açtı. O kısık gözlerinden gülümseyerek bana baktı. Bilmiyorum ama onun sıcak gülümsemesi benimde hoşuma gitmişti, bende ona karşılık vererek gülümsedim.

"Günaydın sevgilim." Diyerek bana doğru biraz daha yanaştı ve kollarını etrafıma doladı, onun sıcaklığı hissetmek tamamen başka bir şeydi. Bu dünyada olabilcek en değerli şeydi sanki

"Günaydın" diyebilmiştim. Onun aksine daha soğuk bir ifadeyle. Ona sevgilim dememiştim çünkü biz birdaha birlikte olamazdık, bu bize ağır gelirdi. Evet her ne kadar minho'yu gebertmiş olsamda, minho'nun her ne kadar bu dünyada sadece külleri kalsada bir o kadar bende bıraktığı o kötü anılarda kalmıştı.

Taehyung'un bunu dememle dudaklarındaki gülümseme saniyelik kayboldu ama hemen toparlamış yüzüne az öncekinin aksine sahte bir gülümseme takınmıştı. Tam dibimde olduğundan konuştuğumda dudaklarım onun dudaklarına değiyordu, taehyung kahvelerimdeki gözlerini dudaklarıma indirdiğinde benimde gözlerim istemsizce onun dudaklarına gitti. Taehyung dudaklarıma bakarken dudaklarını yaladı, bu hareketi beni istemsizce biraz ürkütmüş olsada çok takmadım. Daha sonra Taehyung aramızda olan milim mesafeyide kapatarak dudaklarımızı birleştirdi. Dudakları dudaklarımın üzerinde haraket etmiyordu. Öylece bekliyordu. Aradan yarım dakika felan geçti. Dudaklarımı ilk hareketlendiren ben olmuştum.

Ardından o da beklemeden hareketlendirmişti dudaklarını. Islak sesler eşliğinde öpüşüyorduk ki dudağımı ısırmış, Ağzının içine inlememi sağlamıştı. Ve o bu fırsattan yararlanarak dilinide işin içine katmıştı. İlk başta midem bulansada toparlayıp bende dilimi kalmıştım bu işe. Dillerimiz dudaklarımız arasında dans ediyordu resmen. Dudaklarımın iyice kızardığını hissediyordum. Biraz daha öptükten sonra geri çekilen o oldu.

PRISON | taekook Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin