Gölgelerin Etrafımı sardığını farkettim kaçmak istedim ama arkamda ki buna izin vermedi saçıma yapıştı kurtulmaya çalıştım her biri bir andan üstüme saldırdı biri ayağımdaki eti sıyırmak çalışır gibi çekti diğerleri kollarıma yapıştı öyle bir çektiler ki vücudum parçalara ayrıldı direnmeye çalıştım ama boşaydı çabalarım tüm vücudumu korku esir almıştı hepsi bi anda beni çemberin içine hapsetmeye çalışıyorlardı ama ben hala direniyorum her bir yandan tekmeler savuruyordum ama öyle bi tutmuştularki boşa yaptığımı hisettim boşa olduğunu bile bile hala devam ediyordum beni öyle bir çemberin içine attılarki kemiklerimin kırıldığını hissettim tam çemberden cıkacaktımki hepsi çemberde dönmeye başladı kendilerince bir dili bağırarak söylediler tüm vücudum dondu ve birden ruhumun bedenimden çıktı ve bir feryat sesi duyuldu sonradan bu sesin bana ait olduğunu anladım......
Bir hışımla uyandım oysaki herşey rüyaymış derin bir nefes içime çektim saçlarım dağılmıştı ellerimle üsten bileğimdeki tokayla meşhur ev topuzu yaptım saat kaç diye telefonumu elime aldım saat 06.34 dü hemen duşa doğru ilerlemeye başladım suyu açtım ve üstümdekileri çıkarıp yenileri aldım o zamana kadar da su dolmuştu ve hemen duşumu alıp çıktım kalem eteğimi üstüne beyaz cropumu ve siyah gömleğimi giyip çantamı alıp çıktım işe gitmem lazım hemen saçlarımı yapıp çıktım
Arabam olmadığı için otobüsle gidicem otobüsleri beklerken kulaklığımı takıp yanımda getirdiğim termusta da kahvemi içmeye başladım kahvemi içerken kenarım da bir tane dilenciyi farkettim ve cebimden para çıkarıp ona verdim ve o zamana kadarda otobüs gelmişti ve hemen otobüse doğru ilerlemeye başladım en arka koltuğun bi önüne iki kişilik koltuğa oturdum ötöbüs dolmuştu ve benim yanım tek boş kalmıştı aradan on dk geçti bir adam otobüsü durdurdu ve otobüse binmeye başladı benim yanıma oturmak yerine ayakta durdu aradan bi yirmi dk geçti ve ayağa kalkarak şoföre müsait bir yerde durmasını söyledim
Tesadüfe kafenin yanındaki durakta durdu biraz ilerledikten sonra telefondan saate baktım saat 07.14 geçiyordu kafeye yetişdiğimde telefonu cebime koydum kafenin kapısını açıp içeri girdim Duru benden önce gelmişti ve beni gördü yanıma gelmeye başladı ve bende ona doğru ilerlemeye başladım
"Duru sen saçını sarı rengemi boyadın " dedim" evet bakıyorum bugün erken gelmişsin " dedi
" eeeeee nasılsın iyimisin yüzün biraz solgun noldu canınımı sıktılar " dedim
"Yoo" dedi sanki bir şeyi benden saklarcasına içimden "
hııı bu işte bir terslik varda hadi hayırlısı "O sırada patron bizi görüp kızmaya başladı
" derhal işlerinizin başına " diye bağırdı
Ve benim işim garsonluktu Duru nunki temizcilikti hemen önlüğümü giyip kahveleri doldurup vermeye başladım kahvelerini çaylarını bitirdikten arkalarından Duru topluyup beraber yıkıyorduk aradan baya bi vakit geçti ve patron mola vakti geldi çok yorulmuştum hemen sandalyelerin birine oturdum Duru da çay yapıp getirdi
Çayımızı hüpürtete hüpürtete içerek birbirimizi deli etmeye çalışıyorduk en sonunda çayımız bitti ve telefonlarımızı elimize alıp en yakın arkadaşlarımın olduğu gruba girdim Şevval akşam bir parti düzenlediğini yazdı sizleri partiye bekliyorum bende önceden söyleseydin kıyafet alırdık Şevvalde nolucak canım hemen alıverin bense babanın uşağı var diyerek sözü kestim
Biraz takıldıkdan sonra patron da bizi çağırdı dediki
" Ben akşam partiye gidicem acilen bit pazarına gitmem lazım hee dur dur sizin paranızı verim alın size aylık üç bin tl"
İkimizde suratımıza bakarak