Muhteşem Yüzyılın Başlangıcı

113 9 14
                                    

Eski Saray Yavuz'un devrinde her zaman sakin olmuştu o günde sakindi. Nilüfer ve Zeynep Hatunlar şehzadelerini kaybettiklerinden beri dairelerinden az çıkmaya başlamışlardı. Ayşe Hatun beş yıldır padişahın ilk eşi olarak haremi yönettiyordu. Dairesinde on bir yaşındaki kızı Şah Sultan ile nakış işliyordu. Diğer kızları Beyhan Sultan ve Hanım Sultan nikahlanıp gitmişlerdi. Beyhan Sultan babasının genç danışmanı ve Ayşe Hatunun rakibesi Hafsa Hatunun sadık adamı Ferhad Paşa ile evliydi. Daye Hatun aceleyle destursuz daireye girmişti.
Daye Hatun: Ayşe Hatunum! Hasan Can size mektup göndermiş.
Elindeki mektubu Ayşe Hatuna verdi. Ayşe Hatun zarifçe mektubu okudu ve okudukları karşısında şok olmuştu sultanlar sultanı biricik kocası Selim vefat etmişti. Gözyaşlarına rağmen damarlarında akan Cengiz Hanın gücüyle emir vermişti.
Ayşe Hatun: Daye! Şehzade Üveys ile validesi Şirin Hatunu dairesine kilitleyin ve Manisa'daki şehzademiz Süleymana mektup gönderin taht onu bekler.
Bu sözleri duyan Şah Sultan annesine sarılıp ağlamaya başladı Daye Hatun ise ona denileni yaptı.
-1 hafta sonra-
Şehzade Süleyman ve haremi İstanbula varmıştı. Ayşe Hatun Hafsa Sultanı Eski Sarayın kapısında eğilerek karşılamıştı. Hafsa Hatuna Valide Sultanlık unvanı, Mahidevran Hatuna en büyük üç şehzadenin anası olması gereğiyle Haseki Sultan unvanı verilmişti.

Mahidevran Sultan teyzesi Ayşe Hatunun dairesinde hasret gideriyordu. Sarı dalgalı saçlarını zarif ince altından üstünde zümrütler sallanan bir taçla örmüştü. Gözlerine uyumlu yeşil Çin ipeğinden elbise giymişti. Bugün halvet olcaktı bu yüzdendi hazırlık. Devrin güzeli çuval giyse karşısındakini etkilerdi ama o yinede aşkı Süleymanın karşısına böyle çıkmak istiyordu. İçeri Şah Sultan ve bir cariye girdi. Şah Sultan kuzeni ve abisinin eşi Mahidevrana sımsıkı sarıldı.
Şah Sultan: Mahidevran çok özlemişim seni şehzadelerimiz nasıl?
Mahidevran Sultan: Mahmud Enderunda, Mustafa ve Ahmed ise bahçede oyun oynuyorlar.
Şah Sultan: Seni arkadaşım Alexandra ile tanıştırayım.
Şah Sultan kızıl saçlı yeşil gözlü balıketli cariyeyi eliyle göstermişti. Güzel bir kızdı ama haremdeki cariyelere göre vasatın altındaydı. Alexandra eğilmişti ve Şah Sultanla birlikte yanlarından ayrılmıştı.
Mahidevran Sultan: Kim bu cariye teyze?
Ayşe Hatun: Rutenyadan Rus bir çiftçi ile Polonyalı bir kadının kızı olarak dünyaya gelmiş. On dört yaşında bizim Tatarlar tarafından kaçırılmış Bahçesarayda Hanlık sarayında üç yıl yetişmiş geçen sene dayının bize hediye ettiği cariyeler arasındaydı. Valla Mahidevran bir görsen nasıl zeki bir kız. Zaten öyle sıyrıldı o slav güzelleri arasında.
Mahidevran Sultan: Ara sıra benim yanıma gelsin arkadaşlık edelim sarayda yalnızım.
Ayşe Hatun: Tabi olur. Sana birşey sorcam Şirin toparlanıyordu ne oldu Hünkarımız Şehzade Üveys hakkında kararını verdi mi?
Mahidevran Sultan: Bende Validemizden duydum. Şehzade Üveys paşa ilan edilmiş ve Yemene görevlendirilmiş.
Ayşe Hatun: Zekice bir karar hem kardeş katili olmayacak hemde onu imparatorluğun en uzak ucuna göndermiş. Şirin ise Rum bir cariye olduğu için hiçbir gücü yok devlette özellikle Valide Hafsa Sultan ve benim hemşehirlilerime karşı.
Mahidevran Sultan onaylanmıştı. Oğullarına birşey olmasından çok korkuyordu. Dairesine gitti kokularını süründü ve artık cihan padişahı için hazırdı. Yeni Saraya at arabasıyla varmıştı. Burası Eski Saraydan daha ihtişamlıydı. Duvarlarda mücevher ve altınlar süslüydü, yerlerde Acem halıları, kolonlarda ise Çin ipeğinden tüller assılıydı. Altın yoldan geçmiş ve hasodaya varmıştı. Süleymanı çok özlemişti. İlk önce yemek yediler ve sohbet ettiler gecenin ilerleyen saatlerinde halvet başlamıştı. Süleyman Mahidevranın dudaklarını usulca öpmeye başladı. Mahidevran Süleymanın sakallarını okşuyordu ve en sonunda ikisi üstsüz kalmıştı. Süleyman aynı babasıydı kara gözlü kara kaşlıydı annesine yani Arnavutlara hiç benzemiyordu. Süleyman kılıç talimlerinden dolayı kolları kaslıydı ama göbeğide iyice vardı. Göğsündede karnındada kıllar bolcaydı.  O gece Mahidevran ve Süleyman defalarca beraber oldular.
İkisininde bu gece Mahidevranın karnına çocuk geleceğinden haberi yoktu. Sabah olunca Mahidevran ve Süleyman çok güzel kahvaltı etmişlerdi. Süleyman ona bir yüzük gösterdi.
Sultan Süleyman: Bu yüzük bitince senin eşsiz parmağında olucak.
Mahidevran Sultan: Beni utandırıyorsunuz Hünkarım.
Sultan Süleyman: Bu taş nedir biliyor musun?
Mahidevran Sultan: Zümrüt
Sultan Süleyman: Senin gözlerinden kopmuş gelmiş gibi. Taşı gördüğüm an senin gözlerin geldi önüme
Mahidevran kızarmıştı. Sultan Süleymanın iki eşi daha vardı Mükrime ve Melekcihan. İkiside Arnavut Prenseslerdi ve ikiside siyaseten olmuş evliliklerdi. Hafsa Sultanın akrabalarıydı o iki kızda. Mahidevranda siyaseten olmuştu ama onu Süleyman seçmişti ve altı yılını onunla geçirmişti. Arada cariyeler oluyordu ama hiçbiri Mahidevranın yerine geçmiyordu. Sadece birara Memlük sarayından esir Çerkes cariye Füsun Hatun vardı ama o da şehzadesini kaybettiğinden beri gözden düşmüştü ve sarayda kızı Fatma Nur ile yaşıyorlardı. Mükrime ve Melekcihanda şehzadeler kaybetmişti ama onlar hem hür olmaları hemde Hafsa Sultanın desteği sayesinde etkilenmemişlerdi. Hem Mükrime yaşayan dördüncü ve en küçük şehzade Muradın annesiydi. Mükrime Hafsa Sultanın gözdesiydi açık ara en sevdiği geliniydi. Oğluyla Mükrimeyi evlendirdikten ertesi yıl kızı Hatice ile Mükrime Hatunun babası İskender Paşayı evlendirmişti. Mahidevran Sultan ve Mükrime anlaşamazlardı. Mükrime Mahidevran geldiğinden beri ona kötü davranıyordu. Onun dışında Mahidevran Melekcihan ile anlaşırdı Füsunu ilk geldiğinde kıskanmış ama ikisinin Çerkes olmasından sonradan araları iyileşmişti. Mükrime ise Melekcihanı sever Füsunu ciddiye almazdı derdi tek Mahidevranlaydı. Süleymanın Mahidevrana olan aşkını kıskanmıyordu çünkü Süleymana aşık değildi ama Mahidevranın güzelliğini ve en büyük üç şehzade annesi olmasına dayanamıyordu. Helede Haremin ortasında Haseki Sultan ilan edildiğinde kendini boğaza atası gelmişti. Hiçbiri içlerindeki tehlikenin farkında değildi.

Kızıl Haseki: HürremHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin