Chapter 12.

90 13 20
                                    

Media: Hashirama Senju

-Saerin Satoru-

Shinmon ve ben kahvaltı masasındaydık. "Daha iyi misin?" diye sordu . "Evet daha iyiyim" dedim iştahla yemeğimi yerken. "Seninle konuşmam gereken bir kaç konu var" dedi "dinliyorum" dedim yemeğime devam ederken. "Bu konulardan hoşlanmıyorsun biliyorum. Ama bilmen gerektiğini düşünüyorum. Bugün Madara ve Tobirama burdaydı" Tobirama ismini duyunca dikleştim ve dikkatimi ona verdim. "İkisi de seninle evlenmek istiyor. Biraz karışık bir durum. Ama bence bunca talipler içerisinde en iyileri bunlar. Seni kesinlikle hiç birşeye zorlamıyorum Sae. Sadece Uchiha klanın gözleri Senju klanının yeteneklerinin ne denli güçlü olduğunu kendin biliyorsun zaten. Ama istemezsen de olur. Seni hiç birşeye zorlamam ben. Kendi hayatını seçmekte özgürsün" dedi tebessüm ederken. Ben de tebessüm ettim. Demek bu yüzden Madara'dan uzak durmamı istiyormuş. Aslında Madara'yı öyle düşünemiyorum. Mentor olarak daha yakın bana. Ama Tobirama... Onun hakkında düşünürken onun etrafındayken garip oluyordum. İyi anlamda garip. "Düşünürüm. Kararımı sana söylerim" dedim kalkarken. Yediği boğazında kaldı "ciddi mi?" diye sordu "evet, izninle şimdi" dedim kalkarken.

Neredeyse akşamdı. Gün boyunca Shinmon'a işlerinde yardımcı oldum. Klan işleri ile de ilgilendim. Kağıt işleri yüzünden baya bunalmıştım. Akşam gezisi fena olmazdı. Siyah kimonomu giyindim. Saçlarımı tarayıp yeniden topladım. İyi görünüyordum.

Konoha sokaklarında yürüyordum. Hava bulutlu ve soğuktu. Yağmur yağacak gibiydi. İnsanlar işlerinden evlerine geri dönüyordu. İnsanların günlük rutinlerini izliyordum. Sıradan bir insan olsaydım nasıl olurdu acaba. Bu düşüncelerde kaybolurken takib edildiğimi hissettim. 8 kişi saymıştım. Gittikçe say artıyordu. Yağmur yağınca malikaneye geri dönmeye başladım. Sonra ise Madara ile karşılaştım. Onu görünce tedirgin olmuştum. "Prenses bu ne süpriz" dedi "Madara-san" dedim tebessüm etmeye çalışırken. "Bir yürüyüş armağan edermiydin?" diye sordu omuzuma dokunurken. "Yağmur yağıyor, gezmek için uygun değil gibi" dedim "bence harika hadi gel benimle" dedi sırtıma dokunurken.

Ormana doğru ilerliyorduk. Eve geri dönmem lazım. İçimde kötü bir hiss vardı "nereye gidiyoruz?" diye sordum "çok güzel manzaralı bir yer biliyorum, çok seveceksin" dedi kolumdan çekiştirirken. "Bence geri dönmeliyiz, bu saatde orman tehlikeli ola bilir" "tehlikeden mi korkuyorsun? Ben yanındayken mi? Güldürme beni prenses. Güven bana hadi" dedi. Korktuğum şey de bu zaten sana güvenmek.

Uçurum kenarına gelmiştik. Güzel bir şelale vardı. Sanırım yanılmışım. Kötü bir niyyeti yokmuş. "Burası çok güzel" dedim bir kaç adım ileri giderken. Chakra seviyyesi yükselmişti. Arkamı döndüğümde sharinganı aktifleşmiş, elinde kılıcı vardı. Arkada ise beni takip eden 8 kişi vardı. "Neler oluyor?" diye soruyordum ki göğüsümün ortasında hissettiğim sıcaklık lafımı kesti. "Özür dilerim prenses ama böyle olması gerekiyordu" dedi "M-Madara-san" dedim ağzımda metal tadını hissederken. Kılıcı bir kaç kez döndürdükten sonra çıkarmıştı. "İşler kötü hal almadan durdurulman gerekiyordu. Keşke böyle olmasaydı. Ama Konoha için en doğrusu bu güven bana" dedi ve omuzlarımdan hafifce ittirdi. Boşluğa doğru hafifce düşerken gözlerimi kapattım.

-Saerin'nin bilinç altı-

"Uyan Saerin" diyordu birisi. Gözlerimi açtığımda tutkun bir hava vardı. Etraf yeşillikti karşımda ise bir kadın vardı. Kadının gri saçları sivri dişleri, yüzünde kırmızı çizgileri vardı. Gözlerinin beyazı ise siyahtı. "Nerdeyim ben?" diye sordum kalkarken "öldün az önce" dedi. Göğüsüme baktığımda bir delik vardı. "Peki burası nedir?" diye sordum "burası bilinç altın. Ben Hiretsuna Senshi. İçinde yaşayan bir ruhum" dedi. Garip hissediyordum. "Öldün ve ruhun bedeninden çıkmak üzere, bedenini ise ben ele geçireceğim" dedi etrafta dolaşırken "peki ne yapacaksın bedenimle?" diye sordum. "İntikamını alacağım. Madara Uchiha seni öldürdü. Bunu yaptığına pişman edeceğim. Sonra ise Konoha'yı yerle bir edeceğim" dedi sanki basit birşeymiş gibi "hayır bunu yapamazsın! Hashirama ve diğerleri Konoha için çok uğraştı!" dedi "umrumda mı sanıyorsun?" dedi "bunu yapmana izin vermeyeceğim!" dedim omuzundan tutarken. "Sen ölüsün bir kere yapa bileceğin birşey yok zaten" dedi ve beni ittirdi. Sırtım su ile temas ederken batmaya başladım. Kan kırmızısı renginde suydu. Ne kadar yüzsem de yüzeye çıkamıyordum.

~6 gün sonra~

-üçüncü kişi-

Konoha'da telaş hakimdi. Tam 6 gündür Satori klanı prensesi kayıptı. Klan lideri kafayı yemek üzereydi. Hokage tüm shinobilere kızı arama emri vermişti. Madara Uchiha hiçbirşey olmamış gibi onlarla birlikteydi. Tobirama Senju ise olanlardan habersiz Konoha'ya geri dönüyordu.

-Tobirama Senju-

6 günün ardından sakinliyi sağlamıştım. Hızla Konoha'ya dönüyordum. Saerin'i görmek için sabırsızlanıyordum. Etrafa göz attığımda normalden daha fazla shinobi olduğunu gördüm. Ben yokken birşey mi olmuştu? Aşağı inip birini durdurdum "neler oluyor?" dedim "Saerin hime-sama 6 gündüe kayıp. Shinobiler onu aramak üzere seferber oldu" dedi. Duyduklarımı algılamaya çalışıyordum. Ben gittikten sonra kaybolmuş mu? Hızla yerde oturdum ve ellerimi yere bastırdım. Chakramı kullanarak Konoha boyunca etrafı taramaya başladım. Saerin'nin chakrasının az olması işimi zorlaştırıyordu. Hadi!

Bir kaç başarısız sonuç sonrası kalkıp Hokage kulesine gittim. Madara Shinmon ve Hashirama buradaydı. "Saerin nerede!" dedim. Shinmon çökmüş durumdaydı. Hashirama da tedirgindi. Madara ise pek etkilenmemiş gibiydi. Bu işte bir sorun vardı. "Kaç gündür onu arıyoruz" dedi Madara. "Chakra taraması yaptım ama Konoha boyunca hiç bir kırıntısına rastlamadım" dedim. Başına ne gelmiş ola bilir ki! "Ya öldürülmüş ya esir düşmüş" dedi Madara "o güçlü bir shinobi dediklerin bir olasılık değil" dedim. Kabul etmek istemiyordum. O ölemezdi! Etraf sarsılmaya başladı "neler oluyor?" diye sordu Hashirama. Sonra ise büyük bir patlama sesi "saldırı mı!" dedi Shinmon telaşla. "Efendim! Uchiha kampında bir patlama oldu. Yangın hızla yayılıyor!" dedi bir shinobi içeri dalarken. Hepimiz hızla dışarı çıktık. Kim niye Uchiha'yı hedef alsın ki! Girişe geldiğimizde gördüğümüz bedenle olduğumuz yerde kaldık. Gözlerime inanamıyordum. Boğazından kavradığı shinobinin kafasını uçurmuştu. "Saerin..." diye bildi sadece Shinmon.

-üçüncü kişi-

Hiretsuna Senshi'nin Saerin üzerinde tam kontrol sağlaması 6 gün çekti. Hayatta kalmakta ne inatçı diye düşünmüştü. İlk işi Uchiha'ya saldırmak olmuştu. Kampı havaya uçurmuş depremler yaratmış yangınlara sebep olmuştu. Zavallı bir Uchiha shinobisinin boğazından kavrayıp ve direkt korkunç gözlerine bakmasını sağlamıştı "liderin nerede!" diye bağırdı. "Sanki söylerim de!" "Öl o zaman" dedi ve tırnaklarını kullanarak tek eli ile adamın başını bedeninden ayırdı. "Saerin" duyması ile karşıya döndü. Madara Uchiha tam da karşısındaydı. Dördünün de gözü kadının göğüsündeki boşluğa takılmıştı. Öldürülmüştü ve korktukları başlarına gelmişti. Hiretsuna Senshi onu ele geçirmişti. "Sen!" dedi Madara'ya seslenirken "Beni öldürdün!" diye bağırdı ona doğru. Saliseler içinde adamın karşısında belirmişti. "Bunun için öleceksin" dedi düz şekilde. Pençelerini adama geçirmeden Madara hızla mesafeyi açtı. Tobirama ise hayret içindeydi. Dehşete düşmüştü. Neden sevdiği kadının göğüsünün ortasında katana izi vardı? Neden bu hale düşmüştü? "Beni kandırdın ve sana olan güvenimi kullanıp beni öldürdün!" diye bağırıyordu. Bu görüntünün sorumlusunun Madara olduğu açığa çıkmıştı. "Onun intikamını alacağım! Saerin'nin güçleri ile bu köyü başınıza yıkacağım!" diye bağırıyordu. "Burayı sizin mezarınız yapacağım!" dedi. "Üzgünüm ama bunu yapmana izin veremem" dedi Hokage yüzünde işaretler oluşurken.

💠Heyecanlı bir bölümün sonu! Savaş tohumları bu bölümden başlayarak büyümeğe başlayacak

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

💠Heyecanlı bir bölümün sonu! Savaş tohumları bu bölümden başlayarak büyümeğe başlayacak. Umarım hoşunuza gitmiştir. Yorum yapmayı ve oy vermeyi unutmayın^^ Sevgiyle kalın<3

Heavenly eyes | Tobirama Senju x OcHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin