"bırakma beni"Zihnimdeki karanlık göz kamaştırıcı bir ışıkla yok olurken karşımda bana şaşkınlıkla bakan, içimi ısıtan bir çift kahverengi gözle karşılaştım . Tavandaki ışıklar gözlerimi yaksada gözlerimi bir an olsun ondan ayırmıyordum .
Elimi tutan eli güven vermek istercesine sıkılaşırken mahvolmuş halini inceledim. Ağlamaktan kızarıp şişmiş gözleri , uykusuzluktan mosmor olmuş göz torbaları , kanlı bembeyaz tişörtü ve dağılmış koyu kahve saçları ..
Az da olsa duyduğum seslerle gözlerim cama kaydı . Bulut , Ayça ve Burak şaşkınlıkla bana bakıyordu. Bulut bir yandan bağırarak doktor çağırırken ,Ayça ile Burak da sevinçle birbirlerine sarılıyorlardı .
Hepsinin bitik bir hali vardı. Hafifçe işaret parmağıma takılan cihazı umursamadan onlara el sallamaya çalıştım fakat öyle çok yorgundum ki bunu bile başaracak gücüm yoktu .Bakışlarımı tekrardan dikkatle beni izleyen Ilgaz'a baktım .
"Ada"
Kollarını açarak bana sarılacakken yanlış bir şey yapmaktan çekinerek vazgeçmiş olacak ki geri çekildi. Çok kısa bir süre içerisinde içeriye yanında bir hemşire ile doktor girdi ve ılgaz'ı dışarı çıkardılar .
"Ada hanım nasıl hissediyorsunuz"
" Halsiz ,çok yorgunum "
Doktor birkaç test yaptıktan sonra hiçbir şey söylemeden dışarı çıktı ve camdan gördüğüm kadarıyla Bulut'a bilgi veriyordu . Arada Bulut'un bakışları bana kaysada yüzündeki rahatlama hissini görebiliyordum . Doktor onlarla konuşurken içeriye bir hemşire girdi .
"Ada hanım sizi az sonra normal odaya alacağız ,durumunuz gayet iyi bir süre gözlem altında tutacağız sizi bir sorun çıkmazsa birkaç gün içerisinde taburcu olabilirsiniz geçmiş olsun "
2 HAFTA SONRA
"Adaa girebilir miyim?"
"Girebilirsin Bulut"
İçeriye üzerinde rahat siyah eşofmanı ve üstüne beyaz kısa kollu oversize giyinmiş Bulut kapıya yaslanmış şaşkınca bana bakıyordu.
" Hadi daha hazırlanmadın mı 5 dakikan var ben salondayım "
Heyecanla kapıyı kapatıp çıkarken arkasından öylece yatağımda oturmuş bakıyordum. Hastaneden çıktığımdan beridir dışlanıyormuş gibi hissetmeye başladım .
Bulut ,Burak ve Ilgaz sürekli buluşuyor ve beni aralarına almıyorlardı . Sürekli çeşitli bahaneler ile ben yanlarına gittiğimde havadan sudan konuşmaya başlıyorlar ve sanki beni yeni görüyorlarmış gibi davranıyorlardı . Hatta bazen Ayça'nın bile benden birşeyler sakladığını hissediyorum .
Tam iki haftadır asla vurulma konumu açmamış ve sanki çok normal bir hayatımız varmış gibi davranmaya başladılar. Ben ise bu süreçte odama kapanmış yemek yiyecek gücü bile kendimde bulamıyordum .
Her geçen gün kendimi ifade etmeme izin vermedikleri için daha çok doluyordum . Bunun farkında bile değillerdi , akılları sıra ben bu şekilde normale döneceğim !
Öyle ki bugün hep beraber sahil kenarına gidecektik .
Yatağımdan doğrulup dolabımdan Bulut'un ki gibi beyaz bir tişörtü ve gri bir eşofmanı üzerime geçirdim . Saçlarımı düzgünce tarayıp odamdan çıktım . Bulut la arabaya binerken yüzün bile bakmıyordum kafamı cama yaslamış dışarıyı izliyordum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
GÖLGELERİN İÇİNDE( ARA VERİLDİ )
Lãng mạnOkulunuzda çıkarılan yangının hedeflerinden biri olmak mı? o gizemli çocuğun kim olduğunu biliyor musunuz? Bu karmakarışık olayların içinde yanınızda kim olacak? Düşmanınız karşınızda mı yoksa arkanızda mı?