GECE YARISI MATEMİ

2.BÖLÜM:TANIŞMA

Yüzüme vuran güneş ışığı gözlerini açmam için beni zorluyordu. Zorlukla gözlerimi açtığımda gerçekten çok fazla uyuduğumu saate baktığımda anladım. Banu saat 7'de +10 mesaj yazmıştı,lakin telefonum sessizde olduğu için bildirim sesini duymamıştım. Hazırlanıp okula gitmem için yalnızca 15 dakika vardı. Sinirle "kahretsin." Diye mırıldandım.
   Hızlıca yataktan kalkıp odamdaki kişisel banyoya gittim. Banyoda işlerimi halledince okul eteğini ve gömleğini giyindim ve sarı saçlarımı açık bıraktım.
  Telefonumu elime aldığımda 8 dakika da hazırlanmış olmama inanamıyordum. Okul çantamın içine telefonumu , kulaklıklarımı ve cüzdanımı koyup odadan çıktım. Sessizce evden çıkıp arabaya ilerledim. Kış aylarında olduğumuz için üşümeyeyim diye siyah montumu da almıştım.
   Dedi dün gittiği partide mini elbise giyen Ada...
Arabayı çalıştırıp yola çıktığımda Banu'yu aradım. Ikinci
çalışta açtı. "Günaydın çiçeğim," dedi neşeyle harfleri uzatarak. Görmeyeceğini bile bile gülümsedim. "Günaydın , okulda mısın? Alayım mı seni evde-"
Hızlıca konuşurken araya girip cümlemi böldü."Çiçeğim sakin ol. Okuldayım. Kafetarya da. Acil gelmem gereken konular var kızım. "
"Noldu?" Dedim meraklı sesle.
"Gelince anlatırım. Kapatıyorum acele et sende baaay."
"Görüşürüz" Diye mırıldandım.
  Okula geldiğimde çantamı ve montumu alıp arabadan indim. Çantamı tek omzuma asıp ilerlerken uzun sarı saçlarım belimin üstüne çarpıyordu. Kafetaryaya geldiğimde gözlerimle Banu'yu aradım. Cam kenarına oturmuş eliyle siyah düz saçlarıyla oynuyordu. Bakışları dalgındı. Masaya gidip oturdum ve elimle saçlarını karıştırdım. Birden "AY KORKTUM!" Diye bağırınca birkaç göz bize dönmüştü ama geri önlerine dönmüştüler.
Karşısına oturup ona doğru eğildim. "Acil gelmen gereken konular var dedin, geldim. Anlat hadi." Dedim fısıldayarak.
   Benim gibi eğilerek sessizce konuştu. "Okulda bir grup var ya."
"Ee,"
"Buğra var ya gruptaki." Dedi sessizce.
Başımı salladım.
Hızlıca "ondan hoşlanıyorum."Dedi. Gözlerimi sonuna kadar açıp şaşkınlık içinde "Oha," dedim. "Kızım Yiğit'e noldu? Daha iki gün önce Yiğit yiğit diye başımın etini yiyordun ya." Sitemle konuşurken masanın üzerine koyduğum telefonuma mesaj geldiğinde elime aldım.
Banu da merakla elimdeki telefona eğildiğinde numaradan olduğunu gördüm.
0542*****
   Bana ait olan artık bende olmalı değil mi ? Çıkışta gönderdiğim konuma gel ve kimseye bir şey söyleme.
Konum.

Kimseye gösterme dediği yeri de Banuyla okumuş olmam gülme isteği yaratırken Banu "Oha Oha Oha Oha." Diye tekrarladı. Eliyle kolumu tutup sallarken "Ada," dedi cümlesini toparlamaya çalışıyordu sanırım. "Ada kitaplarda hep böyle oluyordu. Aşık olacaksınız ayy." Dedi heyecanla.
Gözlerimi devirip "saçmalama," diye mırıldandım. Zil çalınca ikimizde sınıfa gitmiştik.
                                              *
  Çoktan okul bitmiş , gizemli çocuğun attığı konuma gidecektim. Gözüm otoparkta bir yere takılırken adımların yavaşlamaya başlamıştı. Babam ve Kardeşim. Babam kardeşimi okuldan almaya gelmiş.
  Okul gömleğini üzerindeki yaka kartında herkesin isminin bulunduğu bir kart takılıydı. Kartı elime alıp onları görmezden gelerek arabama bindim.
  Elimdeki kartı bırakınca karta baktım. Ada Akel.
Arabayı çalıştırıp otoparktan çıktım.
  Oraya gitmek tehlikeli olabilirdi buna rağmen gitmek istiyordum. Konuma baktığımda çokta uzak olmadığını anladım.
   Konuma vardığımda arabadan indim. Yıkık bir yere benziyordu ama yenilenmiş gibiydi. Kapıya tıkladığımda uzun boylu sarı saçlı genç biri açtı. "Henüz açmadık," dedi ve kapıyı kapatmaya çalıştı ama ayağımı koydugumda itmedi. "Beni mavi gözlü arkadaşınız çağırdı." Dedim. Elime flash belleği aldım ve ona gösterdim. "bunun için." Gözlerini büyüttü çocuk. "Vay, gir içeriye." Dedi.
"Söyle arkadaşına gelsin."Dedim. Başını salladı. Etrafta gözlerimi gezdirdigimde bar gibi bir yer olduğunu gördüm. Tezgahın arkasında telefonla konuşup geldi.
"Gelmiş, arabayı park ediyormuş." Dedi. "Berk bu arada adım." Uzattığı elini tutarken "Ada bende." dedim.
Kapı açıldığında partideki çocuk içeri girdi. Başıyla Berke selam verdi. Arkasından üç kişi daha içeri girdi.
Biri kumral,biri esmer, biri sarışındı.
Mavi gözlü çocuk hiç uzatmadan elini açtı ve bana doğru uzattı. "Ver bakalım uslu kız." Dedi. Konumun cebinden flash belleği alırken "Benim bir adım var ya hani." Diye homurdandım. 
   Adını nerden bilsin Ada.
Eline bıbıraktım flash belleği esmere verip bana döndü.
"Tabiki adın var. Adın Ada Akel. 19 yaşındasın ve20 hazırlık okudun." Ee bizimi araştırdın koçum sen?
"Bunları nerden bildiğini sormayacağım çünkü 'benim için önemli olan bir şey başkasında olduğu için araştırdım.'diyeceksin." Dedim.
Kumral olan "Zeki kız," diye mırıldandı ama duydum.
Mavi gözlü olan "işin bitti gidebilirsin." Diyerek kober bir şekilde kovdu beni.
Gözlerimi devirip kapıya gittim. Elim kapı kolundayken arkamı döndüm. "Adın ne?" Diye sordum mavi gözlüye.
Çapkın bir şekilde güldü ve gözlerimin içine baktı.
"Bora," dedi ve arkasını dönüp alta inen merdivenlerden aşağı indi.
Daha fazla durmadım ve ordan çıktım.