O anın şokuyla hemen rosie'nin yanına gittim ve ona kazanıp kazanmadığını sordum. Bana baktı, gülümsedi ve straykids grubundaki Hyunjin adlı üyenin arka dansçısı olduğunu söyledi. Hep gözüm Jungkook'da olduğu için onu görememiştim bile. Oda bana kazanıp kazanmadığımı sordu. "Sevincimden sence belli olmuyor mu?" dedim ve gülüştük.
Eve giderken hala konuşuyorduk.
Rosie "buyrun efendim, 200 lira. " diyince eve geldiğimizi anlamıştım. " hep aynı espri sıkılmadın mı? " gülüp arabadan indim ve ona el sallayıp evime girdim.
Bugün okuldan çok erken ayrılmıştık çünkü sadece seçmelerin yapılacağı gündü ve dans gösterisi bitenler eve gidebilirdi. Eve geldiğimde kendimi çok boş hissettim. Normalde akşama kadar dans ederdim ve yorulduğum için hemen uyurdum. Bu yüzden gün boyu ne yapacağım konusunda da endişelenmezdim.
Telefonumdan birşeylere bakarken bildirim geldi. İnstagramdan mesaj Jeon Jeongkook'dandı. Fikir değiştirdiklerini düşündüm ve içim korkuyla doldu. Daha fazla dayanamadım ve mesaja baktım.
Jeon Jeongkook:
Merhaba Lalisa.
Yeni çıkan şarkımız için kareografi hazırlıyorduk aklıma geldin. Çıkışta yanına gelip plan yapmamız gerekiyordu ama seni bulamadım. Ayrıca telefon numaram 082***** kaydetmeyi unutma. Yarın şirkette görüşürüz.Mesajı okuyunca öyle rahatlamıştım ki.
Lisa:
Ah bende tam nasıl iletişim kuracağımızı düşünüyordum. Mesaj atmanız çok iyi oldu. Ne zaman gelmem uygun olur?Jeon jeongkook:
Saat 06.30'da orada olursan iyi olur.Lisa:
Tamam öyleyse yarın saat 06.30'da orada olacağım. Görüşürüz.
(Görüldü)
Ben telefonda oyalanırken akşam olmuştu ve ben seçmelerden önceki gece yarım saat bile uyuyamamıştım. Gözlerim kendi kendine kapanmaya başladığında koltukta sızmıştım bile.*********************************************
Hala yeterince uyukumu almış gibi hissetmesemde çok erken kalkmıştım. Hem biraz prova yapmak için hem de süslenmek için zamanımın olması gerekiyordu. Gözlerim uyuku diye bağırırken sabahın dördünde dans etmek için kalkmıştım. Dans provam bittiğinde hazırlanmam için yeterince zamanım olduğunu görüp rahatladım.
Duş alıp saçlarımı güzelce şekillendirdim. Dans ederken mahvolscağını biliyordum ama ilk izlenimim güzel olsun istiyordum. Ona bir saniye bile güzel gözükmek benim için dünyalara sahip olmaktı.
Taksi çağırcaktım ki taksinin 5 saatte buraya varamadığı aklıma geldi ve durağa doğru yürüdüm. Rosie hayatta bu saatte kalkmazdı bu yüzden onu çağıramazdım. Kısa bi beklemenin ardından otobüs gelmişti.
Şirkete vardığımda beni içeri almayacaklarını düşünüp stres olsam da gayet saygılı bi şekilde karşılanmıştım. Bana yardımcı olmak için gelen adam dans provasının yapılacağı odaya beni getirene kadar etrafa bakındım. Odaya girdiğimde beni oraya getiren adamın da çıkmasıyla tek kalmıştım. Kimse yoktu. Odanın bir duvarı boydan boya aynalıydı. Odada ayna dışında hiç bir şey yoktu. Birilerinin gelmesini beklerken kulaklığımı takıp gözlerimi yumdum ve biraz da olsa gözlerimi dinlendirdim. Yanımda hissettiğim kıpırtıyla korkarak gözlerimi açtım. Jungkook karşımda iki elini havaya kaldırmış duruyordu. Kulaklığımı çıkarıp ona baktım. "Korkuttum mu?" gülümseyip "dalmışım o yüzden." dedim.
Ben ayağa kalktığımda odaya bi kaç kişi daha girmeye başlamıştı. Bi kaç dakika sonra herkes toplanmıştı. Jungkook ise odadan çıkmıştı çünkü yapacağımız karografiler farklıydı. Bir kaç saatte karografiyi öğrenmiştik şimdi ise sadece pratik yapmak isteyenler vardı. Yavaş yavaş oda boşalıyordu. En iyisi olmak istiyordum ve bunun için çabaladığımı ona göstermek istiyordum. Çabamı görsün ve benimle ilgilensin istiyordum. Bu yüzden odada kimse kalmayana kadar dansa devam ettim.
Sonunda beklediğim şey gerçekleşti ve yanıma geldi. "Hala burada mısın?" ona dönüp "evet, en iyisi olmaya çalışıyorum."
Aynanın önünde çömelip konuştu.
"İyi, yardım edeyim sana."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Euphoria | Liskook
Novela JuvenilLisa, Jungkook'un dikkatini çekmek için seçmelere katılmıştı.