Akşama kadar dosyayı inceledim. Saat 7 civarı hazırlanmaya başladım. Saat 8'e çeyrek kala tüm hazırlıklarım tamamdı. Emilio da bu saatlerde işten çıkıyordu. Garaja indim ve gözüme ilk çarpan arabayı aldım.
Trafik yoğundu ve bundan nefret ederdim. Emilio'nun şirketinin biraz gerisinde Emilio'nun çıkmasını bekledim. Yaklaşık 1 saat sonra şirketten ayrıldı ve arabasına geçti. Çoğu zenginin aksine arabayı kendisi kullanmayı seviyordu. Bu benim işime gelirdi. Biraz gerisinden takip etmeye başladım. 15-20km civarı gittikten sonra bir barda durdu. Arabayı valeye teslim ettikten sonra içeri girdi.
Lüks bir mekana benzediği için üstümü değiştirmeye karar verdim. Arabada her druma hazırlıklı olmak adına birçok kıyafet bulundururdum. Üstümü değiştirdikten sonra mekana gittim. Arabayı valeye teslim edip içeriye girdim. Gözüm Emilio'yu aradı. Barmenle sohbet ediyor ve etraftaki genç erkekleri süzüyordu. Yöneliminin farklı olduğu bakışlarından belliydi.
Bu ona yaklaşabilmem için harika bir fırsattı. Bar masasına gittim ve Emilioya yakın bir yere oturdum. Barmen Emilio'nun yanından ayrılıp benim yanıma geldi ve birşey isteyip istemediğimi sordu. Emilio'nun dikkatini çekmiştim sanırım çünkü bana bakmaya başlamıştı. Barmenin sorusuna "Margarita istiyorum" diyerek yanıt verdim.
Barmen margarita getirmişti. Buranın sunumları cidden güzel ve hızlıydı. Margaritamdan bir yudum aldım ve Emilio ya baktım. Black russian içerken bana bakıyordu. Elindeki bardağı şerefe dermişcesine havaya kaldırdı. Bende aynı şekilde karşılık verdim ve bir yudum daha alıp ona gülümsedim. Onunla ilgiendiğimi sandığı için yanıma gelmekte bir sorun görmemişti sanırım.
"Selam tatlı çocuk" diyerek yanıma oturdu. Babam yaşında adamdı resmen. İğrendiğimi belli edemezdim ve bende gülerek "İyi akşamlar" dedim. Bana "Seni burada ilk görüşüm. Nadir mi geliyorsun?" dedi ve bende "Evet bir arkadaşımın tavsiyesi ile geldim" dedim.
"Bu gece benimle eğlenmek istermisin" dedi ve bende bu kadar hızlı beklemediğim için öksürdüm. Bana "Rahatsız mı ettim?" dedi. İçimden herhalde rahatsız ettin bide dalga geçer gibi soruyorsun desemde "Hayır sadece bu soruyu beklemiyordum" diye yanıtladım.
"Peki soruma cevap verecekmisin?" diye ekledi. "Elbette eğlenceli bir gece geçirmek isterim" dedim. Yüzünden memnuniyeti anlaşılıyordu. Ne mutlu ki bu onun son mutlu günüydü. Birkaç shot tekila içtik. Beni sarhoş etmeye çalıştığı belliydi. Kendim de barmen olmama rağmen hala alkole karşı dayanıklılığım azdı. Sarhoş olmaya başladığımı hissettiğimde otele gitmeyi teklif ettim. O da ikişer shot daha atarsak gideceğimizi söyledi. Mecburen kabul etmek zorunda kaldım.
Otele geldiğimizde başımın döndüğünü hissettim. İçimde hala ona karşı koyabilecek güç vardı. Tek sorun şu lanet baş dönmesiydi. Emilio önden yatak odasına geçti. Bende arkasından gittim. Yatağa oturmuştu ve yanına oturmamı istedi. İstediğini yapıp yanına oturmamla boğazımdan tutup beni yatağa bastırması bir oldu. Nefes alamadığımı hissettim. Gözlerim kararmaya başlamıştı...
Otele geldiğimizde başımın döndüğünü hissettim. İçimde hala ona karşı koyabilecek güç vardı. Tek sorun şu lanet baş dönmesiydi. Emilio önden yatak odasına geçti. Bende arkasından gittim. Yatağa oturmuştu ve yanına oturmamı istedi. İstediğini yapıp yanına oturmamla boğazımdan tutup beni yatağa bastırması bir oldu. Nefes alamadığımı hissettim. Gözlerim kararmaya başlamıştı...
Zor da olsa sesimi çıkarmayı başarabilmiştim. "Dur lütfen... Nefes a-alamıyorum". Emilio yüzüme doğru eğildi ve "Sayemde farklı bir zevk öğreniyorsun fena mı hm?" dedi. Daha fazla dayanamadım. Bu işi temiz bir şekilde halledicektim ama Emilio belli ki bunu istemiyor. Elimi Emilioya fark ettirmeden belimdeki bıçağa doğru götürdüm. Bıçağı çıkardığım gibi de Emilio'nun boynuna sapladım.
Elini acı içinde benim boğazımdan çekip kendi boynuna götürdü. Sesi çıktığı kadar bağırdı. "Pis fahişe seni elime geçirirsem...". Rahatca nefes alabiliyordum sonunda. Derin nefes aldıktan sonra Emilio'nun yanına gittim ve yüzüne doğru yaklaştım. "Bakıyorum da artık sessizleştin hm? Ben de eğlenmek istiyordum ama sen çabuk sustun olmaz ki böyle" . Dakikalar sonra Emilio'nun cansız bedenine bakıyordum sadece. Kısa bir videosunu çektim sonra da patrona "hallettim" yazıp attım.
Otelin çıkışında vale'nin arabamı getirmesini beklerken cebimden çıkardığım sigara paketinden bir tane aldım ve ağzıma koyduktan sonra diğer cebimden aldığım çakmak ile yaktım. Bu çakmak anneme aitti. Çakmağa bakarken eski anılarımız aklıma geldi.
11 yaşındaydım. Okuldan eve döndüğümde evin önünde duran ambulansı gördüm. Yanlarına gittiğimde evimizden annemin sedye ile çıkarıldığını gördüğümde hızla annemin yanına koştum. "Anne! Bırakın annemi nereye götürüyorsunuz?!" Babam beni kolumdan tutarak annemden uzaklaştırdı. Bana sinirlice bakarak "Annen yok artık yalnızca ben varım! Şimdi içeri gir ve ben geri gelene kadar usluca otur." diye bağırdı. Sözünü dinlemekten başka şansım yoktu.
Annem öldükten sonra günlerim çok kötü geçti. Neredeyse her gün babamdan dayak yiyordum. Babam zaten alkolikti ve tüm parayı alkole yatırıyordu. Bu şekilde 1 yıl geçti. Babamın dayaklarına ve bağırmalarına daha fazla dayanamadığım için birşey yapmam gerekiyordu. Babam yine bir gün çok sarhoş bir şekilde eve döndü. Odasına geçtiğinde biraz bekledim ve mutfaktan bir bıçak alıp babamın yanına gittim. İzlediğim birkaç filimde katiller bu şekilde insan öldürüyordu. Sessizce yatağa çıktım ve bıçağı hızlı hareketlerle 2 kere boynuna sapladım. Babam acı çekerek uyansa da bana birşey yapamadı ve oracıkta can verdi.
Sonrasında da yine filimlerde gördüğüm gibi evi ateşe verdim. İtfayeciler evi söndürdüğünde zaten babamın cesedi de dahi benim tüm anılarım, annemin tüm anıları yanıp küle dönmüştü...
Polisler bir hafta civarında beni defalarca sorguladılar ama ben sadece ağladım. Hiçbirşey demeden ağladım. Sonrasında bunu benim yapamacağıma karar verip beni yetimhane ye yolladılar. Ne aptallar ama.
Düşüncelerimi bölen şey vale'nin "Efendim arabanızı getirdim demesiydi." Valeye bahşiş verdikten sonra arabama bindim ve otelden ayrıldım.