★ 13 ★

1.7K 115 47
                                    

İyi okumalar...
Kahretsin bu iğrençlik neydi bu olayın tek pozitif yanı püskürttüğüm kahvenin azlığıydı.

"Üzgünüm." yanaklarımın kızardığına emindim.
"Önemli değil prenses." kolundaki birkaç damlayı sildikten sonra göz kırptı.

Konuya yani utancıma sebep olan konuya dönmemiz gerektiğini hatırladım. Ahh, bu kızın burda ne işi vardı ayrıca o bu okulda mıydı ? Kerem niye ortalıkta gözükmüyordu.

"Meraba çocuklar, nasılsınız ?" O vıcık vıcık sesiyle konuşmaya başladı.
"İyiyiz çokk naziksin canım yaa..."

Selin yanıtladı , anlamıştı benim durumumu. İmâlı lafları çoktan anlaşılmıştı. Sinem safının da anladığını umuyorum.

"İyi olmanıza sevindim. Tuğçeye bakmaya geldim çok düşünceli biri olduğumdan..." ve o sahte gülüşünü bizimle paylaşarak tekrar ne kadar yapmacık olduğunu kanıtladı.

Ego yığını diye mırıldandım. Selinin duyduğuna emindim ama Sinemin "Bişey mi dedin tatlım." demesiyle yıkıldım. Anlamamasına üzüldüm doğrusu. Tam o sırada Sinemin bize arkadaş tavırlarıyla ama kendi içinde fesatlaşıp yaparak Korayın omzuna kolunu attığını ve kendine yaklaştırdığını gördüm.

"Ee Koray sen nasılsın?"
"İyiyim zaten az önce üçümüz adına yanıtlamıştık."

Sinem biraz bozulmuştu e tabi böyle s*rtükler tamamen bozulamazdı ki yüz mü var onlarda. Masaya sıkıntıyla baktığımda paketlenmiş şekilde küp şekerlerin bulunduğu kabın boş olduğundan yararlanarak Koraya,

"Aşkım, kahve şekersiz de bikaç şeker getirir misin acaba."
"Tabi , meleğim."

Sinemden kurtulup kalktı bende rahat bi nefes aldım. Bi kaç dakika sonra elinde bi kaç şekerle Koray yanımda belirdi. Evet şimdi yeni bir Sinemden kaçış çözümü lazımdı. Ta ki Korayın dediğini duyana kadar,

"Sen şekerini al , kat kahvene , sınıfa çıkalım. Zaten az sonra zil çalar."
"Haklısın, hadi gidelim."

Selinde kafasıyla onayladıktan sonra masadan kalktık. Böylece Sineminde yavşama planları yıkılmıştı. Ayrıca Keremin arkadaşına karşı nasıl bu kadar rahattı bu konularda ona da şaşırmıyor değildim. Sineme gelince benim Koraya aşkım dememden sonra bi duraksamış ve yüzünden her türlü anlaşılan şaşkınlığınıda belli etmişti. Merdivenleri çıktıktan sonra sınıfa ilerledik. Selin , Berke ordaysa diye bi umutla kendi sınıfına gideceğini söyledi ve bizde Korayla sınıfa girip yerlerimize oturduk. Ardından zil çaldı , ders başladı derken dersler Koray yanımdayken hızla geçti. Nihayet son ders zili çalmıştı. Öğretmenin sınıftan çıkmasıyla rahat bi nefes almıştı herkes. Çantalarımızı aldıktan sonra Korayla sınıftan çıktık. Selin bizi bekliyordu.

"Tuğçe ben eve gidiyorum , siz takılın , mesajlaşırız akşam. Okey ?"
"Okey bitanem. Görüşürüz."
"Görüşürüz Tuğçe. Görüşürüz Koray."

Koray gülümsedi. Ayy ne kadar uzun bi vedalaşmaydı o öyle sjdhjs. Okuldan dışarı çıkmak için ilerlemeye başladık.

"Bugünki olayı anlamadım sanma."
"Ne olayı ?" Off tahmin ettiğim şey olmasın.
"Sen kahveni şekerli içmezsin."
"Nerden biliyosun ki ?"
"Çarpıştığımız gün kahveni alırken şeker katmadığını gördüm."
"Hmm. Mantıklı ve aslında şekersiz içerim."
"Ve bugünde Sinemin yanından kalkmam için şeker istedin?"
"Olabiliiirrr." Sonunu uzattım.
"Kıskanıyo muyuz?"
"Ne münasebet canım."
"Öyle , öyle."
"Sanırım evet. Ayrıca seven kıskanır bi kere."
"Büyüksün ablaa..."
"Yaaa Korayyy..."
"Tamam aşkım benim ya. Bitanem."
"Seni seviyorum."
"Seni seviyorum."

OKULDAKİ YABANCI ? (Askıya Alındı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin