Armutları yedik
Çok doymasak da idare eder.
Gece için plan yaptık.
Gece çökünce Pamukiplik köyünde savaş çıkacaktı.
Biz de savaştaki kaosu kullanarak muhtarın evine girecektik.
Bunu yapmamızdaki sebep ise muhtarın evinde 3. Seviye büyü kitabı olması...
Ayrıca savaş sırasında ölü askerlerden falan silah da bulabiliriz.
Bu yüzden beklerken bir süre antrenman yaptık.
Burak kılıç savurmaya alışıyordu. Selman yıldız falan atıyordu, Gölge adım kullanmayı pratik hale getiriyordu. Hasan da asasını uzatıp Çarp büyüsünü kullanıyordu.
Hasan büyüyü ilk kullandığında herkes heyecanlanmıştı yine.
Mezarlık bizim oyun alanımız olmuştu.
Ben de pijamalarımla oturuyordum.
Zarı inceliyordum ve denemeler yapıyordum.
Zarı atmada birkaç kural vardı.
1) Elimi hedefe uzatmazsam işe yaramıyor.
2) Anlatıcı edasıyla konuşmazsam işe yaramıyor.
3) Anlatıcı gibi çevreme müdahale edebiliyorum.Beni en çok şaşırtan şey ise köşelerdeki yuvarlakların birer düğme olmasıydı.
Bu düğmelere basınca değişik fonksiyonlar açılıyordu.
20'lik zarı 6'lık, 8'lik, 10'luk ve 12'lik yapabiliyordunuz.
Bunu yapmak için 6 rakamının olduğu yüze geliyordum ve rakam üst tarafta olacak şekilde yere koyuyordum. Yerdeyken üst köşedeki yuvarlağa bastırırsam mekanik hareketlerle zeka küpü gibi dönmeye başlayıp 6 yüzlü zara dönüşüyordu. Bir süre bekleyince tekrar 20'lik oluyordu.
Bir fonksiyonu buydu.
Diğeri ise zarı aktive ettikten sonra atmayıp yere koyarsan o kadar ısınıyor ki üstünde kuru yaprakları kavurabiliyor.
Kötü kısmı ise soğuma hızı yavaş.
O yüzden sözleri söyler söylemez zarı atmak gerekiyor.
Ne kadar az ısınırsa o kadar çok zar atabilirsin.
Şimdilik bulduklarım bu kadar.
Şuan ise bir mezarın kenarına oturmuş elimdeki 20'lik Zarı inceliyordum.
Arkadaşlarımın karakterleri gelişmişti.
Burak güçlüydü.
Hasan zeki büyücü, Selman da hızlı suikastçı...
Ben ise pijamalı yabancı...
Zara bakarak belki benim de bir karakter oluşturmama izin verir diye düşündüm.
Ama zarın o fonksiyonunu nasıl devreye sokabilirdim ki?
Hiç bir ve yirmi rakamı üstte olacak şekilde koyup da düğmelere basmamıştım.
Belki de işin sırrı budur.
Zarı yere koydum.
1 rakamı üstteydi.
Allahım lütfen işe yarasın lütfen.
Bastım düğmesine.
Bir şey olmadı.
Diğer köşelerdeki düğmelere bastım.
Yine tık yok.
1 rakamının üstüne bastırmaya çalıştım.
Yüzey mekanik bir ses çıkartıp içeriye göçtü ve parlamaya başladı.
1 rakamından güçlü mavi ışıklar çıkıyordu.
Işık gözümü alınca başımı geriye çektim.
Bu sırada bizimkiler kendi hallerinde bir şeyler yapıyordu.
Hasan, mezar taşlarını okuyor. Burak kılıcıyla kendi etrafında dönüyor. Selman da... Geriye doğru takla atmayı çalışıyordu.
Neyse, elimi ışığa uzattım.
Elimin yüzeyi masmavi olmuştu.
Projeksiyon gibiydi.
Zarı yerden alıp Hasan'ın yanına geldim.
Hasan'ın okuduğu mezar taşının arkasına geçtim.
Taşın arkası boş mermerdi.
Zarı mermere döndürdüm ve ışıklar taşın üstünde bir şekle girmişti.
Kare şeklinde mavi bir pencere vardı. Pencerenin içinde ise beyaz yazılar...
Karakter İsmi: Sungur
Yaş: 24
*KARAKTER DETAYINI GÖRMEK İÇİN TIKLAYIN*
ŞİMDİ OKUDUĞUN
20'lik Zar (S.FİNALİ)
FantastikBirlikte "Role Play" adı verilen fantastik kutu oyunu oynayan 4 arkadaş oynadıkları evrenin içerisinde bulur kendilerini. Senaryoyu bitirip gerçek dünyalarına geri dönebilecekler mi? Yoksa uyum sağlayıp keyiflerine mi bakacaklar. Ya da başarısız olu...