3 Gün Sonra
McLeod Liman Kalesi
Caelan limana yanaştırdıkları gemiden atlayıp dönüp ardına baktı. İskoçyakıyılarında viking gemisi ile dolanmak bir garipti ama ona da bu yakışırdı. Hayatında normal olan ne olmuştu ki. Genç adam tekneden inmesi için kızaklar çekilen kızkardeşinin üzerine giydiği gösterişli açık pembe bol fırfırlı elbiseye ardından aşağı inen Leif ve Friggin zorla giydikleri derli toplu kıyafetlere baktı. Caelan üzerindeki yelek ve ekoseli ceketini düzeltip kendilerine doğru koşan Silas ve Rorye selam verdi. Adamlar anladığı kadarıyla samimi bir kucaklama niyetindeydiler lakin giyim kuşamlarını gördüklerinde durup saygıyla selamladılar.
"H-hoşgeldiniz beyim"
"Hadi ama... " Caelan adamlara sırıtıp ikisini de kucakladı. "Yaprak eteklerle gezerkende bir beydim"
"Hoşgeldiniz" Penny elini öpen adamlara gülümseyip tekneden inen oğluna gidip sarıldı.
"Arabaları hazır ettik beyim." Silas arabacılara el etti. "Leydim rahat etsin dedi kıza bakarken.
" A, bunlar Silas ve Rory Sheila. "Caelan dönüp kız kardeşiyle adamları tanıştırdı.
" Memnun oldum"
"Bizde... " Rory kıza gülümsedi. "Beyim Aloin pek şanslı"
"Hadi Rory bir an evvel gidelim kaptanı görmem gerek"
"Sizi sayıkladı durdu..." Silas iç geçirdi. "Leif... Hediyeler hazır edildi mi? "
"Sandıkları indirip arabaya yükleyin!" Frigg tayfaya el etti.
"Onlar hanımım için mi beyim? "
"Hı? ” Caelan dönüp ardına baktı. Bunlar Leydi Morigan için ve elbette bir kısmı gelin ödemesi ve Sheilanın çeyiz ödeneği"
"Gelin parası? " Silas kaşlarını kaldırdı.
"Beyim cadı pardon gelin alacak ya" Frigg sırıttı."
"Viking saçmalıkları baba" Skye da adamlara sırıttı.
"Her ne ise... " Caelan gelen arabalardan birine kız kardeşini bindirip yanına oturdu. Diğerine ise Leif ve Frigg için el etti.
"Şimdi ne olacak ağabey? " Sheila Caelana baktı. Pek durgun görmüştü onu. Pekala başlarına geleni yarım yamalak da olsa biliyordu. Herşeye rağmen Moire adını ağzından duymamıştı. Sheila dudaklarını kemirip babasının yaptıkları ardından Leydi Morigan ve ailesinin ondan artık hoşlanmayacağından endişe etmekteydi. Nişanları bozmamaları bile bir mucizeydi.
"Ne mi olacak? Gidip düğün hazırlıkları için konuşacağız Sheila ve elbet bir takım olaylar hakkında lordlar ile görüşmem gerekmekte"
"Caelan geline altın götürmek biraz tuhaf olacak" Genç kız kıkırdadı.
"Neymiş tuhaf? ” Caelan kaş çattı. " Ben bir Normanım Sheila. Viking soyundan gelen gelenekler ile büyüdüm ve bizde gelinden çeyiz alınmaz. Gelinin ailesine ödeme yapılır.
"Bunu kabul edecekler mi? "
"Elbet edecekler. Kaptan edecek... O neyin ne olduğunu biliyor"
"Onunla tanışmak için sabırsızlanıyorum" Sheila elini kalbine götürdü. "Kim bilir nasıl mutlulardır Caelan... Bir düşünsene? "
Caelan bakışlarını pencere dışına çevirdi. Mutluydular elbet... Moire ile evlenmezse kaptanı göremeyecekti genç adam. Sırf bunun için bile değerdi... Moire... Caelan gözlerini kısıp içinde sıkıştırıp hareket etmesini önlediği kalbinin teklemeye çalıştığını fark ettiğinde yumruklarını sıktı. Kendi kendine umursamaz, şımarık, bencil bir kadını gelini etmek üzere olduğunu hatırlatıp ona karşı duyduğu aşka heyecana lanetler yağdırdı. Sırf kaptanın kızı ve yıllar evvel sudan çıkardı diye kaderlerine inanmış kadının karşı konulmaz işvesine yalan sözlerine kapılmıştı. Pekala biraz çapkındı. Pek çok kez aşık olduğunu varsaymıştı. Moirei o listenin içine iliştirmenin bir mahsuru yoktu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KÖRDÜĞÜM
Historická literatura.Moire Mcleod, o gün en güzel günaydın ile gözlerini açtı ki gün onun için babasının gülen gözlerini görerek başlardı, en güzel yemekten yedi ki onu lezzetli yapan babasının elleriydi, en güzel şarkıları dinledi ki herkesin karga diye tabir ettiği o...