Siz gerçek misiniz?

139 22 13
                                    

Bill adrese doğru gitmeye başladı, daha önce hiç görmediği bir yerdi bu yüzden biraz  uzun sürdü, en sonunda dedikleri yere gelmişti. Bahsettikleri yer ıssız bir yerde yeşilliklerin arasında duran ten renginde bir villaydı. Bill bir süre eve baktı ve kapıya doğru ilerledi. Büyük ihtimalle dövülecekti ama içinden bir ses buraya mutlaka gelmesini söylüyordu. Kapıyı tam tıklatacakken sert bir şekilde kapı açıldı. Bill'in karşısında Maskeli bir adam duruyordu. Adam
Bill'e içeri girmesi için haraket yaptı , bill neden çağırdıkları hakkında konuşup duruyordu fakat adam tek bir kelime dahi etmiyordu, Bill salona oturdu. Küçük bir çocuk tablete bakıyordu. Evde küçük bir çocuk olduğuna göre bir şey yapamazlardı değil mi? Çocuğun yanına oturdu. Adam geldi karşısına oturdu ve öylece Bill'e baktı.

"Ne bakıyorsun? bana bakmak için mi çağırdın beni"

Bill bunu dedikten sonra Maskeli bir kız geldi. Diğer adamın yanına geçti ve Bille baktı.

"Konuşsanıza artık"

Adam ıslık çaldı, bir tane daha kadın geldi, bu maskeli değildi ama hizmetçi gibi bir şeydi belli. Çocuğu aldı ve götürdü.

"Konuşun artık"

İkiside birbirine baktı, ve maskelerinin tepesini tutup yavas yavas indirmeye başladılar. Bill merakla onları izliyordu, İkiside aynı anda çekti ve başlarını kaldırdılar. Bill'in elleri açık olan ağzına doğru gitti.

"Siz, siz gerçek misiniz?"
Dedi ve koltuğa yığıldı.

10 Dakika sonra

Carmen: Tom, ayıldı mı?

Tom: Ayıldı.

Carmen: Yanına gitmeli miyiz.

Tom: Bekle.

Bill ne olduğunu anlamadı bir anda gözlerini aynı salonda açtı, rüya sandı ama aynı salonda olduğunu görünce anladı, rüya değildi. Carmen ve Tom kameralardan onu izliyordu. Bill yavaşça ayağa kalktı ve komidinin üzerindeki fotoğraflara bakmaya başladı. Tom ve Carmenin daha önce hiç görmediği fotoğraflar... Bir anda hayatta olduklarına emin olup deli gibi ağlamaya başladı. "Tom" "Carmen" diye bağırıp çığlıklar savurarak ağlıyord. Krize girmişti dizlerinin üzerine düştü. Tom dayanamadı ve hemen bodrum katta çıkıp salona koştu ve yerde olan kardeşine sarılmaya başladı. Carmende yavaş yavaş onların arkasından gitmeye başladı. Kimse gözyaşlarını tutamadı. Bill ve Tom çok sıkı sarılıyordu.

Tom: Burdayım, Bill. Burdayım ölmedim.

Bill: Siz gerçek misiniz.

Tom ile 10 dakika boyunca hiç ayrılmadan sarıldılar. Bill ayağ kalktı ve Carmen'in önünde durdu. Carmen ellerini birbirine bağlamış sessiz bir şekilde ağlıyordu. Bill ağlaklı bir ses ile:

Bill: Carmen?
Dedi ve onada sarıldı. İyice hasret giderdiler.

...

Herkes sakinleşti. Bill elinde bir su bardağıyla salonda oturuyor, Tom ve Carmen ise karşısında duruyordu.

Bill: Anlatmanızı bekliyorum.

Tom ve Carmen birbirine baktı.

Tom: Carmen sen başlar mısın.

Carmen: ... Tabi.

...

Carmen: Bill, benim tüm yarışlarımda tek tek ezdiğim üstüne de dövdürdüğüm bir çocuk vardı. Şimdiki aklım olsa... neyse.  Sizin Tom ile yarışınızın olduğu günü hatırlıyormusun?

Bill: Hemde nasıl hatırlıyorum.

Carmen: Çocuk kapıma dayandı ve beni tehtid etmeye başladı.

Bill: Ne diye?

Carmen: Hatırlıyor musun? ayrıldığın bir sevgilin vardı.

Bill: Ayrılıp size geldiğimdekini mi diyorsun.

Carmen: Evet.

Bill: Omu bir şey yaptı.

Carmen: Bizim partideki yakınlığımızı kıskanmış , bir süre bizi izlemiş. Gecenin bir saatinde yürüyüşe çıkmıştık ya...

Bill: Flaş sesi gelmişti eve dönmüştük.

Carmen: Ben o fotoğrafı gördüm. Adam kapıma dayanıp beni öldürmekle tehtid etti. Korkmadım tabiki ama o fotoğrafı gösterdi.

Bill: Fotoğrafta ne olabilir ki, biz sadece yürüyorduk.

Tom: Fotoğraf şoplanmıştı

Bill: Off

Carmen: O fotoğraf açığa çıksaydı ben kimsenin yüzüne bakamazdım, sende öyle. Bize kimse inanmazdı.

Tom: Bu adam ile senin eski sevgilin birleşmiş, Adam dediğimizide öyle normal biri gibi algılama. Bildiğin mafya. Kız senden ümidi kesince bana yaklaşmak istemiş. Carmen ile benim evli olduğumu ve carmenin hamile olduğunu görünce çok sinirlenmiş.

Carmen: Ben o kızı önceden tanıyordum, Ortaokul arkadaşımdı, Ben hep o kızdan çok daha önde tutulurdum Her şeyde ondan daha iyiydim ve bunu hep çok kıskandı.

Tom: Bizde onun son sınırıydık

Carmen: Bunlar o adamdan sonra tek tek evime geldiler. Luka lia ve adam. Bana uzunca bir plan anlattılar..

FLASHBACK

Adam: Bana bak şimdi beni iyi dinle.

Carmen: Benden ne istiyorsunuz siz?

Lia: Ölmeni istiyoruz.

Carmen: ....

Luka: Korkma gerçek değil.

Adam ve Lia Luka'ya baktı.

Adam: Nazikleşme.

Luka: tamam..

Lia: Burdan pılınıda pırtınıda alıp gidiyorsun, Bill benim olucak.

Carmen: Bill senin oluyorsa olsun banane. Ben neden gidiyorum.

Lia: ÇÜNKÜ SENİN MÜTHİŞ KENDİNİ BEĞENMİŞLİĞİNE VE HER KONUDA İYİ OLMANA ARTIK KATLANAMIYORUM.

Carmen: .....

Luka: Sadede gelelim.
dedi ve boğazını temizledi.

Luka: Ben bugün gelip seni karnından bıçaklamış gibi davranıcam. Tom ve Bill de gelince seni öyle görücek.

Adam: Seni hastaneye kaldıracaklar, Beni diğerleri tanımadığı için o gün sizi takip edicem ve doktorla konuşup senin öldüğünü söylemelerini isticem.

Carmen: Bu yasal değil! Bunu yapman imkansız. Hayatta olmaz.

Adam: Ben tehtid edersem bal gibide olur.

Carmen: Peki ya Tom.

Adam: Pılını pırtını toparlayıp gidiceksin seni bi villaya bırakıcaz içinde temizlikçide var. Tomda ilk senin öldüğünü sanıcak ama bir süre sonra onuda sahte kaza yapmasını söyleyip ortadan kaldırıcaz.

...

Everything Was A Lie (pale moonligh2)Wo Geschichten leben. Entdecke jetzt