Cumartesi
Felix'ten~
•
Hadi Hyung seni bekliyorum!Changbini beklerken kapıda dikilmiş ellerimle oynuyordum, O gelince başımı kaldırdım ve ona baktım,gidelim mi?Changbin kafasını sallayarak beni onayladı beraber arabaya bindik ve Changbinin önerdiği bir bara gittik.Geldiğimizde mekandaki müzik sesi dışarı kadar geliyordu içeri girdik ve içeceklerimizi aldık bir yer bulup oturduk.
Changbin dans edip şarkı söyleyen insanların yanına giderken ben de gülerek onları izliyordum ardından tezgahta çalışan siyah saçlı uzun boylu bir adam yanıma geldi; buralarda yenisin sanırım seni daha önce hiç görmemiştim.Kafamı kaldırıp adama baktım,evet arkadaşım önerdi daha önce buraya gelmedim.Adam bana bakıp sırıttı "güzel" diyerek yanıma oturdu.Buraya senin gibi güzeller genelde pek gelmez, biraz samimi konuştuğu için rahatsız olmuştum aslında,sahte bir gülümseme ile adama bakıp yavaşça kafamı salladım.İçecek istermisin?Ah hayır ben böyle iyiyim sorduğunuz için teşekkür ederim.
Bar içmek için vardır ama hadi bardağını biraz doldurmama izin ver.Adamdan pek hoşlanmamıştım o yüzden kalkıp Changbinin yanına gittim elimdeki içeceğim ile beraber kalabalığın arasına karıştım beraber şarkı söyleyip dans edip eğleniyorduk ama tezgahtaki adam gözünü bana dikmiş bakmaya devam ediyordu.Bir süre sonra alkolün etkisiyle irademi kaybetmeye başlamıştım köşede gördüğüm direkte performansımı sergiledim ve direğe çıkıp direk dansı yapmaya başladım, tezgahtaki siyah saçlı adam beni izlerken hep sırıtıyordu o an ne yaptığımı bilmeden beni alkışlayan insanların arasında direkten indim ve adamın yanına gidip tezgahın üstüne oturup bacak bacak üstüne attım,vay be yakından daha yakışıklıymışsın.
Adam kafasını bana çevirip kıkırdadı,sarhoş olunca mı bana yaranmaya geldin?Femiboy bir tarzım vardı o yüzden altımdaki siyah eteğimi hafifçe yukarı çekip bacağımın üst kısmının görünmesini sağladım.Adam bacaklarıma bakarken gözlerini benim gözlerime kitledi.Hızlısın,sırıtarak adama baktım,isminiz ne diyerek elimi siyah kravatına dolayıp yüzlerimizi yakınlaştırdım.Göz temasını hiç kesmeden bana baktı,Hwang Hyunjin.Memnun oldum Hwang,elimi Hyunjine uzattım,Lee Felix.Gülümseyerek uzattığım elimi tuttu.Hyunjin elimi bıraktıktan sonra yıkadığı bardakları diğer elindeki havluyla silerken bazılarına şarap dolduruyordu,bazılarınıda rafa geri koyuyordu bir yandan benimle sohbetini kesmemişti.Tam bir delta gibi gözüküyorsun ha Hwang?
Sırıtarak bana baktı, öyle mi gözüküyorum gözünde? Doğru bildin o zaman.Benim gibi omegalara karşı açık mısın Bay Delta?Niye olmayayım güzelim?Derken elini yavaşça bacağıma koydu.Yüzlerimiz arasında 1 santim kalmasını sağlayarak aşağıda tuttuğum elimdeki minik kağıdı ona uzattım,ara beni diyerek gözümü kırptım.
Hyunjin uzattığım kağıdı aldı ve kağıdın boş kalan kısmını yavaşça yırtıp çekmeceden çıkardığı kalemle numarasını yazıp kağıdı bana uzattı.Gülümseyerek kağıdı aldım ve Changbinin yanına geri döndüm, beraber oturduk ve içmeye devam ettik.Hyunjin işine devam ederken bir yandan sırıtarak beni izliyordu.Dilimi ağzımın içinde gezdirdim ve sırıttım ardından Changbin beni sırtına aldı ve mekanın çıkış kapısına doğru ilerlemeye başladı,çok içtin sende hadi eve.
Çıkmadan önce Hyunjinin önünden geçmiştik,görüşürüz Bay Delta,diyerek gülümsedim,görüşürüz güzel Omegam.
Mekandan çıkıp arabaya bindik ben arkada uzanırken Hyunjinin ismini sayıklayıp durdum.Changbin anlamamıştı tabii,eve geldiğimizde beni kucağına alıp odama çıkarttı ve yatağıma yatırdı,alkol etkisi ile uyuya kalmıştım.
Sabah kalktığımda telefonumda gördüğüm mesajla şaşırdım telefonumu açtım ve mesaja tıkladım mesajda "Günaydın Lee Felix" yazıyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
•Rain Fall• Hyunlix +18 |Angst| Omegaverse
FanfictionSeviyor musun beni doğruları söyle acı çekmemden hoşlanırken gözlerimin içine bakarken hiç mi acımadın bana? Bodrum kapısının arkasında çığlık çığlığa ağlarken beni kahkahalar içinde dinlerken çok mu hoşuna gidiyordu?Odana çıkıp keyifle huzur içinde...