35. Bölüm

3K 183 41
                                    

Yazarın anlatımıyla (Kadın);

Kadın raftan bir kağıt daha çıkardı ardımdansa her zamanki mürekkep kalemini alarak yazmaya başladı

Sevgilim, bu sana kaçıncı mektubum bilmiyorum aradan 2 sene geçti seni görmeyeli. Nasılsın?

Sana anlatmak istediğim çok şey var fakat kağıda dökebileceğim bir kaç satır.

Üşüyormusun

Beni hatırlıyormusun, Azad nasıl hayla şaklabanlık yapıyormu aylardan kasım aşıklar mevsimi

Doğum günüme çok az kaldı, tanrıdan seni dileyeceğim. Farkettinmi doğum günlerimiz arasında sadece bir kaç gün fark var

Yoksa hala farketmedinmi, farketmediysen hiç şaşırmam zaten dikkatsiz aptalın tekiydin

Ya karınla aran nasıl?

Seviyormusun onuda?

Ya ben, Benim bu hikayedeki rolüm ne?

Sende bilmiyorsun benim gibi değilmi, bende bilmiyorum. Hiç bişeyi bilmiyorum

Ama tanrıdan tek dileğim sensin

Seni sonkez görmek tüm ömre bedel

Kadım kağıdı dörde katladı ardındansa bi tane zarfın içine koyarak mektup dolu çekmecesinin içine bir mektubu daha koydu

Yazarın anlatımından (Adam);

Adam yavaşça çalışma odasındaki raflardan a4 kağıdı çıkardı masanın üstündeki mürekkep kalemlerden birini alarak yazmaya başladı

Sevgilim, nasılsın oralar nasıl. Üşüyormusun, Yoksa hala hayattamısın

Nerdesin, seni bulamıyorum. Seni sonkez görmek tanrıdan dileğim. Sen gittikten sonra hergünüm olaysız geçti

Azad benle küstü, şaklabanlık yapmıyor artık, Aylardan kasım aşıklar mevsimi, tüm aşıkların kavuşma vakti

Bizde kavusurmuyuz, Yer altında senin öldüğünü senin yerine başkasının geçtiğini söylüyorlar

Ama biliyorum, sen ölmedin, sen yaşıyorsun. Nerden bildiğimi bende bilmiyorum fakat hissediyorum

Unuttunmu beni?

Başkasınımı seviyorsun artık?

Ben unutmadım seni

Biliyormusun bugün ne farkettim, doğum günlerimizin arasında sadece bir kaç gün var

Allahtan  tek dileğimsin,

Adamın gözünden kağıda bi damla yaş düştü, kağıdı yavaşça dörde katladı ardındansa raftan zarf çıkarıp onum içine koyarak çekemcesindeki diğer zarfların yanına koydu

Alya'dan;

Yavaş adımlar atarak camın önüne geldim saatlerdir bilgeseyar başında işlerimi hallediyordum

Uzaktan ilgileniyordum yer altıyla, Şerife hanımgil ölmediğimi biliyorlardı. Numaramıda fakat nerde olduğumu kimseye söylememiştim

Hayat çok sıkıcı ve boştu, boşuna yaşıyordum. Herkesi uzaktan öldürtmüştüm hiç biriyle ugraşcak takadim yoktu

Haberi almıştım

Cengaver iş görüşmesi için yurt dışına gekicekti, londra

Hay amk çocukları görüşecek yer kalmadımı

Pencereden dışarıyı izliyordum, onu bu gece görebilirdim. Tek şansım vardı, eğer bu gecede bu şansı kullanmazsan bidaha ömür boyu onu görmeyebilirdim

Lomdradada yer altı vardı fakat burayı Türkiye'deki gibi iyi bilmiyordum. Kısacası uçaktan indiği zamana yetişmeliydim

Saate baktım uçaktan inmesine iki saat vardı ayağa kalktım

Gidip onu görücektim

Yazarın Anlatımıyla;

Kız tekrardan aksiyon dolu hayatına adım atacağının farkında değildi

Bu değişiklik hayatında kötü şeylere yol açacağı kadar aynı zamanda iyi şeylerede neden olucaktı

Fakat iyi şeyler derken biyolojik ailesiyle kalmak zorunda olucağını bilseydi büyük ihtimalle burdaki camdan koşarak atlardı

Neyseki bilmiyordu değilmi

Kız hızlıca üzerini değiştirerek motorunun anahtarını ve telefon gibi gerekli bi kaç eşyayıda aldıktan sonra evden ayrıldı

Cihan'ın anlatımıyla;

Kolumdaki saate bakarak derin bi nefes bıraktım inişey daha bir kaç saat vardı.

Karşımda oturan Azad'sa iki yıldır yani Alya gittiğinden beri yaptığı gibi iki kolunu bağlamış kaşları çatık bir şekilde oturuyordu

Azad ona baktığımda kaşları çatık bir şekilde konuşmaya başladı

"O görüntüleri ne zamana kadar yanında taşıyacaksın söylesene" dediğinde bıkkınlıkla nefes verip kafamı arkaya yasladıml

"Sen bir şeylerin farkına ne zaman varmayı düşünüyorsun peki Azad" dediğimde biraz öne eğilerek tekrardan konuşmaya başladı

"Alya öldü tamammı, sense hayla onun insanları öldürürkenki görüntülerini her yerde yanında taşıyorsun" dediğinde gözleri dolduğuna emindim

Alya'nın öldüğünü oda benim gibi kabullenmemişti

Fakat ben onun gibi her fırsat bulduğumda bunu insanlara söylemiyordum

Alya gerçekten ölemezdi, ölmemeliydi. Eğer gerçekten ölseydi Türkoğulları heryeri birbirine katardı

Alya'yı son bidefa görseydim onu bu görüntüler'le tehdit edip geri dönmesini sağlayabilirdim

Ardındansa karım olucak o kadından kurtularak rahatlardım, Şeytan gibiydi ve beni soymaya çalışıyordu adeta

Devam edecek.........



SAKAR Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin