4. BÖLÜM

30 22 4
                                    


Herkese dördüncü bölümde tekrardan merhaba, yine ben... Küçük bir konuşma yapıp sizi Kasırga ile yalnız bırakacağım, öncellikle bu kitabı yazmamda bana desteklerini hiçbir zaman esirgemeyen başta ailem olmak üzere herkese, özellikle de Yaren Canlı'ya çok ama çok teşekkür ederim. İyi ki varsınız ♡︎♡︎♡︎

~~~~

Hilmi Taşçı'ya cilt bakım ürünlerinden birer tane sattıktan sonra paramızı aldık ve ofisten çıktık. Bana verdiği bir miktar parayı tiksinerek avucuma aldım ve buruşturup yolda ki çöp konteynerına hiç düşünmeden attım. Barlas ile sokağın sonunda bulunan iki siyah transporter arabaya doğru ilerliyorduk. Başarmıştık, ilk adımı sorunsuz bir şekilde halletmiştik, ama midemi bulandırdıkları da bir gerçekti.

"İyisin değil mi?"

Bana ela gözleriyle merakla bakan Barlas'a döndüm ve onaylarcasına başımı salladım.

"İyiyim, ama bu adamların yaptıkları midesizlikten başka bir şey değil!"

"Haklısın, ama az kaldı, çok az kaldı."

"Lütfen bir an önce Kasırga'yı yakalayalım, daha fazla çocukların başına bir şey gelmesin."

Arabaların sürgülü kapısı onlara yaklaştığımız sırada aralandı ve bir süre sonra tamamen açıldı.

"Nisan, çok iyiydin!" Kapının açılmasıyla Yaz'ın neşeli sesini duymam bir oldu, yüzüm bir anda güldü ve onun iyi olduğunu bilmek beni rahatlattı.

Arabaya binip boş olan koltuklardan birine oturdum ve ardından kulağımdaki kulaklıklarla ceketimin arasına sıkıştırılmış olan kamerayı çıkardım, Furkan hâlâ yazın yanındaydı, ona değer verdiğini görmek beni mutlu etmişti.

Yan arabadan Funda Güzel, Cem Yıldırım ve Fatih Temel geldi ve bize dönüp baktı.

"Aferin, gerçekten ilk görevde başarılıydınız. Üstelik Barlas'ın senin elin titriyor diye elini tutup anlamasınlar diye de 'sevgilim' demesi bizi çok şaşırttı," dedi Fatih Temel.

Gülümseyip başımı salladım ve göz ucuyla Barlas'a baktım.

"P- Peki Yaz..."

Gözlerimi Yaz'a çevirdi baktığımda zar zor yutkunabilmiştim.

"Merak etmeyin onu biz halledeceğiz, biz astımı olduğunu biliyorduk fakat ilk tedavi ve kontrol zamanlarında bir şey denilmediği ve polisliğe kabul edildiği için biz de düşük seviyeli bir astım sandık, ama bu durumda elimizden bir şey gelmez, o yüzden Yaz'a ona göre görevler vereceğiz."

Funda Güzel'in açıklamasından sonra anladığımı belli edercesine başımı aşağı yukarı salladım ve bakışlarımı Yaz'dan ayırdım.

"Şimdi ne yapacağız?" Diye sordu Mert iki arabanın arasında ayakta dururken.

"Hepimiz arabaya biniyoruz ve ofise gidiyoruz," diyerek Mert'in sorusunu cevapladı Fatih Temel.

Herkes ilk başta geldiği arabaya bindi. Bu sefer Yaz'ı Barlas ile benim arama almıştık. Arabaların sürgülü kapıları kapanırken yavaş yavaş ilerlemeye başladık, ben de o sırada elimi kaldırdım ve Yaz'ın yumuşacık olan rengi sarıya çalan saçlarını parmaklarımın arasına alıp okşadım.
Hâlâ küçük bir çocuk gibiydi, onu daha önce hiç görmemiştim, ilk defa burada karşılaşmıştık ama bana sanki daha önceden de tanışıyormuşuz hissi veriyordu. Su yeşili gözlerini bana çevirip tatlı bir şekilde gülümseyince onu öpmekten alı koyamadım kendimi.

"Çok korkuttun beni Yaz!"

"Özür dilerim, ama şimdi iyiyim ablacığım, gerçekten..."

Ablacığım mı?

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Sep 08, 2023 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

KASIRGA Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin