Sona Adım Adım (Ara Verildi.)

Kanlı Bir Oyun

"Deli kuyuya bir taş attı ve ardına bakmadan ordan uzaklaştı, aklı başında olanların hepsi kuyudan o taşı çıkarmak için günlerce uğraştı."

Bölüm şarkısı: Knock Out-
Mehmetçik
Sarı Gelin-Arif Sağ

09/12/2023

Defne KAYA:

"Ciddi ciddi bir intihar oyunu için bu kadar yol gidiyor olduğumuza inanamıyorum."
İçimdeki ses 'Ciddi ciddi görev için arkadaşlarımı kullandığıma inanamıyorum.' diyordu.
İş ve okulu aynı anda yürütüyordum.
Üniversiteden olma liseden kalma arkadaş grubumuz Efsun hanımın bulduğu sözde intihar oyununu oynamak için dün akşam İzmir'den yola çıkmıştık.

Arabanın arka koltuğunda Ezgi ve Linayla oturan Ahu
"Bu kadar mızmız olma."dedi.

"Mızmızlık değil bu 85 kilometredir araba sürüyorum ayaklarım koptu kendi bağımsızlığını ilan etti alo?"

"Amma abarttın Defne nedir yani biraz uzun yolda araba kullandiysan çiftliğe gidince dinlenirsin."Ezgi de Ahu gibi vıdı vıdı yapmaya başladığında onları dinlemeyi bırakıp radyodaki müziğe odaklandım.
"Erzurum çarşı pazar
Leylim aman aman
Leylim aman aman
Leylim aman aman suna yarim

İçinde bir kız gezer oy
Nenen ölsün sarı gelin aman
Sarı gelin aman
Sarı gelin aman suna yarim."
Anılarım benden izinsiz zihnimin kuytu köşelerinden çıkmıştı çoktan.

"Uyuyamıyorum anne."
Annem sulu gözlerime bakıp "Yat dizime bebeğim." dediği anda hevesle dizlerine kıvrılmıştım.
Güzel sesinden türküleri dinlemek cennette gezinmek gibiydi annem türkü söyledi mi o adam bile susar annemi dinlerdi.
"Erzurum çarşı pazar
Leylim aman aman
Leylim aman aman
Leylim aman aman suna yarim."
Melekler de eşlik mi ederdi annemin sesine bilinmez anında dalardım uykulara.
Daldığım anılarımı bölen motor çetesi şeklinde yanımızdam geçen grup olmuştu.
En önde simsiyah Kawasaki marka motoru görünce hayran kaldım, kızlarda aynı şeyi düşünüyor olmalı ki arka sağ camı açıp motorun arkasından bakmaya başladılar.Motorlu çok hızlı gitmiyordu sanırım arkasında bulunan 7 kişi ona rahat yetişsin diyeydi.
Başka bir motorlu bizim arabaya yaklaşıp "Sarışın güzellik atla istediğin yere bırakayım."dedi. Arabada Ahu ve ben dışında sarışın olmadığı için Ahuya dediğini anladım.
Üzgün ses tonuyla motorcuya bağırdı
"Şoför arabayı durdurmaz ki."
Ben mi durdurmam? İsterse hemen sağ çekerdim, bunu çok iyi biliyordu ama motorlu çocuk ilgisini çekmemiş olacak ki yalan söylüyordu.
"Tüh ziyan oldu böyle bi güzellik."dedikten sonra gaza basıp gözden kaybolan diğer arkadaşlarına katıldı.

~

"Varmamıza ne kadar kaldı?" Yan koltukta yol boyu uyuyan Menekşe sonunda uyanmıştı. Meraklı gözlerle benden gelicek cevabı bekliyordu.
"Vardık şimdi de geri dönüyoruz Meşe."
Kısaltma kullanmama homurdanip önüne döndü.
Yaklaşık 2 saat daha gittikten sonra taşlık bir yola girmiştik.
"Doğru yere mi geldik Ahu?"
Navigasyon açtığı telefona son kez bakarak "Evet." dedi.

Taşlı yolun kenarında gördüğüm çimenlik alana arabayı park edip indim. Benim arabanın arkasına Açelya da arabasını park etti.Topuklu ayakkabılara aldırmadan çimenlerin üzerinde bagaja kadar yürüyüp bavulumu ve sırt çantalarımı aldım oyun için 1 hafta çiftlikte kalıcaktık yanımda her şeyi getirmiştim ne olur ne olmaz diye. Çiftliğin girişi olduğunu tahmin ettiğim yere gidip araziyi incelemeye başladım.
Dev çiftliğik arazisinin
içinde bulunan altı büyük prefabrik ev giristen bile görünüyordu.Her birinin yanında kiraz,elma ve erik ağacı olduğunu tahmin ettiğim ağaçlarla doğada kamp yapmak için uygundu, çadırlar çiftliğin arkasında bulunan büyük ormanla bütünleşmiş gibi duruyor mistik bir hava oluşturuyordu.
Prefabrik evler rengarenk boyanmış üstlerine tabelalar asılmıştı, arkalarında çok daha büyük tahminimce iki katlı ahşap bir ev görünce nefesim kesildi. Eskiden idman yapmak için gittiğimiz dağ evimize çok benziyordu büyüleyici dış cephesini görmeye bile 97 kilometre yol teperdim, sarmaşıklar üst katın terasına doğru uzanıyor evin ürkütücü havasını koruyordu.