Arkasından gelen ülke onu öldürmek istediği apaçık ortadaydı ülkenin elindeki tüfek herşeyi daha da zorlaştırıyordu kucağındaki minik kız korkudan ağlarken ne yapacağını düşünüyordu daha dün gibi hatırlıyordu herkes birbirini seviyordu iyi anlaşıyorlardı herşey kontrolden çıkana kadar
Tüfek sesleri diğer ülkeleri buraya çekiyordu en sonunda uzun zamandır kullanmadığı kanatlarını hızlıca çırıpmaya başladı olabildiğince bir kaç tüfek sesi daha ve sesler yok oldu uzun süre sonra yere inmeyi başardı ve kucağındaki kızı yere bıraktı saçlarını okşamaya başladı o onun biricik kızıydı 2.çocuğu olmuştu şuana kadar 1.çocuğunu koruyamamıştı korumamıştı
"Baba napıcaz ben acıktım çok korkuyorum"
Minik kızın elini tutu oda bilmiyordu napacağını oda korkuyordu kardeşi bile onu yarı yolda bırakmıştı onu yavaş adımlarla yürümeye başladılar her tarafta kanlar vardı alışmıştı artık etrafa bakarak ceset bulmaya çalışıyordu hayır hayır cesete bişey yapmıcaktı büyük ihtimalle yanında taşıdığı su yemek aburcubur bulmak umuduyla bakınıyordu
Kafasını sağa sola çevirirken bir ağacın altındaki duran birini fark etti hızlıca yanına yaklaştı minik kızın elini bıraktı biraz daha yaklaştı eğildi ve nabzına baktı yaşıyordu kim olduğu tam olarak belli değildi yüzündeki kanı sildi azda olsa daha belLi oluyordu Amerika(erkek) pnu en son kaçarken görmüştü ağacın arkasında saklanıyordu
Sırt çantasnı fark etti ve omzundan çıkardı fermuarı açtı içinde yarım ekmek biraz para fazla işe yaramazdı ve su minik kıza döndü ekmeğin yarısını kopardı diğer yarısını minik kıza uzatı minik kızın gözleri parıldadı elindeki ekmeği aldı ve hızlıca yemeye başladı yavaşça azına aldı ekmeği yedi yedi ve bitti su şişesinin kapağını açtı ve eline biraz döktü ardından
Ağacın dibindeki Amerikanın yüzünü temizledi evet cidden Amerikaydı kalan suyu minik kıza uzatı su şişesini elinden alan minik kız hızlıca içmeye başladı şimdi ne yapması gerekiyordu Amerikaya güven olmazdı kolayca bizi satabilir diye düşündü ama 2 kişi olmak onlar içinde zordu
"Baba onu napıcaz"
Minik kıza baktı üstünde siyah bir kazak altında ise eşofman yarsı kanlı halde
"Emin değilim ona güvenmiyorum en güvensiz biri bizi kolayca satabilir"
Minik kız durdu ve etrafına bakndı bi anda buz kesildi ve hızlıca babasını dürtükledi
"Baba birileri geliyor"
Anlamaz gözlerle kızının baktığı tarafa baktı bir gurup halinde ülkeler vardı uzakta oldukları için fazla beli olmuyolardı
"Ormana gir Kıbrıs"
Ormana doğru koştu minik kız baygın şekilde yatan adamı sırtladı ve çalılıkların arkasına geçtiler görünme ihtimalleri oldukça düşüktü
Gurup yaklaştı artık kim oldukları belli oluyordu çoğu güney Amerika ülkesiydi 7 kişilerdi başta Brezilya(erkek) yanında Arjantin(erkek) Şili(kız) Peru(kız) Venezuela(erkek) Rusya(erkek) ve Belarus(erkek) aralarına karışmak hiç iyi bir fikir değildi Rusya ve Belarusa güven olmaz Brezilya ve Arjantin zaten sevgililer kendilerinden başka kimseye yardım etmezler diye hatırlıyordu diğerleri onları herşey için satarlardı
Sonunda gitmişlerdi kucağındaki amerikayı itti hava kararyordu en iyi burda kalmaktı çantasından minik bir battaniye çıkardı ve Kıbrısa uzatı çalılıklara kendini bıraktı battaniyeyi birbirlerine sardılar Amerika ise hala baygın baygın yatıyordu
Bu mutlu dünya iki ay içinde bu hale gelmişti şuana kadar gördüğü ölü ülkeler vardı kısaca İsviçre karını yarılmıştı iğrençti Yeni Zelanda ve Avusturya birbirlerine sarılırken soğuktan ölmüşlerdi Melazya ve Endonezya araplar onları öldürmüşlerdi gözünün önünde araplara kin ve nefreti artık artmıştı Ukrayna Rusya tarafından boğularak öldürülmüştü şuana kadar bu kadarını biliyordu yavaşça kendini uykunun kucağına bıraktı
ŞİMDİ OKUDUĞUN
seni ölümüne koruyacağım (countryhumans)
Randomülkeler artık kin ve nefretten ibaretti kendileri böyle olmuşlardı