********************
2.Bölüm
"Toman Lideri Manjiro Sano"
********************
Sevdiğim çocuk yıllar sonra karşımdaydı. Kalbim o kadar hızlı atıyordu ki titrememek için kendimi zor tutuyordum. Mikey yanımdan geçerek yerde yatan adamı ayağıyla çevirerek düz yatmasını sağladı sonra da yüzüne sert bir tekme attı.
Adam yerde titreterek Mikey'in ayaklarına kapandı. "Bağışla beni Mikey!"
"Seni aptal sen kimin bölgesinde hırsızlık yapıyorsun? Bu bana hakarettir.", diyerek bir tekme daha attı. Şimdi hırsızın yüzüne baktığımda bunun bizim okuldan Masataka Kiyomizu'nun adamlarından biri olduğunu fark ettim. Onu devirdiğime inanamıyordum.
"Affet beni Mikey! Lütfen!"
"Birde utanmadan bana adımla sesleniyorsun.", diyerek bir tekme daha attı ona.
Ve bir tekme daha.
Bir tane daha.
Eğer böyle giderse sonu iyi olmayan bir şeyler olacaktı. Draken uzaktan keyifle izlerken ben dayanamadım ve Mikey'in kolunu tutarak onu durdurdum.
"Mikey durmalısın onu hastanelik edeceksin. Başına dert alma."
Mikey bana döndüğünde gözlerindeki ölümcül tehlikeyi gördüm. Simsiyah bakışları bana tek bir şeyi hatırlatıyordu.
Aşk.
Ben o bakışlardan korkmuyordum bu yüzden gözlerinin içine bakmaya devam ettim. Mikey tamamen bana dönüp hafifçe bana eğildi. "Sen kime emir verdiğini sanıyorsun?"
Aynı şekilde ona yaklaştım. "Ben emir vermiyorum ben sadece seni düşünüyorum. Bu piç için değmez."
Bana bakmaya devam etti. Sonra aniden gülümseyerek geri çekildi. "Cevabın attığın tekme kadar iyiydi.", sonra tekrardan bana eğilerek gülümsedi. "Peki sana, benim adımı normal bir şekilde söyleyecek kadar yakın hissettiren şey nedir?"
Geçmişi hatırlatmak istemedim. Bunu Draken'in bakışları altında değil baş başa olduğumuz bir zamanda anlatmak isterim. Bu yüzden bakışlarımı kaçırdım. "Toman liderine saygısızlık yaptıysam özür dilerim.", sonra tekrar gözlerinin içine baktım.
"Ama karşımdaki çocuğa kendimi yakın hissettiğim için adına saygı eki eklemedim ama bu senin verebileceğin bir karar."
"Açıklayıcı değil ama olsun. Adın ne?"
Anında kızardığımı hissettim. O ana geri dönmüş gibiydik. "Adım Yuna, Sakai Yuna."
"Tanıdık bir isim.", dediğinde hızla başımı kaldırıp tekrardan ona baktım. Lütfen hatırla Mikey! "Ama çıkaramadım.", diye omuzlarını silkince hayal kırıklığıyla başımı eğdim.
Bunu fark etse de umursamadan geriye çekilip ellerini cebine koydu. "Görüşmek üzere Yuna.", deyip Draken ile arkasını dönüp gitti. Bana adımla seslenmişti.
BANA ADIMLA SESLENMİŞTİ!
Mutlulukla etrafımda döndüm ve sonra oradan uzaklaştım. Mikey'in gözüne girmiştim ve tanrı şahidimdir ki onunla tekrardan karşılaşacağımıza inanıyorum.
