WİTH YOU FOREVER | TAEKOOK ..

2. bölüm: Ağzını kapa asistan..

Taehyung'dan..(şarkıyla okuyunuz)
~ Sabah alarm sesiyle yataktan uçtum,evet uçtum ve şu an parkeyle aşk yaşıyorum , üç sezonluk dizi çıkar,offf inanamıyorum her sabah bütün aksilikler beni mi bulmak zorunda!
Zorlukla yerden kalktım, banyoya adımlayıp ılık bir duş almak için kabine girdim,su niçin bu kadar yavaş akıyor tanrım!binbir zorlukla duş aldıktan sonra seri bir şekilde kıyafetlerimi giymek adına dolabıma yöneldim, beyaz sade bir tişört , siyah bir jeans ,beyaz spor ayakkabılarımı giyinip son bir kez boy aynasından kendimi süzdüm,harika görünüyordum!tam o sırada dışarıdan korna sesi geldi , sanırım şirket aracı gelmişti, açtım ama ! Kahvaltımı yapmamıştım ,evet hak ettin Taehyung hak ettin, kış uykusuna başka zaman da yatabilirdin! Neyse yolda bir şeyler atıştırmak ümidiyle sırt çantamı da alıp evden çıktım, araç şirket kapısına doğru yol alırken aklımda sadece odun patronum vardı,bay Jeon..
Kendisi sürekli benimle uğraşmak için yol arıyor,koskoca CEO kafayı benimle sıyırmış şaka gibi! Gıcıklıkları bile hoşuma gidiyordu ama , hayatınızda bu kadar yakışıklı başka biri ile karşılaşmadığınıza yemin edebilirim! Uzunca siyah dalgalı saçları,boydan boya dövmeli kolları, takım elbise içinde tapılası görünen vücut hatları..tek kelime ile kusursuzdu bay Jeon, aklımı haddinden fazla karıştırmaya yetecek kadar hemde.. derin erkeksi kokusunu yakınımda hissettiğim zaman kalbim at yarışına çıkıyordu adeta ,beni nasıl bir çıkmaza sürüklüyordu böyle? Şirkete yaklaşınca neyseleyip kafamdaki düşünceleri savurdum.Şirket kapısına yaklaştığımız zaman spor arabasına yaslanarak gelişimizi izleyen bir bay Jeon görmeyi tabii ki beklemiyordum, tanrım!gündelik spor kıyafetler içinde bile bu kadar etkileyici görünmesi normal miydi ? Arabadan indim, yavaşça bay Jeon'un yanına ilerliyordum,her adımımda boncuk boncuk ter akıtıyordum resmen! sırtını yasladığı araçtan doğruldu bay Jeon,o da bana doğru ilerlemeye başladı,aramızda mesafe bırakmayacak şekilde son adımını attı ve elleri ellerimin arasında can çekişen sırt çantamı buldu, tanrım ellerimi okşuyordu! ölmemek için direniyordum, boyunu biraz kısarak bana doğru eğildi, kafamı kaldırıp yüzüne baktım, gözleri karşısında eriyordum , uzaklaşsana be adam nefes almaya ihtiyacım var! Gözlerim gözleri ve dudakları arasında mekik dokumaya başladı, dudakları niçin bu kadar güzel ve kıvrımlıydı tanrım! Bunu fark ettiği zaman onun da gözleri dudaklarıma indi, seslice yutkundu,o sırada hareket eden adem elması sonum olabilirdi! Kafamı iki yana salladım ve daha fazla çıldırmamak adına geriye bir adım attım,ellerim arasındaki sırt çantamı alıp sağ omzuna attı, şaşkın bir şekilde bakakalmıştım , şaşkınlığım karşında dudakları yukarı doğru kıvrıldı arkasını dönerek spor arabasına doğru ilerlemeye başladı, öylece duruyorken derin sesini işittim,

-Ağzını kapa sinek kaçacak asistan..ve hemen beni takip et.

Binbir zorlukla kendime geldim ilerleyerek ve aracın ön koltuğuna oturdum,bay Jeon da yüzündeki geçmek bilmeyen sırıtış ile sürücü koltuğuna oturdu ve otele doğru yola çıktık..