18

509 23 1
                                    

Mayda Demir

Yeşiller içinde bizim kızların yanına geldiğimde hepsi çok şık olmuşlardı. Nilay'ın da yeşil kot şort ve beyaz crop giymesiyle uyumlu olduğumuzu düşündüm.

Nilüfer, beyaz, kısa bir elbise giymişti. Ecem ise uzun, yazlık bir beyaz elbise giymişti. Elbisesin her iki yanından diz kapağına kadar yırtmaç vardı.

Vallahi çok şık olmuşlardı.

Birbirimize uzun uzun iltifatlar etmişken çağırdığımız taksi hâlâ gelmemişti. Neredeyse yarım saat geçmişti.

"Taksi hâlâ gelmedi ve ben çok acıktım."

Ecem mızmızlanırken onu onaylayan mırıltılar çıkarttım. Yüksek bir egzoz sesi duyulurken lojmanın kapısına gelen arabaya baktım.

"Aha abim!"

Nöbetçi asker giriş yapması için kapıyı açarken Nilay hemen arabanın önüne atladı. Camı açılan arabaya bakarken Barlas bize şaşkın şaşkın bakıyordu.

"Abi, taksi çağırmıştık ama hâlâ gelmedi. Bizi merkeze bırak ya."

Barlas hemen başını sallarken arabayı geri geri sürüp bize el işareti yaptı. Arabaya yaklaşırken telefonum çalmaya başlıyordu. Arayanın kim olduğuna bakmadan meşgule attım.

Şuan bakamazdım.

"Nilüfer, Alperen abi bir şey etmez değil mi? Sonuçta farklı bir erkekle merkeze iniyoruz."

Nilüfer aceleyle bizden biraz zaman isterken yanımızdan uzaklaştı. Arabaya dönerken Barlas'ın, Nilay'a uzun uzun bir şeyler anlattığını gördüm. Yanlarına yaklaşırken Nilay bana gülümseyip arkaya geçip oturdu. Ecem'in çoktan arkaya oturduğunu görürken nereye otursam diye düşündüm.

"Öylece ayakta beklemek yerine yanıma mı gelsen?"

Barlas'ın sesiyle irkilirken uzun uzun yüzüne baktım.

"Yan koltuğa geç Mayda."

Başımı belli belirsiz sallarken arabanın etrafından dolaşıp ön koltuğun kapısını açtım. Neden Nilay oturmamıştı ki? Sonuçta abisiydi. Kemerimi bağlayıp çantamı kucağıma bırakırken Barlas bana bakıyordu.

"Çok güzel olmuşsun."

"Teşekkürler Barlas." dedim ve en içten gülüşümü sundum ona.

Nilüfer yanımıza heyecanla gelirken arka kapıyı açarak oturdu.

"Hadi gidelim."

Barlas başını sallarken arabayı sürmeye başladı. Ona doğru dönerken belimi kapıya yaslayıp kafamı koltuğa yatırdım. Öylece ona bakarken işten döndüğünü anlamam çok zor olmadı. Üniformasıylaydı ve saat akşam üstüydü. Erken dönmek istemişti sanırım.

Telefonum yeniden çalarken arayanın Atay olduğunu gördüm.

"Atay arıyor." dedim kısık çıkan sesimle.

"Açmayı düşünüyor musun?"

Nilüfer'in sesiyle başımı kaldırırken Barlas ile göz göze geldim. Hızlıca yola dönerken aramayı açıp kulağıma götürdüm.

"Ne var?" dedim sesimi normal tutmaya çalışırken.

Ses çıkarmadı. Nefes alış verişini duyarken dudaklarımı kemirdim.

"Atay, neden aradın?"

Sesimi kısık tutmaya çalıştım. Diğerlerinden çekiniyordum ister istemez.

"Göreve gideceksiniz, meşgul etme benimle kendini."

Bir süre ses gelmedi ama oflayışını duydum. Bana karşı neden bir anda böyle oldun?

GADASINI ALDIĞIM [Final Oldu]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin