(Bölüm ismi Nessa Barrett - die first şarkısından alınma sözlerdir.)
Hızlı adımlarla indiğimiz arabadan etrafa bakındım. Yıllardır tanıdığım kişilerdi ancak bu karşımdaki gösterişli binaya ilk defa geliyordum. Etrafını çevreleyen her ağaç birer hayvan şeklinde kesilmişti. Bizim yaşadığımız gibi eski çağlardan kalma bir kale yerine yeni modaya uygun bir malikaneydi hatta bahse girerim ki arka bahçesinde kocaman bir havuzu dahi vardı.
Belimde hissettiğim elle yanımdaki bedene döndüğümde Dmitry sırıtarak bana bakıyordu. Ellerini sert bir şekilde arkaya attıktan sonra onu geride bırakarak Danny'e yetişmek için hızlı adımlarla ilerledim. Önümdeki bedenini saran tedirginlikle tırnaklarını yiyerek baş etmeye çalışan kişiye yaklaştım. Dudaklarının üstündeki parmaklarına vurarak kendisine gelmesini sağladım. "Endişelenme, Dmitry birinci aileden onun sözü burada geçer." Tam cevap vermek için dudaklarını araladığında daha içerisine bile girmediğimiz binadan sesler yükseldi. Yerimizde durarak binaya doğru baktık.
"Neden onların sözleriyle biz ceza alıyoruz? O kızı sevmiyorum! Evlenmeyeceğim."
"Sana söz hakkı vermedim Bertwin! Bu sefer annen bile arkanda değil!"
Dmitry hiç durmadan yanımızdan geçerek kocaman kapıyı ittirdiğinde içerideki sesler anında kesildi. Danny ile merak içerisinde koşarak merdivenleri çıktık. Dmitry'nin yanına gittiğimde önümüzdeki manzara eli havada olan bir baba ve çatılmış kaşlarıyla bize bakan oğlu olmuştu. Dmitry hiçbir şey olmamış gibi eğilerek selam verdi. "Çat kapı geldiğimiz için kusura bakmayın ama oğlunuzla konuşmam gereken işler var." Danny, koşar adımlarla Bertwin'in yanına gitti. Ellerini bedeninde gezdirerek bir yara alıp almadığını kontrol ettiğinde Bertwin sakince omzuna dokunarak dudaklarını oynattı. Söylediği sözleri duyamasam da dediğini anlamıştım. Korkma, bana vurmadı.
Kararlı adımlarla yanımıza doğru gelen adama baktım. Dmitry, hiçbir şey demeden öylece ona bakıyordu. "İşinizi daha sonra konuşun küçük bey. Şu an aile meselesiyle ilgileniyoruz."
Dmitry boğazını temizledi. "İşim önde gelir efendim. İzninizle." Ne kadar izin istediğini söylemiş olsa da saygısız bir tavırda içeriye ilerledi. Hemen arkasından ilerleyerek onu izledim. Yüzünde bir gülümseme olsa da yanak kasları kendini sıkması nedeniyle ortaya çıkmıştı. İkilinin yanına gittiğimizde ise dişleri arasından konuştu. "İş konuşalım. Değil mi?"
Dmitry'in diretmesiyle hepimiz odaya çekilmiştik. Odanın içerisinde kimse tek bir söz söylemiyordu, Dmitry camdan dışarıya bakıyor Bertwin ise sessizce Danny'in parmaklarıyla oynuyordu. Odadaki sessizliği bozmaktan korkan adımlarla Dmitry'nin yanına gittim. Elimi omzuna koyduğum an sakin bakışları bana döndü, yüzü gülmese de gözleri ışıl ışıldı. Omzundaki elimi çekerek eğilmesi için işaret verdiğimde hiç diretmeden eğildi, ona bir şey söylemek istediğimi anladığından dolayı kulaklarını bana doğru çevirerek yeri izledi. Gözleri zeminde gezse de tüm dikkatinin bende olduğunu biliyordum. "Ona yardım edecek misin?" Başını olumsuz anlamda salladı. Kısa bir süreliğine bakışımı arkamızdaki ikiliye çevirdim bize bakmadıklarından emin olduktan sonra önüme döndüm. Kendimi sağlama alma düşüncesiyle elimi kaldırarak dudaklarımın önünü kapatıp fısıldadım. "Neden yardım etmeyeceksin? Arkadaşın sevmediği birisi ile evlenecek." Omuzunu silkerek bana döndükten sonra sakin hareketle elini omuzuma koyup fısıldadı. "Beni buraya siz getirdiniz isteyerek gelmedim ki. Ayrıca ne yapmamı bekliyorsun? Evlilik salonlarını basıp 'Durun, onlar evlenemez, onlar kardeş.' diye mi bağırayım?"
Nefesi kulağımı gıdıklarken tepki vermemek için kendimi sıktım. Bedeni geri çekildikten sonra yokluğu ile boşluk hissetim. Boğazını temizledi ve arkamızdaki ikilinin dikkatini kendine çekmeye çalıştı. Elini arkadan birbirine bağlayarak sert adımlarla Bertwin'in yanına doğru ilerledi. Tam önlerine geldiğinde durdu ve topukları üstünde onlara dönerek alaycı bir ifadeyle konuştu. "Eeee damat bey, düğün telaşı nasıl gidiyor?" Hızlıca yanlarına giderek Bertwin'e baktım. Sert bir tepki bekliyordum hatta kalkıp kavga etmesini ama ifadesiz yüzü her zamanki yerindeydi. "Dmitry sen bana yardım etmezsin ki. Buraya neden geldin?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kayıp Rüyalar: Yıldızlara Kalan Aşk (+18)
Teen FictionHikaye uyarısı: Zorbalık, ırkçılık, işkence, cinayet. Bu hikaye kaybolmuş olan yıldızlar ve onu özleyen denizin nadide incilerine. Sky adlı şehrin ironik toprak gökyüzünden, denizlere rengini veren uçsuz bucaksız maviliğe uzanan bir hikaye. Sessiz...