Look And S

bir

Nasıl yazıcam biraz taktik verin neyse iyi okumalar herkese

_____________^^

"Mükemmel yakışıklı, ultra zeki, güzel fizikli, çapkın, canım arkadaşım Han Jisun-"

"Hayır Felix, bugün bara hiç gelemem zorlama."

"Ne demek hayır, beni kıracak mısın?"

"Bu seferlik evet."

"Yapma be Jisung, hem demedik mi ne bok yapacaksak hep beraber yapacağız diye?"

"Ya Felix, şimdi onunla bunun ne alakası var ki?"

"Çok alaka, geliyorsun aldım bir kere sözünü."

"Üf aman be, tamam."

"Heh, aferin şimdi toplanda gidelim iki saattir kafenin sahibi gibi oturuyoruz burada."

Oturduğum sandalyeden kalkıp Felix'in peşinden gitmeye daha doğrusu koşturmaya başladım.

"Lan biraz yavaş olsana, sanki nereye yetişecek gerizekalı."

"Saat tam sekizde evde olmazsam Seungmin götüme tekmeyi koyar."

"Deseydin daha erken çıkardık."

"Rahatladığımı bozmak istemedim."

Salak bu çocuk yemin ederim gerizekalı ya, normalde dört kişi aynı evde kalıyorduk ama Seungmin ve bebek ekmek Jeongin tartıştıkları için evleri ayırmak zorunda kalmıştık, babamdan burada tek bir tane ev kalmıştı bizde Seungmin'le oraya geçmiştik, barışacaklarını hepimiz biliyorduk ama benim de işime gelmişti bu sayede yıllardır temizlemediğim evi  temizlemiş olmuştuk, yine yapacağımız her boku beraber yapmıştık, güya küs olan Seungmin ve Jeongin beraber cam silmişlerdi.

"Sen git, o kadar hızlı yürüyorsun ki şimdi iç organlarım yer değiştirecek sana yetişeyim diye."

"Aman be sincap, sen yavaş yürü."

Felix beni bırakıp arkasında kovalayan varmış gibi yürümeye devam etti, zaten ev pek uzak değildi ben biraz fazla yavaş yürüdüğüm için beni hep geride bırakıp giderlerdi.

Çalan telefonuma baktım, babam arıyordu.

"Efendim baba?"

"Ne yapıyorsun oğlum, iyi misin, bir eksiğin var mı, arkadaşların nasıl?"

"Tek tek sorsaydın ya babam."

"Tamam tamam, ilk sen nasılsın onu söyle."

"İyiyim baba, çok iyiyim sen nasılsın?"

"Ben iyiyim oğlum, şirketi oraya taşıyacağım tekrardan."

"Öyle mi? İşime gelir, en azından şirketin başına geçmek için şehir değiştirmemiş olurum."

"Zaten bir nevi senin için, bir de şu rakip şirketten kurtulalım diye, onların orada şirketi var mı bilmiyorum ama."

"Umarım yoktur, başlarına Han Jisung gibi bir bela almak istemezler bence."

"Bence de olsa bile uğraşma Jisung, biliyorsun güçlüler."

"Korkanın evladı olmaz babaa."

"Jisung."

"Tamam tamam şakaydı, annem nasıl?"

"İyi iyi, en son dışarı çıkacağım demişti belki geçmiştir eve."

"O zaman sonra ararım ben onu."

"Tamam oğlum dikkat et kendine, oğullarıma selam söyle."

"Tamam baba, seni seviyorum görüşürüz, annemi bolca öp yerime."