Selammm!!! Ben geldim kızıl güllerim, cankuşlarımm. Bu bölüm geçiş bölümüdür biraz kısa olacak bu nedenle, artık ne umarsınız ne bulursunuz bilememm amaaaa 😜🤪
Neyseee, bölümün şarkısı Mükerrem Kemertaş/ Huma Kuşu
Keyifli okumalar kızıl güllerim. Oy ve bol bol satır arası yorum bekliyorummm 😘😘
***
Güllü kolundan tuttu sıkıca, tırnaklarını geçirdi. Bacaklarını iki yana açtı, Halil'i bacak arasına doğru çekti. Yüzlerinin arasında milimler vardı.
"Neden istemiyorsun beni?" Diye sordu. "Neden her şeyi unutamıyorsun Halil?"
Halil kaşlarını çattı, Güllü'den uzaklaşmak istemedi. "Nasıl unutayım? Babanın kanlar içinde yerde yattığını görsen, babana bunu yapanlara ne yaparsın Güllü? Sürülsen toprağından, senelerce intikam hırsıyla büyütülsen, babanın canını alanlar annenin sebebi olsa? Bunu yapanlar hiç bedel ödememiş olsa ne yaparsın Güllü? Kanıma dokunuyor, bana koca bir ömür borçlusunuz siz."
Güllü, "Öldürürüm." Dedi hiç düşünmeden. "Babama dokunursan seni öldürürüm Halil İbrahim."
Halil geri çekildi, "Ben de öyle düşünmüştüm işte."
Yataktan tamamen çıktı. Güllü'nün üstünü örttü, koltuğa oturdu. Teybi kapatmıştı.
Güllü, hiç olmamasına rağmen ihtimalinde dahi Halil'i ölümle tehdit ederken Halil'in unutamamasının faturasını kesebiliyordu. Halil gözlerini kapattı.
İnsan bir kere ölür diye geçirdi aklından, her gece ölmemeli.
Neye düştüğünü biliyordu artık, Güllü'ye neden kıyamadığını biliyordu artık, Güllü'nün onu dizginlemek için ona yaklaştığını da biliyordu.
Hızla ayağa kalktı, odadan çıkıp kapıyı sertçe kapattığında Güllü sese aldırmamıştı bile. Öfkesi derinlerdeydi, en derinlerde. Alkolün duygularını harladığını farkındaydı.
Kapının sesine saatlerdir ağlayan kadın, Sona, odadan çıktı. Henüz üzerini değiştirmemişti, kara sürmeler çektiği gözlerindeki sürmeler büsbütün yüzündeydi.
Kerem'den öğrenmişti köy meclisinde konuşulanları, Mehmet'ten duymuştu ağabeyine tonlarca hakareti. Ölenle kalmıştı, öldürenler el kol sallar olmuştu.
Halil'le yüz yüze geldiler, ilk kez yapacağı bir şey yaptı. Bakmaya kıyamadığı yeğenine açıldı ve hırsla bir tokat indirdi. Tokat sesi holde yankılandı, kadının eli şiddetle acıdı.
Halil, fokurdayan öfkesine rağmen diğer yanağını çevirdi. Güllü kadar olamadığı için, katilleri öldüremediği için, Mehmet'in yumruğuna Güllü için göz yumduğundan tokatı hak ettiğini düşündü. Hala tekrar açıldı ama Halil'e kıyamadı. Yumruğunu sıkarak indirdi bacaklarına.
"Oğul!" Diye inledi. "Canımın kuşu, yapayalnız yatar kara toprakta! Oğul, ne onu getirirsin ne de o köye girersin! Yansın o konaklar, yansın o köyler!"
Tek eliyle Halil'in yakasına yapıştı, öfkeden gözü dönmüştü.
"Dönelim, yenildik dönelim! Sen de ben de vicdana yenildik!"
Halil geri çekildi, kan beynine sıçramıştı.
"Dönmem!" Diye kükredi. "İstediğim olmazsa kimseyi rahat bırakmam Hala, ölürüm de dönmem!"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
GÜLLÜ GELİN
Romansa*** Halo gözlerini Güllü'nün gözlerine dikti. Orada gördüğü korkuda hüküm süreceğine emindi. Ramazan'ı acıdan kahretmek istercesine kavuran bir sesle konuştu. "Her şeye razı mısın?" Güllü titredi, yutkunurken babasının canından önemli gelmedi hiçbir...
