bölüm 1- hikaye

11 1 0
                                    

"Bir çok yazar da dahil konuşurmuş aslında karakterleriyle,"

"Nasıl yani deli mi onlar yahu, nasıl konuşsunlar?"

"Konuşurlarmış işte hatta bazıları onların gerçekten vâr olduğunu söylermiş "

Geniş odada yerde ve koltukta oturan gençler hep bir ağızdan konuşulan konuyu tartışıyordu. Sadece birisi sessiz sedasız oturuyordu, Batu.

"Ya Batu, ne bu sessizlik az sende katıl konuşmaya ya"

Derin bir nefes alıp arkadaşlarına döndü
"Hikayeyi anlatmanı bekliyordum, bu kadar kısa mıydı?"

"Yav öyle aman aman bir hikayesi yok işte, kafaya çok takan yazarlar arada kendi karakterini gördüklerini ve duyduklarını söylerlermiş. Hayali bir karakter kurup zihinlerinde onları canlandırdıkları hâlde gerçek hayatta gördüklerini iddia ediyorlarmış." Dedi genç

Batu kafasını onaylarcasına salladı. Diğer arkadaşları da çocuğu dinleyip düşünmeye başladılar

"İyi de, belki de günlük hayatta gördükleri insanları zihinlerinde canlandırıyorlardır, olamaz mı?" Dedi ince sesli bir kız

"Belki de, yalnızlıktan kafayı yememek için kendilerini bu hastalığa ya da her ne olarak nitelendiriyorlarsa bu şeye istemeden de olsa itiyorlardır." Dedi Batu

"Kaç kişi bunu yaşamış ki" diye sordu gençlerden birisi

"Bilmem çok fazla yoktu sanırım, ya da biz bilmiyoruz " diye cevapladı diğer genç çocuk.

"Çok az bilinen bir yazar varmış bakın, ismi Asaf Perinçek, pek de yakışıklıymış yahu. O dönemde siyasi konularda yorumlar yapıp, şiirsel ve roman tarzı kitaplar da yazmış. " genç kız elinde tuttuğu telefonu herkese çevirerek görmelerini sağlamış.

Batu telefonda ki genç delikanlıya uzun uzadıya bakmış ve ismini zihinine kazıyarak söze atılmış

"Peki, hiç ileriki yaşlarda olan fotoğrafı veyahutta ölüm zamanı yazmıyor mu?" Diye sordu

Genç kız dudaklarını büküp elinde ki telefonu daha dikkatli inceledi

"Hayır, bir anda sessiz sedasız ortadan kaybolduğu ve kimsenin de üstüne düşmediği yazıyor"

Batu, nedesizce içinde bir merak oluştuğunu hissetti, bu merak nerede ve nasıl öldüğüne dair değil; nasıl ve niçin kaybolduğuna dair bir meraktı.

Akşamın ilerleyen saatlerinde herkes evlerine dağılma kararı almış ve hızlıca soğuk havada evine varma umuduyla seri adımlarla çil yavrusu gibi dağılmıştı.

Batu, evine geldiği gibi bilgisayarından aklına kazdığı ismi araştırdı.

Şaşırtıcı bir şekilde hiçbir yerde ne kaybolduğuna dair bilgi ne de bir ölüm bilgisi bulunmuyordu.

Gezdiği sitelerde ekranda gördüğü fotoğraflarda genç bir delikanlı ve hayatının kısa bir kısmı yazıyordu.

Batu uzunca bir süre sayfaları gezdi ve en sonunda hiçbir kanıya varamayacağını anlayınca sandalyesinde geriye yaslandı.

Gözlerini kapatıp düşündü, ne diye adı kısa süreli geçen birisine bu denli takıldığını düşündü.

Ardından takıldığı kişinin nasıl bu kadar gizemli bir şekilde ortadan kaybolduğu ve kendine dair hiçbir hatıra bırakmadan gittiğini düşündü.

Çok fazla eserinin olmadığını ama olanların da tek tük bilinen şiirler olduğu yazıyordu.

Batu başının ağrısının şiddetlendiğini hissettikçe uyuma ihtiyacı duymuştu sayfaları kapatmak için harekete geçince bir ilan gördü.

'Asaf Perinçek'in bunca sene yazdığı tüm şiirler ve eserleri'

Batu emin olamayarak siteye girdi ve sadece 1 stok olduğunu gördü. İlk başta sadece bir kitap satıldığını gördüğünde pek emin olamadı ama ardından içindeki dürtülerle ne kadar süredir satışta beklediğini bilmediği kitabı sipariş etti.

Sipariş tamamlanmadan bir pencere daha açıp kitabın ismini arattı, fazla bir sonuç çıkmayınca sipariş etmekten vazgeçmek üzereydi.

Gördüğü kitaplara nazaran sipariş edeceği daha eski ve kalın, sararmış yaprakları sağlam gibi duran kitabın olduğu sayfaya girdi

Dolandırılma ihtimalini düşünürken ödemenin kapıda ödeme olduğunu görünce daha da gerilemesine sebep oldu.

Fiyat olarak diğer kitaplardan daha pahalıydı ama nedense içinde ki merak dinmiyordu aksine kaynayan bir volkan misali çalkalanıyordu.

Siparişini verip derince bir nefes çekti içine ve Asaf Perinçek'in olduğu fotoğraflara bakmak için sayfalarda gezdi. Çok bir fotoğraf da yoktu, taş çatlasın 3-4 tane vardı.

Gözlerinin artık daha fazla dayanamayacağını anlayıp ekranı kapattı ve bilgisayarını komodinin üstüne koydu. Işığı kapatıp sırt üstü uzandı yatağına.

Asaf Perinçek

Kendi kendine uyuyana kadar sorguladı bu ismi.

Bir akşam üstü arkadaşları ile rastgele konuştuğu bir konuda 'nasıl bu kadar dikkat çekebilir' diye düşündü.

Zihni kararana kadar düşündü, uçsuz bucaksız olan düşünceleri son bulduğu anda derin bir sessizlik ve karanlıkta boşluğa bıraktı kendini..

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jan 17 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Herkes konuşur aslında Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin