"Başım, başım çok dönüyor.""Direkt yatağa geç. Güzelce uyu, sabah da beni aramayı unutma." dedi tatlı sesiyle.
Bir insan, bir sese sarılmak ister miydi?
Ben istiyordum. Onun sesine sarılmak istiyordum, sarılıp hiç bırakmamak istiyordum. "Hmhm... Bay Jeff." diye onayladım kendimce onu. Kıkırdadı.
Başım felaket dönüyordu, renkler kesinliklerini sertçe kaybediyor, görüntüler bulanıklaşıyordu. Onun sesini de bu hengamede kaybetme korkusuyla sarsıldım.
"Efendim Tinnasit?"Biraz zor olmuş da olsa odama ulaşıp yatağa yattım, telefonu yanıma koyup gülümsedim. İsmim dudaklarının arasında çok güzeldi.
"Siz çok iyisiniz." dedim mırıldanarak. Gülümsememi bozmadan konuştum, gözlerimi yavaş yavaş kapattım. "Çok harikasınız."
"Sen de öylesin Tinnasit."
"Siz daha çok ama." dediğimde kıkırdadı tatlı tatlı. Şimdi ne güzel gülüyordu kim bilirdi. Gözlerinin kenarı hafif kırışmış, dişlerini göstermeden sadece dudaklarını sakince kıvırmıştı kesin. Elinde telefon beni dinliyordu. Dediklerim hoşuna gidiyor, kıkırdıyordu.
Ekranın üstünde yazan ismime şu an bakıyor muydu? O da benim onu merak ettiğim gibi şu an nasıl göründüğümü merak ediyor muydu? Yüzümü görmek ister miydi
Gözlerimin önündeki zaten bulanık görüntü biraz daha karıştı, biraz daha bulanıklaştı. Öksürdüm. "Siz bana baya, baya gülüyorsunuz ha!"
"Baya, baya gülüyor muymuşum?" Beni taklit eder gibi olsa da sesinde en ufak munzurluk yoktu. Mutluydu, huzurluydu. Veya bana öyle geliyordu, bilmiyordum. "Baya baya."
"Hmm... Gülüyorum tabii." Onayladı beni sakince. Başımı tuttum, üstüme örttüğüm pikeye sarıldım. Klimanın sesiyle yalnızdım.
Ha bir de Bay Jeff vardı.
"Yıldızlı gökler..." diye mırıldandım kendi kendime. Bay Jeff duysa da olurdu duymasa da olurdu. Başım fena ağrıyordu, gözlerimi açık tutmakta zorlanıyordum. "Ne olmuş göklere?"
"Sizin sesiniz çok mayıştırıcı Bay, Bay Jeff." Ağzımın içinden konuşuyordum ve sesimin düzgünce karşı tarafa gitmediğinden çok emindim. Ama şu an hiçbir şeye hâlim yoktu, hareket etmeye hâlim yoktu.
"Gerçekten uyusana sen. Başın ağrıyordur şu an büyük ihtimalle, uyursan sabaha geçmiş olur zaten." Gülümsedim, gözlerimi açık tutmaya daha fazla uğraşamadım.
"Tinnasit?"
/
Uzun süredir Tinnasit'ten ses gelmiyordu, sadece çalışan klimanın gürültüsünü duyabiliyordum. "Tinnasit? Orada mısın?"
Uyuyakalmış olmalıydı.
Gülümsedim iç çekerek, aramayı kapatmaya elim gitti. Bir şeyler eksik gibi hissediyordum, içimde bir boşluk vardı. Boğazımı temizledim.
"Seni seviyorum... Güzel uykular." Telefonu kapatıp komodine koydum.Ellerimi kafamın arkasına yerleştirip tavanı izlemeye başladım, gülümsemeye devam ediyordum.
Az önce kendime bir itiraf yapmıştım, uzun zamandır yapamadığım bir itiraf.
Ben Tinnasit'i seviyordum.
İtiraf edebilmiştim, en azından kendime.
O ise ben bunu söylerken güzel güzel uyuyordu. Gülümsememe dokunmadan derin bir nefes alıp pikeyi karnıma doğru çektim, uyumak için gözlerimi yavaşça yumdum.
-
/
Gözlerimi ovuşturarak açtım, yanaklarımı şişirip yanımda duran telefona baktım.
12.49
Bugün bir işim yoktu, yetişeceğim bir saat yoktu. Derin bir nefes alıp pikeye sarıldım.
bay jeff
Konuşurken uyuyakaldın, bu yüzden kapattım ben de.
Uyanınca haber ver, istersen mesaj at istersen ara. Fark etmez.
İyi geceler.
Güzel rüyalar gör.
02:02Tinnasit
ah
ben
özür dilerim
dün biraz sarhoş olmuşum
gerçekten çok özür dilerim
rezil etmişim kendimi
bir de uyuyakalmışım gerçekten çok özür dilerimElimi alnıma götürüp vurdum hızlıca, rezillikte üstüme yoktu. Sarhoşken Jeff'i aramak hangi derece aptallıktı?
Dudaklarımı birbirine bastırıp ısırmaya başladım, telefonu tekrardan elime aldım.
tintin
tanawat.
ben dün sarhoş olmuşum üstüne bir de bay jeff'i aramışım.
saat 2 gibi uyuyakaldığımdan kapatmış konuşmayı.
NERDEYDİN NERDE NERDE
INSAN ARKADASINI Bİ ARAR Bİ HÂL HATIR SORAR
GUN BOYUNCA HIC ARAMADIM BARI AKSAM ARAYAYIM NAPTI BU DER
REZİL OLDUM DİYORUM YA 😭Telefonu bir tarafa fırlatıp derin bir nefes aldım, dün gece olanları hatırlamaya çalışıyordum. En son bir kadeh daha istemiştim, gerisi tamamen silikti.
Bay Jeff'e saçma sapan bir şey demiş miydim acaba? Sizi seviyorum, size aşığım falan... Ya da sizi öpmek istiyorum, beni çok kızdırıyorsunuz, niye böylesiniz gibisinden şeyler...
Dudaklarımı ısırdım, saçlarımı stresle karıştırdım. Telefonun titreyişini duyduğum gibi yatağa oturdum.
bay jeff
Özüre gerek yok.
Rezillik de değildi zaten.
Sarhoştun, herkes sarhoş olabilir.
Başın nasıl?Tinnasit
bu kadar harika olmayın bay jeff |
bu kad|
biraz ağrıyor
ama ilaç alırım geçer
çok teşekkür ederim anlayışınız içinbay jeff
Rica ederim.
Bu arada yarın Bangkok'a geliyorum. İşim bitti buradaki.
Gerçi pek mutlu bir haber değil senin için, ben demek iş demek.Tinnasit
hayır öyle bir düşüncem yok bay jeff
gelmenize çok sevindim
eşek gibi özledim |
baya özledim |
bay jeff sizi çok özledim |çevrimiçi
yazıyor...
çevrimiçi
bay jeff
Sevinmen güzel o zaman.Tinnasit
yazıyor...
özledim
ŞİMDİ OKUDUĞUN
CK ও jeffbarcode
Fanfiction"Gerçekten senin beni değil benim seni korumam gerekiyor, Tinnasit." ˏˋ°•*⁀➷ Bir barda kafa dağıtan Tinnasit'in masasına bir sigara düşer. Sigarayı incelediğinde bir isim ve numara gören Tinnasit, bu numaranın ünlü şarkıcı Jeff Worakamon Satur'a ait...