Gözlerimi açtığım zaman karşımda durmuş ve bana dimdik bakan Nona'yı gördüm. Kendisi bu saraydaki tek arkadaşımdı. Ama doğrusu onun ile de fazla samimi değildim. "Günaydın Melina" dedi. "Bugün prenses Sarah gelecek. O yüzden hazırlıklar var." Bir an duraksadım, bu kadar çabuk mu geliyordu? "Biraz erken olmadı mı sence?" Bana anlamaz gözler ile bakmıştı: " Melina, prenses Sarah'ın geleceği bu sabah duyuruldu. Kimse onu tanımıyor ve bilmiyordu. Sen nerden biliyorsun?" Şimdi ona ne diyecektim. Haklıydı sadece prens ve kral biliyordu... "Boşver ya şey işimiz var mı bizim?" Bana inanmamış gibi bakıyordu. Ve belliydi inanmamıştı. "Doğrusu inanmadım, herneyse tabiki işimiz var kalk hadi."
...
Saatler öğlen vaktini gösteriyordu. Birden bire yüksek sesler ile sarayın bahçesinden trompet sesleri geldi. Gelmişti... Prens James merdivenlerden Kral Joe'nin arkasından aşağı iniyordu. Merdivenlerin sonuna vardı, etrafına baktı uzunca. Gözleri gözlerim ile buluştu ve bakışmaya başladık. Gözlerinde hüzün vardı. Bunu biliyordum, çünkü o asla;
'Duygularını gizleyemezdi.'
"Hadi James gidelim! Prensesi daha fazla bekletme!" İstemeyerek de olsa adım atmıştı, ağır ağır yürüyor ve Kral Joe'yi takip ediyordu. Sarayda kalan bir kaç işi de hazırladıktan sonra içeri Kral Joe girdi. Yanında biri daha vardı, ve bu kişi de tıpkı Kral Joe gibi özenli ve güzel giyinimli biriydi. Onların arkadasında ise Prens James ve Prenses Sarah olduğunu düşündüğüm kişi geliyordu. Ve doğru tahmin etmiştim. Kral Joe yanındaki kişiye bakarak: " Hadi o zaman yemek yiyelim değil mi Kral Lion" "Haklısın Kral Joe, hadi Sarah ve James yemeğe oturalım." Evet Prenses Sarah ve babası gelmişti. Lanet olsun ki yemek servisini yapmak bana düşüyordu. Yemek servisini zorda olsa yapmıştım, prensin bakışları arasında biraz zor olsa da başarmıştım...
...
Prenses Sarah'ın prense olan yakınlığı beni ciddi derecede rahatsız etmişti. Prens ne kadar geri çekilsede prenses ona yapışıyordu... Sonunda gece yarısı olmuştu: "Artık gitmemiz gerek Kral Joe."
"Haklısınız Kral Lion. Bugün herşeyi konuştuk zaten." Prenses Sarah prense baktı ama prens ona değil bana bakıyordu. Prenses Sarah prens in baktığı yöne baktı, yani bana. Ardından ise gülen yüzü düştü:"Baba ben burda Prens James'ın yanında kalacağım. Böylece daha iyi tanırız birbirimizi." Ve ardından bana bakarak prensin koluna daka sıkı sarıldı: "Bence de haklısın Sarah. Sence Kral Joe?" "Haklısınız Kral Lion. Prenses Sarah artık burda, bizimle kalacak."
...
