YENİ HAYAT

18. bölüm

Songül'ü hemen ameliyata alırlar. Sadi ameliyathane kapısının önünde yere çöker, gözünden akan yaşların haddi hesabı yoktur. Polis ekipleri Songül'ün kimlik bilgilerini görünce ekibe haber vermiştir. Bir süre sonra tüm ekip gelir.

Taylan: Sadi? Songül nasıl?

Sadi: Kötü, çok kötü. Her yeri kandı, arabanın fotoğrafını gösterdi polisler, çok zor, çok. Ama benim Songül'üm güçlüdür, bu da geçecek. Biz neleri atlattık, bunu da atlatacağız.

Ahmet: Tabi atlatacağız. Songül direnir, senin için, kızı için, bizim için direnir. O bizi ne zaman bıraktı? Şimdi de bırakmaz. Biz güçlü olacağız, bizden güç alıp o daha da güçlü olacak. Biz pes edersek olmaz.

Sadi: Etmem, pes etmem hiç. Songül'ümü bırakmam. O da beni bırakmaz.

-yaklaşık 2 saat geçer-

Meltem işten zar zor çıkıp gelmiştir.

Meltem: Ya ben birisini bulup soracağım.

Yaver: Geleyim mi seninle?

Meltem: Yok, sen burada kal, benim bi arkadaşım vardı bu hastanede, hem de kadın doğum uzmanıydı, onu bulayım.

Meltem gider. Arkadaşını bulur. Arkadaşı zaten Songül'ü duyup ameliyata girmiştir. Çıkınca da Meltem ile karşılaşmıştır.

Meltem: Gonca, nasılsın?

Gonca: İyi olmaya çalışıyoruz, bildiğin gibi. Sen nasılsın?

Meltem: Ya biz pek iyi değiliz. Benim bir arkadaşımı getirdiler de, Songül Payaslı, hamile, kaza geçirmiş. Biliyor musun? Bu hastanede.

Gonca: Evet, biliyorum hastayı, deminden ameliyatındaydım.

Meltem: Gerçekten mi? Durumu nasıl?

Gonca: Bebek sezaryenle alınacak, çok zorluyor anneyi, Songül Hanım gerçekten çok güçlüymüş, direnmeyi bir an bırakmadı. Birazdan biter ameliyat, bir cam parçası dalağı kesmiş, o yüzden uzadı. Bebeği yarın alacaklar, bir süre kuvözde kalacak. Songül'ü de yoğun bakıma alacaklar. Kafasını vurmuş sanırım, o yüzden bir süre uyutacaklar.

Meltem: Hayati tehlikesi var mı?

Gonca: Dediğim gibi bebek anneyi çok zorluyor. Ne kadar dayanabilir bilmiyoruz. Eğer Songül dayanmayı bırakırsa hayati tehlike başlar. Dilerim ki sonuna kadar dayanır.

Meltem: İnşallah ya. Çok sağ ol bilgi verdiğin için.

Gonca: Ne demek. Ben arada kontrole gelirim. Görüşürüz yine.

Meltem: Görüşürüz.

Meltem ekibin yanına gelir.

Sadi: Ne oldu? Bir şey öğrenebildin mi?

Meltem: Bebek Songül'ü zorluyormuş ama Songül sonuna kadar direniyormuş, birazdan bitermiş ameliyat, cam parçası dalağı yırtmış, o yüzden uzamış. Yarın Buse Naz'ın doğumu olacak, kuvöze alacaklar. Songül başını vurduğu için bir süre uyutacaklarmış, yoğun bakımda.

Sadi: Ama daha erken. Peki hayati tehlikesi var mıymış Songül'ün?

Meltem: Songül dayanmayı bırakırsa hayati tehlike başlayabilirmiş.

Sadi derin bir nefes alır.

Sadi: Allah'ım, sen Songül'üme güç ver, onu ve bebeğimizi bize bağışla. Ne olursun Allah'ım. Herkesi aldın, onları alma, onları bana bırak, lütfen...

Sadi bunları yukarıya bakarak ve ellerini açarak söylemiştir, gözlerinden yaşlar akıyordur. Bu sırada Melike gelir.

Melike: Savcım, Songül komiserimin aracına arkadan vuran şahıs yakalanmış.