Ya kimse de demedi bu yazarın o kadar yoonmin fici, one shotu var taekook ficlerinin hepsinde de yan ship yoonmin, bu fic 32 bölüm olmuş niye hala yoonmin yok
pardon jiyoon
Ya sizce ben jiyoon olmadan hikaye yazabilir miyim
🤭🤪
İyi okumalar ♡♡♡♡ oy ve yorumlarınızı bekliyorum ✿
Bölüm: 33
Yolculuk öncesi yapılması gereken çok fazla iş yoktu. Odada Taehyung eşyalarını siyah kalın kumaştan olan çantasına koyarken Jimin onu izliyor, bir yandan da merak ettiklerini soruyordu. "Nasıl tanıştınız şu prensle?"
"Bizim tanışmamız gibi güzel ve eğlenceli değildi." Taehyung ve Jimin, Ay Ormanı'nda tapınaktan çıktıkları sırada ikisinin de aynı ağaca çarpmasıyla tanışmışlardı. "Annemin öldürüldüğü gün tanıştık." Dolapta fazla elbisesi yoktu, paralarını elbiseden çok yiyeceğe ve kalmak için hana harcıyordu. "Jeongguk'u da öldüreceklerdi, kendi askerleri. Onu kurtardım." Jimin'e yeminden bahsetmedi, tepkisinin kötü olacağını biliyordu.
"Kaç yıl beraberdiniz?"diye sordu Jimin, Taehyung defterini alıp çantasındaki elbiselerin arasına sıkıştırmaya çalışırken.
"Dört yıl boyunca birlikte yaşadık. Onunlaydım hep. Bir yıldır ise yok."
"O kadar da uzun süre birlikte değilmişsiniz."dediğinde Jimin, Taehyung iç geçirdi.
"Bence de."dedi buruk sesiyle. Jeongguk ile daha fazla zaman geçirmek istiyordu. Tüm hayatını onunla birlikte yaşamak istiyordu ama bir yıldır yoktu. Yokluğu acı doluydu.
Jimin, arkadaşının üzüldüğünü fark edince, "Peki ejderhası nasıl? Ejderhaları hep merak görmek istemişimdir."diye konuştu. "Kutsal varlıkları görmek nasıl bir histi?"
Taehyung'un dudaklarında ufak bir gülümseme oluştu. "Safir ile tanışmak eşsizdi. Bana eğilmek bile istedi."
Jimin, Safir'in Jeongguk'un ejderhası olduğunu biliyordu. Kayıtlarda tüm ejderhalar ve süvarileri yazılıydı. "Kraliyet ailelerinden bile kutsalsın, çok normal. Peki diğerleri?"
"Read ve Yell ile konuşmadım ama görmek bile korkunçtu. Kokuları berbattı, lanetliydiler. Ve ejderhaların gözlerine bakınca aklından geçenleri görebildikleri için asla gözlerine bakmadım."
"Aklından kötü bir şeyler mi geçiyordu?"
Taehyung sustu, yatağındaki yastığın altındaki hançeri belindeki kemere yerleştirdi. Jimin'e kralı öldürme planını anlatmaya henüz hazır değildi. Yeni savaştan çıkmışlardı ve kesinlikle Ateş Krallığı'yla bir savaşa hazır değillerdi.
"Demek ki geçiyordu." Jimin güldü. "Ateş Krallığı'nda olup aklında iyi bir şeyler geçtiğini düşünmek aptalca olur zaten."
Taehyung da güldü. Altın çuvallarından tekini çantasına tekini boynuna astı, elbiselerinin altında sakladı. "Bir de Su var."
"Su mu?"dedi anlamayarak.
Taehyung gülümsedi, Su'yu da en az Pamuk'u özlediği kadar özlemişti. "Benim ejderham."
Jimin şaşırsa da pelerinini omzuna geçiren Taehyung ile odada işlerinin bittiğini anlamıştı. Daha sonra nasıl ejderhası olduğunu soracaktı.
Taehyung'un fazla eşyası olmadığı için gerekli olan her şeyi siyah çantasına koymak ona yetmişti. Toz Hanı'ndan sonunda ayrıldıklarında ilk işi Seokho'nun yanına gitmek olmuş, ona kendisinin Jeongguk'u arayacağını ve Hwaa Hanesi'nden ayrılacağını söylediğinde Seokho mutlu olmuştu. Taehyung'un yine de Hwaa Hanesi'nden ayrılmak istemediğini biliyordu ama en doğrusu buydu. Jeongguk'u kimse bulamasa bile Taehyung'un da aramaya katılması iyi fikirdi. Onların tarafında olanlardan bazıları hala Hwaa Hanesi'ndeydi. Jeongguk bir şekilde oraya gelirse haberleri olurdu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
shameless | taekook
FanficFantastik bir dünyada, dört krallığın hüküm sürdüğü kıtalarda ve savaşın etraflarını sardığı hayatlarında her şeye rağmen birbirlerinde aşkı bulan Jeongguk ve Taehyung'un hikayesi. * omegaverse royalty au