BÖLÜM BİR

1.5K 97 20
                                    

⚽

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


Hayat, inişli çıkışlı idi. Bir düz bir
yamuk gider bazen teninize bata bata hissettirirdi kendini. Hayatı krampona benzetirdim. Zaten benim hayatım da bir çift krampon ile başlamıştı.

Derin bir nefes alıp oturduğum sahanın çimlerin den kalktım ve elinde iki adet su ile gelen arkadaşıma baktım "yakala" diyerek suyun birini bana atmıştı. Attığı suyu kapıp bir dikişte bitirdim. Çantalarımızı aldığımız vakit ikimizde yola düşmüştük.

"Bu sene devamsızlığı nasıl halledicez?" Omuz silktim "kel Murat yola gelirmi olum,adam k9 köpeği gibi zaten biz okulda olmayalım hemen Selim babamı arıyor" dediğime güldü Ömer "harbi,Allah'tan benimkinler açmıyor telefonu"

"Geçen yakaladı beni öğle arası kaçarken çocuk gibi kulağımı tutmuş 'senin kitabını dürdüm ben,gel hele bi' diyor." Sırıttım"keşke bı de kulağımdan tutabilse boyu yetmiyor ki" o da dediğime gülerken bana katılmıştı.

Murat,şuan okuduğumuz okulun müdür yardımcısı idi. Kendisi milletin burnundan getiriyor bizim ise ağzımıza sıçıyordu,afedersiniz.

Futbol oynamak için okuldan kaçmak durumunda kalıyorduk,zaten geçen sene beni devamsızlıktan bile bile bırakmıştı. Ömer'in ise ailesi zengin olduğu için bı şekilde geçirmişti, Ömer futbol oynamak istediği için özel okuldan aldırmıştı babası ve yollarımız öyle kesişti.

Bir insan neden çocuğunun hayalini küçümser ki?

Şöyle bir bakınca etrafımızda Selim babam hariç bizim hayalimizi adam hesabına alan yoktu. "İl secmelerine katılacaksın değil mi?" Ömer'in sorusuna başımı salladım "başvuru yaptık bakalım"

"Bende babamdan habersiz yaptım kabul ederlerse söyleyeceğim" 

"Hadi lan! Söylesene! Konuşsana!" Gelen bağırışma sesleri ile ikimzide durduk. Kaşlarım kendiliğinden çatılırken Ömer ile bakıştık.

Aynı anda seslere doğru daha hızlı ilerlemeye başladık. Yok yani,ikimizde duramazdık Selim babamın degimi ile 'bela varsa içine atlamamız gerekiyordu' önümüzde olan binayı aştığımızda duvara yaşlanmış bir kişi ve onun önüne çullanmış 5-6 kişi duruyordu.

"Hop!" Ömer'in seslenmesi ile bize döndüler bu sefer söze ben girdim. "Hayırdır? Bir sıkıntı yok inşallah?" Keko tipli cocuklar bize döndüklerinde hala duvara yaslanmış olan çocuğun yüzünü göremiyordum. "Sıkıntımızı kendimiz hallediyoruz birader,bakın işinize!" Ağzını eğerek konuşan döl ile gülme isteği geldi.

"Yani buradan bakılınca pekte hallediyor gibi durmuyorsunuz,bir kişiye kaç kişisiniz,yakışıyor mu abim?" Bile bile gevsekce konuşuyordum. O ağzını bana nasıl egerse bende aynısını yapacaktım.

FALSEHOOD| Boys Vers.Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin