********************
12.Bölüm
"Mikey'in Kızı"
********************
Gözlerimi açtığımda karşımda sırıtan Hanma'yı görmemle dişlerimi sıkıp kaşlarımı çattım. "Hanma!"
"Ohayo Yuna!", bana doğru eğilip elini çenemin altına koydu. "Seni buraya kötü şartlar altında getirdiğimiz için çok üzgünüz ama yapacak bir şey yok. Mikey'in kızı bunlara alışacak."
"Kaji-san bunu duyduğunda seni doğrayacak!"
Hanma kahkaha atarak geri çekildi. "Lütfen Yuna kişisel ilişkilerimizle iş ilişkilerimizi karıştırmayalım. Sen şu an Toman Lideri Mikey'in sevgilisisin."
"O zaman Mikey'den iyi dayak yiyeceksin! Aynı geçen seferki kavgada olduğu gibi!", dişlerimi sıkarak ona bakarken aniden yediğim yumrukla oturduğum sandalyeyle beraber yere düştüm.
"Çok konuşuyorsun. Mikey'i çok sevdiğin nasılda belli. Hatta bunun için Kaji-san'ı karşına alman...tch, tch, tch çok ayıp Yunaa.", yerde yatarken karşıma geçip sırıttı. "Mikey'e bu kadar bağlısın o yüzden Valhalla olarak sana küçük bir hediye vermeye karar verdik! Kazutoracım ne dersin hediyeyi şimdi verelim mi?"
Kazutora gülümseyerek beni yerden kaldırdı. "Verelim!"
Korkuyla kaşlarımı çattım. "Hanma hani dostundum ulan!"
"Dost mu?", bana iğrenircesine baktıktan sonra ellerini kollarımın üzerine koyup bana doğru eğildi. "Ben sana aşıktım be! Küçüklüğümüzden beri seninle bir olmayı düşünürken sen o aptal Mikey'in peşine gittin. Sana istediğin her şeyi sunabilecekken sana bir kraliçe olmayı bahşetmişken sen kendini bir bok sanan Mikey'e gittin!", derin bir nefes alıp başını eğdi sonra kahkahalar atarak başını geri kaldırdı. "Şimdi nasıl acı çektiğimi sen çok iyi anlayacaksın. Baji!"
Baji...ne?
Baji'yi görmemle tüm vücudumun titrediğini hissettim. Onun gözlerinin içine baktım. "Baji...senin burada ne işin var?"
Daha önce fark etmediğim bizi çeken kameranın yanından geçip yanıma geldi. Bana gülümseyerek çenemi nazikçe tuttu. "Uzun zamandır Valhalla'ya geçmeyi düşünüyordum. Mikey'in kendini bir şey sanması canımı sıkıyordu. Ve sen Yuna, Valhalla'ya giriş biletim olacaksın. Kurban olduğun için özür dilerim ama yapacak bir şey yok."
"Sen ne...? Bırak!", kolumu alıp sıkıca tutunca endişeyle kolumu çekmeye çalıştım ama Baji o kadar sıkı tutuyordu ki bir santim bile oynatamıyordum kolumu. Çaresizce Kazutora'ya baktım. "Kazutora bari sen yapma! Yoko ile beni kurtarmıştın şimdi de kurban etme beni!"