41

547 47 73
                                    

Güzel geçen bir kahvaltı sonu Barboros Bey oğluyla alış verişe çıkmıştı. Ama ilk dışarıda biraz gezmişlerdi, şimdiyse marketteydiler. Ancak Azad bu sefer günlük alış verişini bile yapmamıştı. Sadece su almıştı çünkü eksik birşeyi yoktu, zaten gelme nedeni de gezmekti.

Barboros B - Çikolata ister misin?

Dedi oğlunun birşey almadığını fark ederek, o ise başını iki yana sallamıştı. Istemiyordu, Barboros Bey ise belki sonra yer diyerekten 2/3 tane almıştı. Çerez çeşitleri bile almaya başlamıştı, bunu fark eden Azad ise kıvrılan dudağıyla onun market arabasına koyduğu şeyleri incelemeye başladı.

●●●

Barboros B - Bugün sesin çıkmıyor, iyi misin?

Dedi omzuna yatmış olan bedenin saçlarını düzelterek, şuan araçtaydılar ve eve gidiyorlardı. Azad onun sorusuyla iç çekerek şunu söylemişti.

Azad - Iyiyim.

Barboros B - Ama sesin çıkmıyor.

Azad - Adana'yı özledim, burda ki insanları pek anlamıyorum. Yabancı hissediyorum.

Barboros B - Bu normal aslanım, zaten yabancıyız.

Azad - Ama sen çok güzel italyanca konuşuyorsun. Özendim!

Barboros B - Sana da öğretirim.

Dedi şefkatle onun yanağını okşayarak, o ise yerine sinip gözlerini kapatmıştı. Barboros Bey onun neden durgun olduğunu anlıyordu, sessizdi çünkü Vurgun'u vede ikizini özlemişti. Birde huysuz, asabi olan dostunu özlüyordu, o kim mi elbette ki Balamir idi.

Barboros B - Aramalara geri dön demiştim.

Azad - Ama çoklar, Balamir bile 200 kez aramış, kızacak diye korkuyorum.

Barboros B - Hiç kimse benim oğluma kızamaz izin vermem!

Azad - Ilk onu cevaplayamam lazım, çok aramış.

Barboros B - Istersen burda konuş, birşey olursa müdahale ederim.

Azad - Tamam...

Dedi uysal bir sesle sonra da telefonu onun cebinden çıkartmıştı. Evet ona vermişti çünkü bugün ceket filan giymemişti ve o pantolon cebine birşeyler koymayı seven biri değildi. Uyuz olurdu çünkü bir ara yanlışlıkla telefonun ekranını kırmıştı, o gün bugündür de pantolon cebine gerekmedikçe koymaz. Onun yerine ya ceket giyer yada mecburen koyardı.

Şöför - Barboros Bey yol kapalı!

Barboros B - Soldan gidelim.

Şöför - Emredersiniz.

Dedi o tarafa yol alırken, Azad ise gördüğü aramalarla iç çekip Balamir ismine yönelip onu aramıştı. O da sanki bekler gibi hemen açmıştı.

Balamir - Italya nasılmış?

Azad - Iyiymiş, selamı var.

Balamir - Azad o telefonun niye kapalı? Sana birşey oldu diye aklım çıktı.

Azad - Neden ki?

Balamir - Vurgun senin gittiğini zorda olsun bana dedi, ancak o gün demek zorunda kaldı. Çünkü Itlaya'ya giden uçak düşmüş ve sizde aramalara cevap vermemişsiniz. O da korkmuş, beni de korkuttu.

Azad - Ben bilmiyordum.

Dedi mırıldanarak, zaten telefonuyla çokta oynayan biri değildi. Gelen aramalara bakar vede gün içinde oynamak için sadece 1 kez eline alırdı.

ATEŞ!Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin