Allah der ki;
Kimi benden çok seversen onu senden alırım.
Ve ekler;
Onsuz yaşayamam deme, seni onsuz da yaşatırım.
Ve mevsim geçer, gölge veren ağaçların dalları kurur,
Sabır taşar,
Canından saydığın yar bile bir gün el olur.
Aklın şaşar, dostun düşmana dönüşür.
Düşman kalkar dostun olur.
Öyle garip bir dünya,
Olmaz dediğin ne varsa olur.
Düşmem dersin düşersin.
Şaşmam dersin şaşarsın.
En garibi de budur ya;
Öldüm der durur yine de yaşarsın...Mevlana Celaleddin Rumi
...
„Ablaaaa evde misin", diyerek alacakli gibi kapiyi calan Afran'in sesiyle yatakta dogrulmaya calistim.
„Ablaaaaaaaa", diyerek gürültüyle odamin kapisi acildiginda nasil eve girdin diyecekken anahtarinin oldugunu hatirladim. Kisa bir zaman öncesine kadar birlikte yasiyorduk, dogru ya!
„Cik artik su bunalimdan yeter", diyerek üzerimden yorgani cekip aldi.
„Afran rahat birak beni", diyerek yorgani tekrar üzerime cektim.
„Sen Can abiden ayrildiginda bile bu kadar aci cekmedin, Asef abiyle topu topu bir ay görüstünüz ay abla yeter allah askina bunalim geliyo banada vallahi yeter", diyerek odamin perdelerini cekip cami sonuna kadar acti.
Soguk hava dalgasinin odama dolmasiyla aylar sonra ilk kez nefes aldigimi hissediyordum sanirim.„Aylardir dogru düzgün insan icine cikmiyorsun davalarinla ilgilenmiyorsun, ofisine gitmiyorsun, kilo verdin, iyice cirkinlestin su haline bak", diyerek beni yataktan kaldirmaya ugrasiyordu.
„Afran tamam sen cik ben dus alip geliyorum", diyerek odamdan zorlada olsa cikardim.
Hakliydi.
Hayatimdaki herkes gibi Afran'da hakliydi.
Asef'i son gördügüm gecenin üzerinden aylar gecmisti, sanki ortadan kaybolmustu, ne bir mesaj, ne bir arama, o geceden sonra Mehran sık sık arayip halimi hatrimi sorsada ne ben Asef'i sormustum ne de o anlatmisti...Yataktan zar zor kalkip kendimi dusa attim, en son ne zaman dus almistim? Bir hafta olmustu sanirim. Sicak suyun bedenimle bulustugu an vücudumu ve ruhumu saran rahatlama hissi ve sampuanimin güzel kokusu beni hayata baglamak istiyor gibiydi.
Asef'den sonra neden bu kadar dagilmistim ben? Tek gecelik bir iliski gibi düsünebilirdim, bana benden intikam almak istedigini söyleyip bunun icin ilklerimi kullanan ve hayatimdan cekip giden bir adamin neden yasini tutuyordum?
Gerek var miydi? Yoktu!
Sicak su bana kendimi hatirlatiyordu sanki.
Meslegimi, var olmak icin cabaladigim yillarimi...„Abla? Iyi misin??", diye disaridan bana seslenen Afran'in sesiyle kendime geldim.
„Iyiyim, cikiyorum simdi", diyerek cevap verdim, cevap vermesem banyonun kapisini kirip iceri gireceginden emindim.
Yavas yavas dusumu bitirip odama gecerken uzun zamandir saclarima bakim yapmadigim tarak bile sürmedigim aklima geldi.
Belki aylardir günlük bakimlarimi aksatmistim.„Abla Eylül'ün abisi Deniz abiyle ufak bir tatil plani yapalim diyoruz, birazdan kahvaltida konusacagiz", diyerek beni hayata tekrar baglamaya calisiyordu.
Afran'in bu davranisina minnettardim. Son zamanlarda onun icin var olamasamda düstügüm an gelip beni kaldirmak icin cabaliyordu.Odama gecip makyaj masama oturdugumda aynada gördügüm suretime inanamadim.
Gözlerimin alti morarmis, yüzüm bembeyaz olmustu, aglamaktan kizaran gözlerimdeki boslugu seyrettim uzun uzun.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İntikam'ın Kölesi (+18) [Tamamlandi]
Romansa+18 icerikler olacaktir, rahatsiz olanlar okumasin. „Senden intikam almak senden cok benim canimi yakiyor..." ... „Seni ihbar etmeyecegim Asef", dedim sesimin titremesine engel olamiyordum. „Neden titriyorsun Lavinia?", diye sordu beni kendine ceker...