Dahlia : Yoonmin ✔️

𝙍 𝙐 𝙈𝙞𝙣𝙚?

bir haftalik bir aradan daha merhabaaa diger fice yazdim ama buraya da yazayim dedim...

bildiginiz uzere normalde gun gun bolum atiyordum ama okul acildi ve yazariniz yogun oldukca bu yuzden kav gunde gelir bolumler supheli;

İyi okumalar^~^

..

YOONGI

Jimin'in kelimelerinden sonra, etrafa şöyle bir bakınmıştım. Benim arkadaşlarım hâlâ daha korkmuş ve tırsmış gözüküyorlardı. Bu yüzden olaya el atması için Soojin ve Hoseok'a bakmaya başladım. Hoseok, ne yapması gerektiğini anlamış gibi konuşmaya başlamıştı.

"Ben Jung Hoseok. Genelde şoför olarak kullanılıyorum. Bir de en komik kişi benim."

Hoseok, kollarını birbirine bağlamış ve sanki çok önemli bir şey söylemiş gibi omuzlarını dikleştirmişti. Namjoon'un Hoseok'un bu tavırlarına karşı kıkırdadığını yakalamamla birlikte ben de gülümsemiştim. Hoseok, biraz durduktan sonra Miyeon'u göstermişti.

"Sen anlat şimdi."

Miyeon, başıyla onaylamıştı. Nedense burada her ne kadar olgun insanlar olsa da kendimi ilkokul tanışma alanında gibi hissediyordum. Bunda da pek yanılmış sayamazdım ama hepsi gerçekten buna hevesli gibi gözüküyordu.

"Ben Choi Miyeon. Moda Tasarım okuyorum. Yirmi üç yaşındayım. Bu kadar?"

Saçını geriye attıktan sonra, gözleri ile birisini süzmüştü. Soyeon'du. Öylece oturuyor ve etrafı inceliyordu. Dediğim gibi, pek fazla diyalogumuz olmamıştı ama kendisi Yuqi ile sevgiliydi. Ayrıca ne kadar soğuk gibi gözükse de, kalbinin sıcacık olduğuna emindim.

Miyeon, Soyeon'u göstermişti. Jimin'le ben olanları sessizce dinliyorduk. Düz oturmaktan sıkılarak, kafamı Jimin'in omzuna yaslamıştım. O da, saçlarıma küçük bir öpücük kondurarak, tekrar eski şeklinde oturmaya devam etmişti. Ben de ardından, konuşmaya hazırlanan Soyeon'a bakmıştım.

"Jeon Soyeon. Yirmi dört yaşındayım ve Yoongi gelmeden önce, Jimin'in birkaç kişisel işi ile ilgileniyordum. Şimdi birkaç denetleme yapıyorum."

Dediklerinden sonra gülümsemiş ve tanıştığına memnun olur bir şekilde, oturduğu yerde kibarca eğilmişti. Birkaç saniye etrafa bakmış ve gözleri Jungkook'u bulduğunda onu işaret etmişti. Jungkook, heyecanla gülümserken, çok fazla konuşma ihtimalini düşünüyordum.

"Ben Jeon Jungkook. Kızların arasında takıldığım için çoğu zaman bana amcı diyorlardı ama yıkılmadım buradayım. Bir de has bir gay olan adama nasıl diyorlar hiç anlamadım. Yirmi iki yaşındayım ve grafik tasarım okuyorum."

Jungkook'un kelimeleri ile birkaç kişi kıkırdamıştı. Jungkook, okulun gözdesiydi ve genelde kızlarla da takıldığı için insanlar ona bu lakabı yapıştırmışlardı. Tabii kimsenin onun gay olduğundan haberi yoktu. Bu da eğlenceliydi.

Jungkook, hiç düşünmeden Taehyung'u göstermiş ve konuşmasını istemişti. Taehyung ise, başıyla onaylamış ve konuşmaya başlamıştı.

"Kim Taehyung. Keskin nişancıyım. Yirmi altı yaşındayım."

Taehyung, konuşmasını bitirdiğinde Jungkook'a göz kırparak sırıtmıştı. Pekala Soojin, Shuhua'yı, Taehyung da Jungkook'u mu tavlamıştı yani? Aralarına girmemeye karar vermiş ve Taehyung'un Minnie'yi işaret edişini izlemiştim.

Minnie, başını sallayarak oturuşunu düzeltmişti.

"Adım Minnie. Aslında gerçek adım oldukça uzun bu yüzden Minnie yeterli bence. Ben tıp okuyorum."