49

571 41 75
                                    

Kaplan Malikhanesi.

Kenan B - Allah aşkına abi ya, ne olur bize bir sans ver. Bak yıllardır yoktuk, senden uzaktık ama bizde seni tanımak isteriz. Bende bir abi istiyorum be, çok değil, sadece bir abi...

Dedi ona boş boş bakan abisine hüzünle bakarak, Korkut Bey, Toprak Bey ve oğlu da burdaydı. O günkü adamdı bu, Toprak Bey'in en büyük oğluydu. Tanımak ister gibi amcasına ilgiyle bakıyordu ve onu şimdiden sevmişti, Koza ise evde yoktu. Bugün hastanede nöbetteydi, doğal olarak Vurgun'da kendi evindeydi. O sırada anahtar sesi gelmişti, biri gelmişti. Bu sesi duyma nedenleriyse oluşan sessizlikti, Barboros Kaplan ise kaşlarını çatmıştı. Çünkü onun bildiği Azad arkadaşında kalacaktı, Koza'da hastanedeydi. Gelen elbette ki Azad idi, o garip ortamdan ayrılmıştı yoksa ağzına geleni diyecekti. Zaten sinirleri bozuktu, hemen mutfağa yol almıştı. Bir su içse iyi olurdu. Salona giren hizmetçiyse getirdiği kahveleri dağıtmaya başladı.

Barboros B - Gelen kim?

Hizm - Azad Bey geldi.

■■■

Barboros B - Azad'ım buna hiç gerek yoktu.

Azad - Vardı, kimse seninle olan ilişkimi sorgulayamaz. Hem kime ne seçimlerimden? Ben böyle yaşamayı seçtim, seninle kalmak istedim.

Dedi sinirle iç çekerek, hayatına müdahale etmek isteyenlere cidden uyuz oluyordu. Zahir'in babası böyle etmemişti ama sözleri Azad'ı kızdırmaya yetmişti. Çünkü konu Barboros Bey olunca kızmaktan kendini alamıyordu, o bu adamla mutluydu. Gerisi hiç mühim değildi ki...

Barboros B - Kim ne derse desin umursama çünkü sen benim kıymetlimsin, benim oğlumsun.

Azad - Baba ben geçmişe dönmek istemiyorum, o ağlayan çocuğu geri istemiyorum.

Dedi ona sokularak, ağladığı anları unutup gitmek istiyordu. Tramvaları bitmişken yenisi oluşmuştu ve o bu şeylerden nefret ediyordu.

Barboros B - Azad'ım bi sakin ol, nefes al ve şuana yoğunlaş.

Azad - Sen bana umut oldun, ben ölümü dilerken sen bana nefes oldun. Yaşam oldun.

Barboros B - Kaplan'ım.

Azad - Kimse benim tercihimi sorgulayamaz, izin vermem!

Dedi sinirle iç çekerek, bu durum öfkesini alevlendiriyordu. Öfkesi duygularının üstünü bir yorgan gibi kapatırdı, bir süre de gitmezdi. Zor sakinleştirdi, bu yüzden mecburen ilaç alıyordu.

Barboros B - Azad'ım istersen psikoloğunla yarın tekrar görüşmeye başla!

●●○●●

  Azad'ı sakinleştirmiş sonra da odaya çıkartmıştı, şimdiyse merdivenleri iniyor bir yandan da onun psikoloğuyla görüşüyordu.

Barboros B - 1.gibi müsaitiz, gelirsen iyi olur.

Diyen sesle hepsi dikkatini ona vermişti, o ise kapı önünde gördüğü cüzdanı alıp bakınca oğlunun olduğunu görmüştü. Cebine koyduğu sırada psikoloğun sözleriyle sinirlenip yeniden konuşmuştu.

Barboros B - Başlatma lan işine, gel diyorsam gel!

,- Patron valla zor durumdayım, kardeşim hasta ve bizim iş uzar. Şey siz Azad Bey'e başka birini bulsanız iyi olur.

Barboros B - Bastan neden demiyorsun lan? Ben eşşek başı mıyım?

,- E-estafurullah patron.

Dedi sesi titrerken, Barboros Bey ise aramayı sonlandırıp en iyi korumasını aradı. Çok geçmeden de karşı tarafın sesi gelmişti.

ATEŞ!Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin