Uçaktan beraber indiler, ikisi de derin bir nefes aldı. Sonra da birbirlerine dönüp sırıtmaya başladılar.
Bavullarını aldıklarında aradıkları taksiyi bekliyorlardı.
"Almanya havası da bir başkaymış."
Çağla güldü.
"Di mi?"
Gelen taksinin sesi duyuldu, heyecanla bindiler koltuğa. Şoför tarif ettikleri yere götürürken onlar ise her zaman görmek istedikleri sokakları izliyorlardı.
"Baksana çok güzel."
"Evet!"
Araba durdu, şoför bagajdan çıkardığı bavulları önlerine bıraktı.
"20 euro."
Çağla başını Lapin'e çevirdi.
"Biz paraları euroya çevirdik mi?"
"Çevirdik ya."
"Hee ben ödiyim."
Çağla elini cebine attığı sıra Lapin çoktan çıkarmıştı.
"Yo ben."
"Hayır sen harcama boşuna."
"Hayır asıl sen harcama."
Bu şekil tartışırlarken Lapin Çağlayı hafifçe geri ittirdi, yüzünde anlamsız ifadeyle onları izleyen adamın eline parayı bıraktı. Döndüğünde kıçının üstüne düşmüş Çağla'yla karşılaştı, kahkaha atmaya başladılar. Taksi uzaklaşmıştı bile, Lapin elini uzattı.
"Kalk hadi."
Kalktığında yan tarafa baktılar, yaşayacakları ev buydu.
"Oha!"
Ağızları açık kalmıştı, yavaşça yaklaştılar. Evin önünde iri biri duruyordu.
"Siz ev için gelenler misiniz?"
Başlarını salladıklarında adam kapıyı açtı, içeri girdiklerinde etrafı inceliyorlardı.
"Eşyalar dizili, isterseniz yerlerini değiştirebilirsiniz. Eğer almayı düşünürs-"
"Alıyoruz."
Aynı anda konuştular. Onlara gülümsedi.
"Pekala."
Anahtarları uzattığında karşılığında ücretin olduğu zarfı aldı.
"Yeni evinizde mutluluklar dilerim."
Ve adam çıktı, bavulları çekerek içeri sokup kapıyı kapadılar.
"Çok güzel!"
"Evet!"
Bağırıp mutlulukla birbirlerine sarıldılar.
"İki oda var, hangisini seçeceksin?"
"Sen hangisini istiyorsun?"
"Bana fark etmez."
"Bana da fark etmez."
"Ooff!"
Uzun da sürse sonunda karar vermişlerdi kimin hangi oda da kalacağına. Çağla yatağına yatıp uzun yol yüzünden oluşan yorgunluğunu atmak için biraz dinlenlenmeye çalıştı. Daha iyi olduğunda kalkıp eşyalarını yerleştirdi, odasını kendine göre dizayn etti. Şimdi daha hoş olmuştu.
"Çağla!"
Odasından çıkıp ona seslenen Lapin'in yanına gitti.
"Efendim?"
