THE PUZZLE MAN//taekook +18

11~Aile

SELAM SELAAM, RİCA ETSEM BÖLÜME GEÇMEDEN ÖNCE OY VEREBİLİRMİSİNİZ!!!???
TEŞEKKÜR EDERİM 🥰

BİRDE YORUMLARA VEYA PANOYA OKUMAK İSTEDİĞİNİZ FİKİRLER VEYA ŞÖYLE BİR BÖLÜM OLMALI DERSENİZ YAZIN LÜTFEN, TEŞEKÜR EDERİM ♥️

YAZARDAN...

Orta yaşlarındaki adam, elindeki kadehiyle balkonda oturan ve karşısındaki denizi izleyen biricik eşinin yanına gidip arkasından kollarını göğsüne sardıktan sonra yanağını öptü.

"Aşkım, neden içtiğini ve bu soğukta balkonda olduğunu sorabilirmiyim?" dedi ellerini eşinin omuzlarına koyup onun önüne geçerek kucağına otururken.

Kadehinden bir yudum alan adam, kucağındaki saçları kıvır kıvır ve kabarmış olan, yeni uyandığı için gözleri küçük olan eşine bakıp, onun ne kadar tatlı olduğunu düşünerek gülümseyip onun burnunu öptü.

"Ay ışığım, güzel eşim. Biliyorsun..."dedi adam ve derin bir iç çekişin ardından devam etti sözlerine
"Biliyorsun, çok çok uzun zamandır arıyorum. Ama ona dair ne bir iz ne de bir haber alabiliyorum. Yoruldum artık bu şehirden ve sürekli bir arayış içerisinde olmaktan. Ben artık evi mize dönmek istiyorum. Orda yaşamak istiyorum."dediğinde kucağındaki eşinin yumuşak ve sıcak ellerini yanaklarında hissetti.

"Sen nasıl istersen Namjoon'um, sen nasıl istersen... Orada mutlu olacaksan gidelim aşkım. Hem de en kısa zamanda."

Namjoon, kucağındaki eşinin bu, her zaman olduğu düşünceli ve merhametli tavrı karşısında kollarını ona sımsıkı sarıp kendine çekmişti.

Yüzünü onun boynuna gömüp, burnunu mis kokan kabarık saçlarına daldırmıştı. "Teşekkür ederim ay ışığım. Sen yanımda olduğun sürece  benim mutlu olamama gibi bir durumum söz konusu değil. Beni yalnız bırakmadığın için teşekkür ederim Jin'im. İyi ki varsın bebeğim...Seni seviyorum."

Jin, onun boynuna sımsıkı sarılan kollarını gevşetip kafasını geri çekti.

"Bende seni seviyorum kocacım."

Eşinin yüzüne içtenlikle gülümseyip dudaklarını birleştirdi.

*****************.      ERTESİ GÜN...

Çift, dün gece konuştukları mevzu üzerine biraz öpüştükten sonra odalarına giderek uyumuşlardı.

Sabah erkenden kalkıp sadece evdeki kişisel ve özel eşyalarını topladıktan sonra buradan taşınıp eski evlerine geri döneceklerdi.

Namjoon, kolları arasında mışıl mışıl uyuyan tatlı eşinin uyanmamasına özen göstererek saçlarını okşuyor ve yüzünü öpücüklerine boğuyordu.

Onu çok seviyordu. Herşeyden çok...

Yıllar önce, ailesinin zoruyla bir kadınla evlenmişti ve ondan da bir tane çocukları olmuştu. İkisi de birbirleriyle severek evlenmemiş, aksine aile baskısı ile evlenmiş ve mecburen bir çocukları olmuştu. Çocuk, tamamen babasının genlerini aldığı için annesi bu durumu kabullenememiş ve ayrılmak istemişti. Hoş, Namjoon bu kadın bir büyücü olduğu için ve onu sevmediği için boşanmak adına fırsat kolluyordu.

Boşandıktan sonra Namjoon ve Seokjin tekrar birbirlerine kavuşmuşlardı. O gece ikiside yaşadıkları evden kaçıp yepyeni bir evde yaşamaya başlamışlardı. Bir süre sonra ise evlenmişlerdi.Yıllar sonra tekrar ilişkilerine devam ettikleri için, birbirlerini buldukları için binlerce kez şükürler ediyorlardı tanrıya.

Çocuk, babasının yanında kalıyordu.  Onunla yaşıyordu. Babası öyle çok seviyordu ki oğlunu, onun için herşeyi yapmaya razıydı. Canını bile vermeye...