2

1.4K 79 81
                                    

🪐Hazır mısınız? Çünkü 2. bölümde adrenalin dozunuz artacak! Beklenmedik gelişmelerle dolu bu bölümde, nefesinizi kesecek anlar yaşayacaksınız.🪐

⚡İYİ OKUMALAR⚡

2.BÖLÜM

Kahvaltı sonrası, tekrar salonun yolunu tuttular. Ben ise önce mutfağın penceresine doğru ilerledim, ancak pencerenin korkulukla kapatıldığını görünce, bir kez daha hayal kırıklığına uğradım. Umutsuzca, onların yanına geri döndüm.

Eren, telefonuyla meşgulken Bahadır ve Merih, televizyonda sabah haberlerini dikkatle izliyorlardı.Profesyonel hırsız olmalarına rağmen, ilginç bir şekilde sıradan insanlar gibi vakit geçiriyorlardı. Bu an, farklı insanlarla bir arada olduğumu bir kez daha fark etmemi sağladı.

Sonunda, bu tehlikeli ortamdan kaçmak zorunda olduğumu biliyordum. Bunun için sabırla beklemem ve akıllı hamleler yapmam gerekecekti.

Onlar, beni hala umursamadan sessizce otururken, içimdeki kararlılık daha da büyüdü. Hemen harekete geçmeliydim. Tekli koltuklardan birine yerleşirken ciddi bir ifadeyle söze başladım, "Siz, beni buraya getirdiniz; ancak arkadaşlarım işe gelmediğimi fark edip evime gelirlerse ve beni orada bulamazlarsa, endişelenirler."

Göz temasını hiç bırakmadan, içimden gelen kararlılıkla onları ikna etme çabamı sürdürdüm

"Sonunda da polise haber verirler, ve bu, sizin sonunuz olur, inanın bana. Bu korkunç durumu yaşamak yerine, beni serbest bırakın. Polise hiçbir şey anlatmam." dedim, yüzümde bir karmaşa ve belki de umutsuzluk iziyle.

Bahadır, alaycı bir tavırla, "Tâbi, efendim," diye karşılık verdi;

Bahadır'ı ikna etmenin zor olacağını biliyordum, ancak kararlılığımdan vazgeçmeyecektim. Sakin bir şekilde cevap verdim, "Ben sadece sizin iyiliğiniz için bir teklifte bulundum."

Merih, tebessümle, "Seni kaçıran hırsızların iyiliğini düşünecek kadar saf mısın, yoksa saf numarası mı yapıyorsun?" diye sordu,

Sorusuna karşı, içimde karışık duygular birbirine dolandı. Merih'in keskin zekasını bir kez daha gözlemlemiştim, ancak teslim olmak gibi bir niyetim yoktu. Hırsızlarla oyun oynayarak bu tuzaktan kurtulmak için kendime bir fırsat yaratmalıydım.

Merih'in gözlerine dikkatlice baktım, içimdeki karmaşık hisleri gizlemeye çalışarak "Saf numarası falan yapmıyorum sadece durumu anlamaya çalışıyorum üç profesyonel hırsız bu zamana kadar yakalanmamışken şimdi benim yüzümden mi yakalanancak çok saçma geliyor"

Merih cevap verecekken, Bahadır gözlerindeki bıkkın ifadeyle, "Yine mi soru sorma maratonu başladı," diye serzenişte bulundu.

Bahadır'ın benden rahatsız olduğunu anlamıştım. Gözlerinin içindeki sabrın son damlasını da tüketmiş olduğu belliydi. Kararlı bir ses tonuyla ona, "Kafamdaki sorular yanıt bulmayana kadar sessizce oturmamı bekleme," dedim.

Merih, "Tamam, cevap vereyim o zaman. Evet, daha önce dediğin gibi hiç yakalanmadık. Ama bu sefer durum başkaydı. Tüm çalışanların mesaisi bitmişti ve arka kapıdan kaçacaktım. Ancak sen mesain bitmesine rağmen çıkmamıştın ve arka kapıdan kaçacağım sırada sana denk geldim. Yüzümü gördün. Patronun da sizi hırsızı gören var mı diye sorduğunda, sen de beni ifşalamış olacaktın. Bu yüzden biz de seni kaçırdık," şeklinde açıklama yaptı.

Durumu bu sefer daha iyi anlamıştım. Şimdi onları ikna edebileceğimi düşündüm. Merih'e ciddi bir ifadeyle baktım ve derin bir nefes aldım. "Peki ya seni gördüğümü söylemezsem?" diye sordum, umutsuzca bir çözüm ararken.

𝗞𝗜𝗦𝗔𝗦    (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin